Güncelleme Tarihi:
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in genel başkanlığını yaptığı Birleşik Rusya Partisi yöneticisi Andrey Klimov, resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği Türkiye'de gazetecilerin sorularını yanıtladı.
'Pandemi başlayınca uluslararası ilişkiler zorlanmıştır. Onun için iki yıl civarında şahsen görüşmedik. Şimdi en önemli ve en güncel konular hakkında görüşme imkânımız olmuştur' diyen Klimov, 'Kasım ayında İstanbul’da Asya Politik Partisi’nin kongresi yapılacak. Genel oturum olacak. Asya ve Avrasya’dan 400’den fazla partiler katılmaktadır. Türkiye ve meslektaşlarımız, Kasım ortasında İstanbul’da olacak bir etkinliğe nasıl hazırlanıyorlar merak ettim. Ayrıca parlamentonuz içinde Rusya-Türkiye dostluk grubu temsilcileriyle görüşmeler yaptık' ifadelerini kullandı.
İLİŞKİLERİMİZ YÜKSEK SEVİYEDEDİR
Türkiye-Rusya işbirliğine Batının yaklaşımı konusuna değinen Klimov, 'Uluslararası hukukun içinde yaptırım Birleşmiş Milletler’in Güvenlik Konseyi içinde alınan karara göre yapılan şeylerdir. Bu uygulanan kısıtlamalar da uluslararası hukuka dünya ticaret kurallarına aykırıdır. Ayrıca uygulayan ülkelerin medeni hukukuna da aykırıdır. Onun için bu konuda ben gayrimeşru kısıtlamalar terimini kullanıyorum. Rusya-Türkiye ilişkileri konusunda Türk arkadaşlarla ilişkilerimizin seviyesini takdirle karşıladık. İlişkilerimiz gerçekten yüksek seviyededir. Bu hem Türkiye hem Rusya’nın lehinedir. Türkiye-Rusya arasındaki ilişkiler bu dönem içerisinde çok çeşitli alanlarda artmıştır. Nükleer enerjiden turizme kadar. Politik ilişkiler hakkında devletlerimiz eşsiz ilişkiler kurmuştur' ifadelerini kullandı.
UKRAYNA’DA KİM KARAR ALIYOR, BİLMİYORUM
'Rusya Ukrayna’yla savaşmamaktadır. Biz Ukrayna’ya doğalgaz satıyoruz. Böyle bir savaş olabilir mi?' diyen Klimov sözlerine şöyle devam etti;
'Elektrik veriyorduk. Kendileri güç hatlarına Amerikan roket sistemleriyle ateş açmaya başladılar. Tüm tekliflerimiz masadadır. İstanbul’a gelmişler. Tüm heyetimizi iyi tanıyorum. Saygın insanlardır. Bizim görüşümüzü yansıtan evraklar verdik. Başka bir sorun var. Görüşmeler karar alabilen insanlarla yürütülebilir. Türkiye mesela bağımsız ve egemen bir ülkedir ve kararı Cumhurbaşkanı ve Meclis almaktadır. Rusya’da da başkan, hükümet ve parlamento karar alır. Ukrayna’da karar alan kimdir ben bilmiyorum. Bunun için burada arabuluculuk hakkında konuşmaktan ziyade Ukrayna'nın çoktan bağımsızlığını kaybetmesinden konuşmak gerekir.'
ZELENSKİ O BELGEYİ İMHA ETTİ
Klimov, '2014’ten başlayarak tüm Ukrayna hükümetleri ikili ilişkilerimizi bozmaya çalışıyorlardı. Ama 2019’a kadar çok önemli bir belge vardı. Bu belge Rusya-Ukrayna arasındaki ilişkilerinin esas prensiplerini yansıtan bir belgedir. Bunun adı dostluk ve işbirlik sözleşmesidir. Bu belgede iki tarafın birbirinin toprak bütünlüğüne saygı duyduğu yazıyordu. Bu belgede sorunların nasıl çözüleceği konusunda mekanizmalar mevcuttu. Ama bu evrağı mahveden Zelenski'dir. Ukrayna başkanı olduktan hemen sonra bu belgeyi imha etmiştir. Ukrayna devletinin tek garantisi olan belgesini yok etti. Bunu yok ettikten sonra Rusya topraklarına ateş amaya başladılar' ifadelerini kullandı.
GEREKEN YAPILINCA FACİA BİTECEK
Zelenski’nin Münih’te Kırım'ı Rusya'dan alacaklarını açıkladığını anımsatan Klimov, 'Kırım Rusya’nındır. İktidarının zamanını Rusya’ya savaşa hazırlık için kullanmışlar. Bizim halkımıza tehlike olmasın istiyoruz. Ukrayna’yı 30’dan fazla ülke silahlandırıyor. Her gün bizim vatandaşlarımız öldüren silahlardır. Bu silahları almak bizim hakkımızdır. 24 Şubat tarihinde yapılması gerekenleri yapmamız gerekiyordu. Bunlar ne zaman yapılırsa facia o zaman bitecek' dedi.
