Güncelleme Tarihi:
Daha geçen yılın ortalarında “Dünya politikasına yön veren bir lider” diyerek Merkel’e övgüler yağdıran Trump, sığınmacı politikasında kararlı bir tavır sergileyen Almanya’ya Başbakanı’na “Ülkeyi felakete sürükleme” suçlamasında bile bulunmaya başladı.
Cumhuriyetçiler’in adayı Trump, Demokratlar’ın adayı olan rakibi Hillary Clinton’ı karalamayı sürdürürken bile Merkel’i ‘kullanmayı’ tercih etti.
Trump, “Hillary Clinton, Amerika’nın Angela Merkel’i olmak istiyor. Siz Almanya ve ülkenin insanları için bu kitlesel göçün tam bir felaket olacağını biliyor musunuz?” diyerek Amerikalı seçmenlerin korku, endişe ve tedirginliklerini körüklemeyi yeğledi.
8 Kasım’da yapılacak seçim öncesi Trump yandaşları özellikle sosyal medyada dolaşan bir Almanya videosu ile puan toplama yolunu seçti.
*
Berlin’in ünlü Brandenburg Kapısı’na asılı Arapça yazılı Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) terör örgütünün amblemini içeren bir görüntü.
Köln’deki Dom Katedrali ile Berlin’deki Dom Katedrali’nin kulelerinin üzerine yerleştirilmiş ay yıldızlar.
Yani tam da Trump’tan ABD’de başlattığı İslam düşmanlığını körükleyici görüntüler.
Tabii “Cesur cihatçılar Almanya’yı fethetmeyi ve hilafet devletini genişletmeyi başardılar. Dikkat Amerika, sizin ülkenizin sonu da Almanya gibi olmasın!” içerikli yalanlarla dolu söylemler de bu videoda yer aldı.
Evet, devlet başkanı olması halinde ülkeye Müslümanların girmesine izin vermeyeceklerini, kaçak göçmen gelmesini engellemek için Meksika sınırına aşılmaz duvarlar ördürüp bunun parasını da Meksika hükümetinden alacağını, kürtaj yasağı getireceğini, Obama’nın hayata geçirdiği sağlık reformunu iptal edeceğini çoktan ilan eden Donald Trump, IŞİD ‘sayesinde’ seçimleri kazanmak için meydanlarda barbar bağırmayı sürdürüyor.
Tabii Almanya’da halkın yüzde 85’inden fazlası Hillary Clinton’ın kazanmasını istese de, başta Angela Merkel olamak üzere politik çevreler bu konuda açıklamada bulunmamaya, yani tarafsız kalmaya özen gösteriyorlar.
*
Şüphesiz Başbakan Merkel’in de gönlünden Hillary Clinton’ın kazanması geçmektedir.
Angela Merkel ile Hillary Clinton 1990’lı yılların ortalarından beri tanışmaktadır.
Eşi Bill Clinton’un başkanlığı döneminde Almanya’ya yaptığı resmi ziyaret sırasında First Lady sıfatıyla Hillary Clinton o zamanlar Federal Aile Bakanı olan Angela Merkel’le bir araya geldi.
Hillary Clinton’un ABD Dışişleri Bakanlığı döneminde de çeşitli vesilelerle buluştular.
2008 yılında Hillary Clinton’un Barack Obama’ya karşı seçimleri kaybetmesine rağmen ABD Dışişleri Bakanı olarak görev üstlenmesini ilk takdir edenlerden biri de Angela Merkel’di.
Kendisi de 2002 yılında başbakan adayı olmayı planladığı halde kardeş parti Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi’ni (CSU) kızdırmamak için Edmund Stoiber’e karşı aday olmaktan vaz geçen, ancak 2005 yılında başbakanlık koltuğuna oturan Angela Merkel, “Kadınlar genelde ilk seferde hedefe ulaşılamamasıyla yaşamak zorundalar” diyerek, Hillary Clinton’ı teselli etmeye çalıştı.
Hillary Clinton da biyografisinde, kararlı, zeki ve dürüst olarak nitelediği Angela Merkel’e hayranlık duyduğuna yer verdi.
Çok zor dönemlerde alışılmışın dışında bir tutum sergileyen ve sağduyulu kararlar veren Merkel’i çok beğendiğini de gizlemedi.
İşte bu yüzden şüphesiz Angela Merkel’in gizli tercihi, tabii resmen açıklamasa da açık tercihi de Hillary Clinton’dır.