Güncelleme Tarihi:
İstanbul’un İstiklal Caddesi’nde önceki gün meydana gelen bombalı terör saldırısı ile ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “Amerikan Büyükelçiliği’nin taziyesini reddediyoruz” sözleri dikkat çekti. Terör saldırısını ABD makamları kınarken, saldırganın terör örgütü PKK’nın uzantısı YPG ile bağlantısının açıklanmasıyla Washington’ın, Suriye’de YPG’ye verdiği askeri ve siyasi destek yeniden gündeme geldi.
‘KABUL ETMİYORUZ’
“Biz, bize verilen mesajı aldık. Bize verilen mesajın ne olduğunu da biliyoruz. ABD Büyükelçiliği’nin taziye dilemesini kabul etmiyoruz, reddediyoruz” diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Teröristleri yakaladık, eğer yakalamasaydık bombacı Yunanistan’a kaçırılacaktı. PYD’yi orada kim besliyorsa fail odur. Piyonları çok fazla tartışmanın bir anlamı yoktur. Şunun bilinmesini isteriz, bu aldığımız mesaja çok güçlü bir mesaj vereceğiz, hem çok güçlü mesaj” açıklamasını yaptı.
ELÇİLİK AÇIKLAMASI
ABD Büyükelçiliği pazar günü Twitter’daki paylaşımında şu ifadeleri kullanmıştı: “ABD’nin Türkiye’deki Diplomatik Misyonu olarak, bugün öğleden sonra İstanbul’da meydana gelen patlamadan derin bir üzüntü duymaktayız. Hayatını kaybedenlerin ailelerine en içten taziyelerimizi sunar, yaralılara acil şifalar dileriz.” Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre tarafından yayımlanan yazılı açıklamada, “Amerika İstanbul’daki şiddet eylemini güçlü bir şekilde kınıyor. Yaralıların üzüntüsünü paylaşıyor ve hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Terörizmle mücadelede NATO müttefikimiz Türkiye’yle omuz omuzayız” ifadeleri yer aldı. Sosyal medya kullanıcılarının ‘timsah gözyaşları’, ‘ikiyüzlülük’ diye paylaşıma sert tepki göstermesi dikkat çekti.
BLINKEN’DAN TAZİYE
ABD Dışişleri Bakanı da Twitter’dan “İstanbul’daki patlamanın sebep olduğu hayat kayıplarından derin üzüntü duymaktayız. Hayatını kaybedenlerin ailelerine ve Türk halkına en içten taziyelerimizi sunarız. Amerika Birleşik Devletleri, Türk müttefiklerimizin yanındadır” açıklamasıyla saldırıyı kınadı. Ancak Bakan Soylu’nun açıklaması ABD’ye dair Ankara’nın rahatsızlığını bir kere daha gündeme getirdi.
YPG’YE ABD YARDIMI
Rahatsızlıkların başında da ABD’nin Suriye’nin doğusunda “Suriye Demokratik Güçleri” (SDG) adlı oluşumun ana omurgasını oluşturan terör örgütü PKK’nın kolu PYD ve silahlı kanadı YPG’ye verdiği silah ve mühimmat desteği geliyor. Washington yönetimi, genelde Irak üzerinden yaptığı bu yardımı terör örgütü DEAŞ’a karşı ‘yerel güçlerden’ yararlanma şeklinde izah etse de Ankara, defalarca ABD’nin bu pozisyonunu reddettiğini dile getirerek, “sınırın Suriye tarafında bir terör koridoruna asla izin verilmeyeceğini” vurgulamıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Suriye’de YPG’ye silah taşıyan Amerikan TIR konvoylarına işaret ederek, Washington yönetimini “Türkiye’ye talep edilen silahları sağlamaktan kaçınırken, YPG’ye askeri yardım yapmakla” itham etmişti. ABD’nin halihazırda Suriye’nin doğusunda hiçbir zaman net bir sayı verilmese de en az 2000 civarında askeri ve çeşitli üsleri olduğu tahmin ediliyor. ABD yönetimi, SDG’ye verilen desteğin yalnızca DEAŞ’a karşı mücadele ile ilgili olduğunu savunmaya devam ediyor.
NYT’IN YAYINI DA ELEŞTİRİ KONUSU OLDU
Amerikan New York Times gazetesinin, Taksim’deki terör saldırısını okuyucularına aktarma tarzı Türk sosyal medya kullanıcılarını öfkelendirdi. Gazete Twitter hesabından haberi, “Saldırının yapıldığı yer, restoranlar ve dükkanlarla dolu ikonik bir bulvardı” başlığı ile duyurdu. Haberde şu ifadelere yer verildi: “Patlama, İstanbul’un merkezinde oteller, restoranlar, büyük bir cami, ziyaretçileri 16 milyonluk kentin diğer bölgelerine bağlayan duraklarla çevrili Taksim Meydanı’na kısa bir mesafede meydana geldi. Her yıl dünyanın dört bir yanından Türkiye’yi ziyaret eden on milyonlarca turistin çoğu bombalamanın gerçekleştiği bölgede vakit geçiriyor.” NYT’ın ‘milyonlarca turist’ vurgusuyla ayrımcılık yaptığı, turistler için tehlikeli algısı yaratmak istediği öne sürüldü.
ESKİ ABD ELÇİSİ JEFFREY: ANKARA’YA SÖZ VERİLMİŞTİ
ABD’nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, ABD’nin Ankara’ya, terör örgütü PKK/YPG’nin ana unsur olduğu Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) verilen silahların Türkiye’ye karşı kullanılmayacağına dair söz verdiğini kaydetti. Erbil’den yayın yapan Rudav’ın haberine göre Jeffrey, PKK’nın zaman zaman SDG’nin denetimindeki topraklardan Türkiye’ye saldırdığını belirterek, “Belki SDG, Suriye’nin kuzeyinden Türkiye’ye saldırmıyor ama PKK, Türkiye’ye karşı bazı faaliyetler yürütüyor” diye konuştu. Türkiye’nin, Suriye ve Irak’ta PKK’ya karşı politikasını değiştirmeyeceğini belirten ABD’li eski yetkili, SDG’nin Washington’ın ortağı olmayı sürdüreceğini de kaydetti. Jeffrey, “ABD, Ankara’ya SDG’ye verilen silahların Türkiye’ye karşı kullanılmayacağı ve Suriye’nin kuzeyinden saldırı yapılmayacağına dair söz verdi” diye konuştu.
‘ABD ASKERİ ORADA KALMALI’
ABD’nin eski Ankara elçisi de olan Jeffrey, ABD askerlerinin Suriye’de kalması gerektiğini savundu. Foreign Affairs dergisine yazan Jeffrey şunları belirtti: “(ABD’nin çekilmesinin) ana sonucu, Rusya’ya Suriye’den de çekilmeleri için Türkiye ve İsrail üzerindeki baskılarını artırması için daha fazla diplomatik ve askeri bant genişliği vermek olacaktır. Bu da nihayetinde tüm Suriye’yi savaşı başlatan Beşar Esad’ın kontrolü altında bırakarak Rusya ile İran’a stratejik bir zafer kazandırır.”