Güncelleme Tarihi:
KUŞAKLARARASI İLETİŞİM KOPAR
HESSEN’deki okullarda Türkçenin ikinci veya üçüncü yabancı dil olarak öğrenme seçeneği sunulmasını talep eden ‘Kavanozdaki Yürek’ kitabını yazarı ve taksi işletmecisi Selçuk Ülger, bir dilin yazım kurallarını ve inceliklerini öğrenmenin farklılığına dikkati çekti. Göçmenlerin yaşamsal konularda vurdumduymaz bir tavır sergilediğini ileri süren Ülger, bu durumun devam etmesinin Türkçenin işini çok zorlaştıracağını kaydetti.
Aileleri, Hessen’deki kampanyaya destek vermeye çağıran Ülger, şöyle dedi:
“Tahta bavulunuzda getirdiğiniz o 50 yıllık kenarı işlemeli havlularınızı, eski süs eşyalarınızı, sararmış fotoğraflarınızı, evlerinizin, arsalarınızın tapularını özenle koruyup kollarken, hatta boyası çizilmesin diye arabalarınızı bile gözünüzden sakınırken, ananızdan, atanızdan armağan getirdiğiniz, ölü evlerinde ağıtlar yaktığınız, düğün derneklerde türküler çığırdığınız o güzelim dilinize sahip çıkmayacak mısınız? Türkçenin, sadece göçmenlerin konuştuğu bir ‘sokak dili’, ya da göçmen çocuklarına okullarda ‘anadil’ adı altında laf olsun diye öğretilen farklı bir gezegenin diliymiş gibi küçümsenmemesi için düşün yollara!..”
ALMAN TÜRKOLOĞUN SÖZLERİNİ HATIRLATTI
Üç yıl önce düzenlenen ‘Türk Haftası’ sempozyumunda kürsüye çıkan ünlü Alman Türkolog Prof. Dr. Mark Kirchner’in Alman ve göçmen dinleyicilerin gözlerinin içine baka baka Türkçeyi, “Ural-Altay dil ailesine ait Türkçe, öyle güçlü bir dil ki, uzak Asya’dan Anadolu’ya, oradan Avrupa’ya, maceralarla dolu sekiz bin kilometrelik bir yolculuk yapmış ve geçtiği ülkelerin hepsinde hiç zorlamadan kendini bütün halklara sevgiyle kabul ettirmiştir” sözleriyle tanımladığını aktaran Ülger, şöyle dedi:
“Ünlü bilim insanı Prof. Dr. Kirchner, yaptığı bu önemli tanımın boş sözler yığını olmadığını bilimsel dayanaklarıyla anlatmış, sözlerini şöyle tamamlamıştı: ‘Dünyada yaklaşık 250 milyon insanının konuştuğu bu güçlü dil, konuşulduğu hiçbir ülkede hiçbir zaman ölmeyecektir. Buna üç milyona yakın Türkçe konuşan göçmeni barındıran Almanya’mız da dahildir. Türkçe, önemli bir edebiyatı olan ve kendini insanlara hemen sevdiren çok önemli bir dildir...’
Türkçemize, hele hele bu günlerde, değerli Türkolog Bay Kirchner kadar saygı duyar, onun kadar sahip çıkarsak, o önünde saatlerce oturduğumuz içi boş dizilere ayırdığımız ölü zamanın yarısının yarısını çocuklarımızla anadilimizi konuşmaya ayırırsak, Alman eğitim sisteminin ince eleğinden geçen cin gibi çocuklarımız kısa süre sonra Almanca gibi Türkçeyi de ağızlarında tatlı erik çekirdeğini gezdirir gibi konuşacaklardır.”
OKULDA DOĞRU ÖĞRENİLİR
“Bir dilin kurallarına göre öğrenilmesi için okulda öğretmenler tarafından ele alınıp öğretilmesi gerekiyor. Bunun başka çözümü yok. Aynı zamanda Türkçeyi düzgün konuşup yazabilmek meslek hayatımızda da başarılı olabilmemiz için büyük bir etken. Türkçemizi Almanya’da tekrar canlandırmak için Türkçenin seçme ders olarak okullarda yer alması konusunu kesinlikle destekliyorum. Bu kampanyayı hep birlikte imzamızla destekleyelim, bu kampanyadan bilgisi olmayan herkesi bilgilendirelim ve sesimizi duyuralım.”
ANA DİLİNE HAKİM OLAN BAŞKA DİLLERİ DE KOLAY ÖĞRENİR
Hessen’deki kampanyayı başlatanlardan Wiesbaden Rhein Main Yüksekokulu’nun rektör yardımcısı Ayşe Asar, anadilini iyi kullanan çocukların Almancayı da İngilizceyi de daha iyi öğrendiklerini söyledi. Çocukların okuldaki başarısı ve geleceği için Almancanın çok önemli olduğunu ana dilin öğrenilmesi ve güçlendirilmesinin Almanca öğrenilmesiyle çelişmediğini belirten Asar, şunları söyledi:
“Çin’den gelen bir atasözü var. ‘Bir dil öğrenmek, dünyaya açılan bir pencere daha demektir.’ Küreselleşmiş bir dünyada dilsel çeşitliliğin bir toplumun rekabet edebilirliği için çok olumlu olduğuna inanıyorum. Ayrıca bireysel öğrenci için dil yetenekleri uluslararası kariyer ve olanaklar açısından farklı fırsatlar açabileceğinden eminim. Tabii ki çocuklarımızın okuldaki başarısı ve geleceği için Almanca dilinin önemi şüphesizdir. Ancak, ana dilinin güçlendirilmesi bu konuyla hiçbir şekilde çelişmiyor. Ana dilinin önemi, genel dil yeteneğinin gelişmesinde ve güçlendirilmesinde büyük bir rol oynadığı, bilimsel olarak ispatlanmıştır. Ana dilini iyi bir kullanan çocuklar, Almanca dili konusunda daha iyi bir dil yeterliliğine sahipler ve ilk yabancı dili İngilizceyi de genelde daha iyi öğreniyorlar. Bu girişimin uygulanmasının Hessen Eyaleti için başka bir büyük avantajı da, kendisinin öğretim içeriğinden sorumlu olması ve şekillendirebilmesidir.”