19 TON TAHIL NEREYE GİTTİ?
Tahıl koridoru hakkında da değerlendirmelerde bulunan Klimov 'Karadeniz içinden üzerinden Ukrayna’dan giden gemiler hakkında anlaştık. Daha önce de karşı değildik. Yasaklı olmayan yüklerin gitmesi konusunda endişemiz yoktu. Yasak olan yüklerin gitmemesi önemliydi. Türkiye’nin nazik teklifi kontrol mekanizmanın oluşturulmasından ibaretti. Yani bu konuda Rusya tarafından Ukrayna tahılının satılması söz konusu değildir. Ukrayna kendi tahılını istediğine satıyor. Bu tahılların Afrika’ya gideceğinden bahsediyorlardı. Ama bu 20 tondan 1 tonu Afrika’ya gidiyor. Yani bütün dünyayı aldatmasınlar istiyoruz. Bu 19 ton nereye gidiyor? Ama herhangi bir engel çıkarmıyoruz. Tüm tahıllar Afrika’ya gitse bile bu ülkeleri açlıktan kurtaramaz' ifadelerini kullandı.
RUSYA’NIN BLOKE ETMESİ EFSANEDİR
'Dünyanın gübre piyasasının yüzde 40’ını Rusya ve Belarus karşılıyor' diyen Klimov sözlerine şöyle devam etti;
'ABD ve AB devletleri bunun gibi malların gitmemesi için gayrimeşru kısıtlamalar uyguladı. Formal olarak göndermekte yasak yok. Ama nakliye, sigortalanması ve hesaplaşmalar yasaklı. Bu açlığın sebebidir. Bu tahıl anlaşmasıyla alakalı bir şey değildir. Ankara’yla bağladığımız anlaşma gemilerin içindekilerinin kontrolü hakkında anlaşmaydı. Malların Ukrayna’dan çıkması hakkında Rusya’nın bloke etmesi hiçbir zaman söz konusu değildir. Bu efsanedir.'
GEREK GÖRMÜYORUM
Tahıl anlaşmasına yeni düzenlemelerin gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Klimov, 'Bunun gereğini görmüyorum. Eşsiz bir şey yapmış diye düşünüyorum. Biz sadece orada yasak olan yüklerin taşınmadığından emin olmak istiyoruz. Türkiye’de aracılık yaptı. Bu çalışma devam etmektedir. Ukrayna bu malı satıyorsa Avrupa da alıyorsa bu onların ilişkileridir' dedi.
HİNDİSTAN BİZDEN ALIP BAŞKALARINA SATIYOR
Avrupa'daki enerji krizine değinen Klimov, '2020’de doğalgaz fiyatı 100 euro civarındaydı. Şu anda 2500 euro civarında. Ama kabul etmek istemiyorlar. Bu problemi biz nasıl çözebiliriz? Bizim açımızdan kriz yok. Aracı bu durumda ne yapabilir anlayamıyorum. Ama bazı ülkeler çok kâr ediyor. Hindistan dostlarımız 10 kat fazla almaya başladılar. Bizden alıp başkalarına satıyorlar. Fiyatlar da başkaymış. Bu 6 ay içinde Rusya AB’nin 3 en büyük partnerleri arasına girdi. ABD, Çin ve Rusya. Fiyatlar arttı. Bizim karımız arttı. 2022’de ruble sağlam bir döviz olmuştur. AB’deki meslektaşlarımız bize zarar vermişler mi diye düşünüyorlar. Zararı kendi halklarına veriyorlar. Ama aklı olmayan insanlara yardım etmek çok zordur. Rusya’ya karşı pozisyonunu dünya devletlerinin dörtte biri almıştır. Yani, Türkiye de dörtte üç olan bu hastalığı olmayan ülkelerdendir' ifadelerini kullandı.
HERHANGİ BİR SIKINTI YOK
Klimov, S-400 konusu ile ilgili, 'Bu görüşmeler sükûnet gerektirir. Zaman zaman dedikodu çıkar. Tek bir şey diyebilirim. Bence S-400 konusunda herhangi bir sıkıntı yok. Bunun gibi ticari tecrübelerimiz oldu. Olumluydu. İki taraf için faydalı bir şeydir. Üçüncü bir ülkelere karşı yapılan bir şey değildir. Çünkü S-400 savunmadır. Mesela Yunanistan’a Amerika’nın sattığı uçaklar farklıdır. Taarruz silahları o.' dedi.
ORTAK ÇABALARLA HALLEDERİZ
'Ben Şam’a gittiğim zaman militanlar Asad’ın sarayından 8 kilometre ileride bulunuyordu' diyen Klimov sözlerine şöyle devam etti;
'Toplantı yaptığımız salonların yanında ateşler yapılıyordu. Ama şu anda Rusya ordusunun katkılarıyla durum farklı oldu. Çok daha iyi durumdayız. Ortak çabalarla bu sorunları da hallederiz. Moskova’nın hem Şam ile hem Ankara’yla çok açık kuvvetli ve ciddi bir diyaloğu var. Onun için bir yıl değil on yıl içinde biriktirilen tüm problemlerin çözümü için potansiyelimiz var. Bunun için temkinli iyimserlikle bu duruma bakıyorum.'