Oluşturulma Tarihi: Mayıs 23, 2004 01:17
Kıbrıslı Türkler’in Annan planına yüzde 65 evet demesinden bir ay sonra neler değişti? Kıbrıslı Türkler, ‘evet’ rüzgarının henüz topluma yansımadığı görüşünde birleşiyor. Önce ‘ambargo kalksın’ diyorlar. Kimine göre çözüm için hálá şans var, en iyi zamanlama ise Türkiye’nin müzakere tarihinin görüşüleceği oralık öncesi.
KKTC halkının 24 Nisan’da Annan planına ‘evet’ demesinin üzerinden yaklaşık bir ay geçti. KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, uluslararası kabul görmeye başladı. Yeşilhat üzerinden AB ile ilişkiler yeniden düzenlendi. Güney’den ilk kez organize turist operatörlerinden olaşan bir heyet kuzeye geçirildi. Kıbrıslı Türkler ise evetin rüzgarının henüz topluma yansımadığını görüşündeler. ‘Önce ambargolar kalksın’ diyorlar. Ercan Havalimanı’na doğrudan uçaklar gelsin istiyorlar. Evetçilerin umutları ise Türkiye’ye müzakere tarihi verilecek yıl sonuna kadar bir çözüm bulunabilmesi. Yoksa ‘çözüm gecikir’ diyorlar.
Girne’de bir mini market işleten Aytekin Zekai (39) şunları söylüyor:
‘Referandumda evet verdim. Ancak yüzde 65’lik evetten sonra hiçbir şey değişmedi. Tanımadan söz ediyorlar. Önce uçak meydanına doğrudan uçuşlar başlasın, ambargo kalksın. Sonra kıpırdama olur. ’
Lefkoşa’da ise yolumuz bir yaz sağanağından sonra Osmanlı döneminden kalma Büyük Han’a düşüyor. Revaklar altında soluklanan Hürrem Tulga ile Şenar Elcil’i sohbet ederken buluyoruz. Tulga, Esnaf ve Zaatkarlar Odası Basın Sözcüsü ve matbaacı, ‘referandum sonrasında ne değişti’ diye sorduğumuzda ‘Henüz topluma yansımış bir değişiklik yoktur. Yeni açılımlar gerekmektedir. Aradaki sınır kapılarının sayısı artırılsın, Lefkoşa çarşı içindeki Lokmacı barikatı açılsın’ diyor.
Öğretmen ve sendikacı Şenar Elcil ise ‘Referandum sonrasında atılan adımlar, çözücü adımlar değildir. KKTC’nin tanınmasına inanmadık. Tanınma geride kaldı. Adım atması gereken Türkiye’dir’ diye görüşünü bildiriyor.
BEYAZ DEVRİM YAPTIK
Handa güneyde bir köyden çıktığı sanılan ‘Lefkara’ işi örtüler satan Şenay Ekingen ise, ‘Bizzat evet çıkması için çalıştım. Yarım başarı oldu, artık düne dönmeyeceğiz. Biz iki yıl Annan planını tartıştık. Rumlar ise planın kapağını açmadı. Annan planı çerçevesinde çözümü benimseyeceklerdir. Kıbrıslı Türkler beyaz devrim yapmıştır. Yalnız, Türkiye’nin müzakere tarihinin ele alınacağı yıl sonuna kadar çözüm olmazsa, çözüm uzar’ yorumunu yapıyor.
Evetçi ve hayırcı Rumlar
Lefkoşa’daki Büyük Han’ın bir köşesinde ise hararetli sohbete dalmış iki arkadaşa rastlıyoruz. İkisi de Rum tarafında Türkoloji okuyormuş. Iakavos Hacıepiris (37) üçüncü sınıf olmasına rağmen çat pat konuşuyor Türkçe’yi. Hacıepiris evet demiş ender Rumlar’dan biri. ‘Niye evet dediniz çoğunluğun aksine’ deyince ‘Hangi referandumda yenisi mi?’ diye espri yapıyor sonra da devam ediyor. ‘Güney’deki Lefkoşa Üniversitesi’nde Türkoloji okuyorum. 30 yıldır bu tarafla iletişim kurmadık. Referandum da ‘evet’ dedim. Barış ve güzellik için evet demeye karar verdim. Çözüm istiyoruz. 2004’den önce çözüme ulaşılması iyi bir zamanlama olacaktır’ diyor. Nikolas Muduros (26) ise Lefkoşalı hayırcı bir Rum. Muduros, ‘Çünkü, mal-mülk konusundaki güvenceler ve güvenlik gerekçesiyle hayır dedim. Ada’da ne Türk, ne de Yunan askeri kalsın’ diyor.