Almanya’nın yeni A takımı

Almanya’da Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller’in “trafik lambası koalisyonu” oluşturmak için sürdürdüğü görüşmelerde uzlaşmaya varıldığı açıklanırken, Yeni “A Takımı” da şekillenmeye başladı. Özellikle iklimin korunması ve emekliliğin finansmanı konusunda Yeşiller ile FDP arasında yaşanan görüş ayrılığının giderilmesi üzerine, 23 Mayıs 1949 tarihinde anayasasının kabulüyle resmen kurulan Almanya Federal Cumhuriyeti’nde ilk kez “üç partili koalisyon hükümeti”nin yolu açıldı.

OYLAMAYA SUNULACAK

Ortaklar arasında uzlaşmaya varılan “koalisyon sözleşmesi”nin önümüzdeki günlerde SPD ile FDP’nin ayrı ayrı düzenleyeceği kongrelerde delegelerin, Yeşiller’de ise dijital ortamda tüm üyelerin onayına sunulacağı açıklandı. 7-8 Aralık’ta Alman Federal Parlamentosu’nda formalite olarak yapılacak oylama ile SPD’li Olaf Scholz’un yeni başbakan seçilmesine kesin gözüyle bakılırken Hıristiyan Demokrat Partili Angela Merkel döneminin de sonuna gelinecek.

KABİNE DAĞILIMI NASIL

Scholz kabinesindeki 15 bakanlıktan 6’sında SPD’li, 5’inde Yeşiller’li ve 4’ünde de FDP’li politikacıların görev alması öngörüldü. Almanya’da yeni “A Takımı” şekillenmeye başlarken, Gerhard Schröder döneminde Federal Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Joschka Fischer’den yıllar sonra Yeşiller’in Eşbaşkanı Annalena Baerbock’un aynı görevi üstleneceği belirtiliyor.

Kabinede FDP Genel Başkanı Christian Lindner’in Federal Maliye Bakanı (FDP), Yeşiller Eşbaşkanı Robert Habeck’in de “süper bakanlık” olarak nitelenen ve yeni oluşturulan Federal Ekonomi ve İklim Korunması Bakanı (Yeşiller) olması öngörülüyor.

ENERJİ ALANINDA DEVRİM

SPD, FDP ve Yeşiller’den oluşacak yeni koalisyon hükümetinin özellikle enerji politikasında köklü bir devrim hedeflediği de açıklandı. Maden ve taş kömüründen enerji üretimine 2038 yılında değil, 2030 yılında son verilmesi karara bağlandı. Aynı zamanda Almanya genelinde tüketilen enerjinin 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanması da öngörüldü. Kara alanlarının yüzde 2’sinin, denizlerde de daha fazla alanların rüzgâr enerjisi üretimine açılması da hedeflendi. Öte yandan “taze borç” alınmaması, emeklilik yaşının yükseltilmemesi konularında da uzlaşma sağlandı. Asgari saat ücretinin 12 Euro 50 cent olması da karara bağlandı.

BAŞBAKAN OLAF SCHOLZ

Olaf Scholz, 14 Haziran 1958’de Osnabrück kentinde dünyaya geldi. Tekstil dalında çalışan bir ailenin çocuğu olan Scholz, ilk ve orta öğrenimini Hamburg’da yaptı. Hamburg Üniversitesi’nde hukuk okudu. 17 yaşında SPD’ye üye oldu. Son olarak Merkel hükümetinde Maliye Bakanı olarak görev aldı.

DIŞİŞLERİ BAKANI ANNALENA BAERBOCK

Federal Dışişleri Bakanı olması öngörülen Annalena Baerbock, 15 Aralık 1980’de Hannover’de dünyaya geldi. Hamburg Üniversitesi’nde Politik Bilimler okudu. London of Economics’de (LSE) hukuk dalında master yaptı. 2018 yılında Yeşiller Eşbaşkanlığı’na seçilen Baerbock, son seçimlere partisinin başbakan adayı olarak girdi. Başbakanlığı alamayan Baerbock’un Almanya’nın ilk kadın dışişleri bakanı olması bekleniyor.

SÜPER BAKAN ROBERT HABECK

Robert Habeck, 2 Eylül 1969’da Lübeck’te doğdu. Freiburg Üniversitesi’nin Felsefe, Alman Dili ve Edebiyatı bölümlerini bitirdi. 2002’de Yeşillere üye oldu ve partinin bölgesel yönetimlerinde yer aldı. 2018’de Yeşiller Eşbaşkanı seçildi. Habeck’in süper bakanlık diye anılan ekonomi, iklim ve enerji portfolyosunu üstlenmesi bekleniyor.

MALİYE BAKANI CHRİSTİAN LİNDNER

Christian Lindner’in Maliye Bakanı olması bekleniyor. 7 Ocak 1979’da Wuppertal kentinde doğdu. Bonn Üniversitesi’nde siyaset bilimi üzerine eğitim aldı. 2013 yılından bu yana liberal eğilimli Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı olan Lindner, vintage araçlara merakıyla biliniyor. İnternet sayfasında ‘petrol ile çalışan her şeye merak duyduğunu’ belirten Lindner, yeni dönemde yeşil yatırımlara tanıklık edecek.

TÜRKİYE’YE OLUMSUZ SİNYAL

Üçlü koalisyonun “Daha fazla ilerleme-özgürlük, adalet ve sürdürebilirlik” başlıklı 173 sayfadan oluşan “Koalisyon Sözleşmesi”nde Türkiye ile ilişkilere de yer verildi. “İç politikadaki bazı endişe verici gelişmelere ve dış politikadaki gerginliklere rağmen, Türkiye önemli bir komşu ve NATO partneridir” ifadesinin yer aldığı bölümde demokrasi, hukuk devleti, insan, kadın ve azınlık haklarında eksiklikler bulunduğu belirtildi. Metnin devamında “Bu nedenle Türkiye ile Avrupa Birliği arasında yeni fasıllar açmayacağız ve açılmış olanları da sonuca bağlamayacağız. Türkiye-AB diyalog ajandasını canlandıracağız, sivil toplum ve gençlik değişimi programlarını geliştireceğiz” satırları yer aldı.