Güncelleme Tarihi:
İSRAİL’in Türkiye’deki en üst düzey diplomatik temsilcisi, İsrail’in İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen, Türkiye ile İsrail arasında imzalanan anlaşmanın, her iki ülkenin de Ortadoğu’daki çıkarlarının örtüştüğü en doğru anda gerçekleştiğini söyledi. Cohen, Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesi yönünde geçen hafta Roma’da uzlaşmaya varılan anlaşmanın ardından Hürriyet’e özel açıklamalarda bulundu:
‘İzin veremeyiz’: “Türkiye ile İsrail arasındaki anlaşma, sadece İsrail’in istikrarı açısından değil, aynı zamanda bölgenin istikrarı açısından da önemli. Bu anlaşma, her iki ülkenin de Ortadoğu’daki çıkarlarının örtüştüğü en doğru anda geldi. Suriye’ye, Irak’a, Lübnan’a baktığımızda, son 3-4 yıldır oluşan istikrarsızlığın, bölgedeki diğer ülkeleri de etkilediğini görüyoruz. Ortadoğu’daki siyasi dengeler gözümüzün önünde değişiyor. Bazı başarısız devletler, varlıklarını eskiden olduğu gibi sürdüremiyorlar, bunu Suriye’de, Libya’da, Irak’ta görüyoruz. Ayrıca IŞİD’in bölgedeki varlığını da katarsak, İsrail ve Türkiye arasındaki bu anlaşma, tüm bu istikrarsızlık unsurlarının Ortadoğu’da hayatımızı kontrol eden unsurlar haline gelmemesi ve Ortadoğu’da aradığımız istikrarı tesis etmek açısından çok önemli. Bölge çok kritik zamanlardan geçiyoruz ve Ortadoğu’nun parçalara ayrılmasını göze alamayız, çünkü sonunda bu hepimizi etkileyecektir.”
Teröre karşı işbirliği: “Teröre karşı savaşta uluslararası çıkarlar açısından küresel bir işbirliği yapmak gerekiyor. Küresel çıkarlarımız açısından özellikle de istihbarat paylaşımı çok önemli. Teröre karşı savaşta yalnızca bu şekilde başarılı olunabilir. Terör finansmanıyla mücadele, sınır kontrolünde kullanılacak teknolojiler, havaalanlarındaki güvenlik önlemlerinin artılması, yolcu bilgilerinin paylaşılması gibi taktiksel işbirliklerine de önem vermeliyiz. Bu küresel işbirliği çerçevesinde İsrail ve Türkiye’nin de işbirliğini devam ettirmek için iyi sebepleri var. Her iki ülke de son derece gaddarca terör saldırılarından çekiyor. İsrail’de daha yeni 14 yaşında bir kız çocuğu yatağında uyurken bir terörist tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Türkiye de terörden çekiyor. Geçen yıl 17 terör olaylarında 250’den fazla insan öldü. Her iki ülke de terörizmi önlemek için işbirliğinin ne kadar önemli olduğunun farkında, o yüzden de gelecekte bunu gerçekleştirmenin yollarına bakmalıyız.”
DAVALARININ DÜŞMESİNİ BEKLİYORUZ
Sivil toplum uçuşa geçecek: “Biz sivil toplum alanında ilişkilerin altyapısını oluşturmak, kültürel, akademik, ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesi için son birkaç yıldır çok çalışıyorduk. Yenilenebilir enerji, inşaat, otomotiv, tekstil, değerli taşlar sektörlerinde karşılıklı yatırımlar geçen seneden başlamıştı. Üniversiteler arasında anlaşmalar imzalandı. Şimdi anlaşmayla birlikte sivil toplum alanındaki bu işbirliklerinin uçuşa geçmesini bekliyoruz.”
“Anlaşmanın hayata geçirilmesiyle birlikte iki ülke arasında siyasi ve ekonomik diyaloğun tesis edilmesi amacıyla devletler arası çalışma grupları kurmamız gerekiyor. Ayrıca her iki tarafın da anlaşmada verdikleri sözleri yerine getirmesi gerekiyor. Türk Hükümeti’nin, Mavi Marmara olayının meydana geldiği dönemde İsrail Genelkurmay Başkanı olan Gabi Aşkenazi ve diğer üst düzey askerler hakkında, Mavi Marmara’da hayatını kaybedenlerin aileleri tarafından açılan ve İHH’nın da desteklediği davaların düşürülmesi yönünde verdiği sözü tutmasını bekliyoruz.”
En büyük yardım gemisi: “Diğer önemli konu da üzerinde anlaşmadaki Türkiye’nin Gazze’ye yardım göndermesi konusunun hayata geçirilmesi. Anlaşmaya göre Mersin’den Gazze’ye doğru yola çıkan yardım gemisi Lady Leyla, yaklaşık 350 konteynır, yani 10 bin ton gıda ve giysi yardımı taşıyor, Türkiye’den Gazze’ye ilk kez bu büyüklükte bir yardım gemisi gidecek.”