Güncelleme Tarihi:
SEÇİMDEN KARELER - FOTO GALERİ
İSRAİL’de önceki gün yapılan erken genel seçimlerin gayriresmi kesin sonuçları açıklandı. İsrail’in Golda Meir’den sonraki ikinci kadın başbakanı olmaya hazırlanan Dışişleri Bakanı Tzipi Livni’nin merkezdeki Kadima Partisi ipi önde göğüslese de, eski başbakan Binyamin Netanyahu’nun sağcı Likud Partisi hükümeti kurmak için mecliste daha avantajlı bir aritmetik yakaladı. Seçime katılım ise yüzde 65.2’de kaldı.
Gazze savaşını yöneten Savunma Bakanı Ehud Barak’ın liderliğindeki İşçi Partisi, tarihi bir dip yaparak 13 sandalyede kalınca, oluşan boşluğu aşırı sağcı partiler doldurdu. Bir Sovyet göçmeni olan ve Arap karşıtı görüşleriyle tanınan Avigdor Lieberman’ın (50) aşırı sağcı İsrail Evimiz partisi, ülkenin en büyük üçüncü siyasi gücü haline geldi.
At pazarlığı başladı
İsrail gazeteleri, "Livni muhabereyi kazandı, ama savaşı kaybedecek" manşetleriyle çıktılar. Batı basını "at pazarlığının" başladığını bildirdi. ABD destekli Ortadoğu barış planına destek veren Livni, koalisyon görüşmelerine start verdi. Karmaşık siyasi aritmetikte sağ bloğun toplam oyları, Livni’nin kurabileceği bir koalisyondan daha fazla.
Milli uzlaşma mı sağ koalisyon mu
HER iki tarafın da zafer elde ettiği bir ortamda, uzmanlar haftalarca sürebilecek siyasi bir belirsizlik bekliyor. Aşırı sağa mecburen verilecek tavizler yüzünden, olası tüm hükümet alternatiflerinde Ortadoğu barış sürecinin tamamen tıkanabilir.
Büyük koalisyon: Kadima, Likud ve İşçi Partisi, bir uzlaşma hükümeti kurabilir. Başbakanlık iki yıl Netanyahu’da, iki yıl Livni’de olabilir.
Sağ koalisyon: Likud’un önderliğinde, İsrail Evimiz ve Şas katılımlı bir koalisyon mümkün. Netanyahu, bu seçenek için zemin yoklamaya başladı.
Sol koalisyon: Kadima, İşçi Partisi ve solcu Meretz, aşırı sağcı İsrail Evimiz ve aşırı dinci Şas partilerinin desteğini alabilir. Bu partilerin daha önce kurduğu hükümet, uzun ömürlü olmamıştı.
Avrupalılar faturayı Yahudilere çıkarıyor
ABD’nin en önemli Yahudi kuruluşlarından ADL - İftirayla/İnkarla Mücadele Birliği yedi AB ülkesinde yaptırdığı ankete göre, Avrupalıların yüzde 31’i, küresel krizden Yahudileri sorumlu tutuyor. Avusturya, Fransa, Macaristan, Polonya, Almanya, İspanya ve İngiltere’de 3 bin 500 yetişkin üzerinde yapılan ankette Avrupalıların Yahudilerle ilgili görüşü şöyle:
İş dünyasında "aşırı güce" sahipler...yüzde 40
İsrail’e, bulundukları ülkeden daha fazla bağlılar yüzde 50
Soykırıma fazla atıfta bulunuyorlar...yüzde 44
Yahudilere ilişkin görüşlerimi İsrail’in faaliyetleri belirliyor...yüzde 23
Anket sonuçlarını değerlendiren ADL Başkanı Abe Foxman, "Anket, birçok Avrupalı’nın zihniyetinde antisemitizmin çok canlı olduğunu doğruluyor. Küresel finansal krizin ardından Yahudilerin iş ve finans dünyasında aşırı bir etkisi olduğu yönündeki güçlü inanç, özellikle kaygı verici" dedi.
Bilgi notu: İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, 18 Şubat’ta kesin sonuçların ilanının ardından hükümeti kurma görevini koalisyon oluşturabileceğine inandığı siyasi lidere verecek.