ÇOCUKLARIMIZA AVANTAJ SAĞLAR
Frankfurt Yabancılar Meclisi Üyesi, Frankfurt Türk Cami Dernekleri Çalışma Birliği Koordinatörü Dr. Hüseyin Kurt, Almanya’da yalnızca Türkçe’nin değil, okullarda öğretilmeyen diğer göçmen dillerinin de tehlikede olduğunu söyledi:
“Almanya’da yetişen yeni nesillerimizin anavatanları, geçmişleri, adet anane, ve dinlerinin kaybetmemelerine ve ilelebet bağlı kalmalarında anadilin önemli bir etken olduğuna, bir dil bilen bir insan iki dil bil iki insan şiarına inandığım için bu kampanyaya önem destek verdim. Diğer bir sebep ise globalleşen dünyada çok dil bilmenin iş hayatında önemli bir avanta sağladığına inandığım için bu kampanyaya destek verdim.”
TEHLİKE ALTINDALAR
“Sadece Türkçe değil, okullarda yabancı dil olarak okutulmayan Almanya’daki diğer göçmen işçi dilleri de tehlike altında. Veliler son yıllarda Almanya’daki yoğun uyum baskısı nedeniyle daha ana okuldan başlayarak çocuklarının mutlaka Almanca öğrenmesi telaşına kapılmaları nedeniyle çocuklar anadillerini unutma tehlikesiyle karşı karşıyadır. İleri sınıflarda anadilleri olan Türkçeyi Türkçe anadil dersi ya da seçmeli yabancı dil olarak okutulması, ‘zararın neresinden dönülürse kar’ prensibi gereği desteklenmesi gerek bir girişimdir.”
GEÇMİŞLE BAĞI KOPAR
“Yeni nesiller Türkçe bilmemesi demek gelecek nesillerimizin anavatanları, geçmişleri, adet anane ile olan bağlarının kopması dinlerini tam olarak öğrenmelerinin önüne geçilmesi demektir. Çocuklarımızın ana dilleri olan Türkçe onların eğitim hayatında öğrenecekleri her türlü diğer lisan ve bilgilerin temelini teşkil etmektedir. Anadilini tam olamayan yani Türkçe konuşamayan çocuklarımız bu nedenle eğitim hayatlarında da başarısız olacaklardır, anadilini bilmeyen Alman eğitim sisteminde eğitin gören çocuklarımızın kişilikleri de tam olarak gelişmeyecektir.”
DİĞER DİLLERG İBİ OKULDA OKUTULSUN
Yaşam koçu Aynur Kılınçsoy, Türkçe kampanyasına neden destek verdiğini şu sözlerle anlattı:
“Ana dillerini iyi öğrenmeyen çocuklar Almancada da kendilerini iyi ifade edemez. Türkçe aynı zamanda yaşadığımız ülkede bir anayasal haktır. Bu hakkımızı da en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Türkçenin diğer yabancı diller İngilizce, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca gibi okullarda da okutulmasını istiyorum. ‘Türkçe, ikinci veya üçüncü yabancı dil olarak okutulsun’ kampanyasını sonuna kadar hem ebeveyn, hem de bir Türk vatandaşı olarak destekliyorum. Çocuklarımızın geleceği için temel atmak bize düşen en önemli görevlerden birisidir. Çocuklar geleceğimizdir.”
İLETİŞİM İMKANSIZ
“Eğitim için atılan her adım çocuklarımıza en iyi şekilde dönecektir. Türkçe anadili evlerde ikinci plana atılmış durumda. Çocuklarımızla iletişim neredeyse imkansız. Kendilerini Türkçe ifade edemiyorlar. ‘Almanya’da yaşıyorum, önceliğimiz Almanca’ diye düşünenler var. Oysa uzmanlar ‘Anaokullarında bile önce anadili öğretilmeli’ diyor. Çocukların zihinleri, yetişkinlere göre öğrenmeye daha müsait olduğundan her iki dili birlikte öğrenebiliyorlar. Yeter ki bu konuda eğitim olsun.”
ZORLUK ÇEKECEKLER
“Türkçesi yarım, kendilerini ifade edemeyen yeni nesiller oluşacak. Türkçe olmadan insanlar, yaşadıkları ülkede de vatanımızda da konuşmakta zorluk çekecek. Almanca ya da farklı yabancı dilleri de eksik kalacak. Her iki anlamda da kendini iyi ifade edemeyen bir toplum. Dil konusu hep gündemde olacak. Yurtdışında yaşayan tüm ebeveynleri bu çağrıyı ciddiye alıp kampanyayı en iyi şekilde desteklemelerini istiyorum.”
KAMPANYAYA SİZ DE DESTEK VERİN
Aşağıdaki linki tıklayarak imza kampanyasına siz de destek verebilirsiniz:
https://www.openpetition.de/petition/online/wir-fordern-die-einfuehrung-der-herkunftssprache-als-wahlpflichtfach-an-hessischen-schulen