Güncelleme Tarihi:
***
Geçen hafta da Almanya’nın başkenti Berlin’de sanatsal bir etkinlik vardı.
Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü, Berlin’deki Yunus Emre Enstitüsü’nün de bulunduğu binanın salonlarından birinde seramik sergisi açtı.
Ankara-Berlin adı altındaki serginin açılışına katılanlar arasında sanatsever çok sayıda Alman da vardı.
Bu tablo gerçekten sevindiriciydi.
Hacette Üniversitesi Seramik Bölümü, tam bir Ankara-Berlin dostluk köprüsü kurmuştu.
Serginin açılışında Türkiye’nin Berlin Başkonsolosu Mustafa Çelik de bir konuşma yaptı.
Başkonsolos Çelik, Türkiye ile Almanya arasındaki tarihe dayalı dostluk ilişkilerinin bir benzeri olmadığının altını özellikle çizdi.
“Evet şu günlerde iki ülke arasında bazı sıkıntılar ve gerginlikler yaşanıyor. Ama biz bunu aşacağız. Bizim tarihi dostluğumuz dün olduğu gibi bugün de yarın da devam edecektir. Biz buna gönülden inanıyoruz” dedi.
Evet iki diplomatın söyledikleri de benzer içerikliydi.
Çünkü aklın yolu birdir.
***
Yunus Emre Enstitüsü’nün desteğiyle açılan bu sergide, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Seramik Bölümü hocalarının ve öğrencilerinin eserleri yer aldı.
Açılışta Seramik Bölümü öğretim ve araştırma görevlilerinden Mutlu Başkaya ve İlhan Marasalı ile yüksek lisans öğrencisi Denis Dilara Kesimli ve doktora öğrencisi H. Mehmet Aytepe de hazır bulundu.
Hepsi de sanatsever konuklarla yakından ilgilendiler.
Çalışmalarıyla ve eserlerle ilgili sorularını yanıtladılar.
Gerçekten alışılmışın dışında eserlerdi.
Daha önceki dönemlerde dünyanın çeşitli kesimlerinde sergilenenleri de vardı eserler arasında.
Evet, Hacettepe Üniversitesi Seramik Bölümü, Berlin’de sanatseverleri buluşturdu.
Ama bu sanatsal etkinlik kadar, şu geçirmekte olduğumuz zor dönemde Almanlarla Türkleri, Türk kökenli insanları bir araya getirmesi de önemliydi.
Yani bir yerde sanat yoluyla zaten var olan dostluk köprüsü daha da sağlamlaştırıldı bu etkinlikle.
Zaten son günlerde politik alanda atılan olumlu adımlarla iki ülke arasındaki ilişkilerin de, iki halk arasındaki tarihi dostluğun da, kolay kolay bozulamayacağı yönünde ciddi sinyaller de gelmeye başladı.
Zaten doğru ve doğal olanı da buydu.