Almanya'da Mölln faciasının kurbanları anıldı

Mölln'deki Saint Nikolai Kilisesi'nde Hamburg Din Hizmetleri Ataşesi Doç. Dr. Ömer Yılmaz ve Pastör Heinrich Bellmann öncülüğünde dini tören yapıldı.

Kilisedeki dini törene Arslan ailesi üyelerinin yanı sıra Hamburg Başkonsolosu Devrim Öztürk, ataşeler, Türk sivil toplum kuruluş temsilcileri, Mölln Belediye başkanı Wolfgang Engelmann (SPD) ile din adamları katıldı.

Anma törenine katılanlar daha sonra sessiz bir yürüyüşle Arslan ailesinin evinin önüne giderek çelenk bıraktı. Çelenk bırakılması sırasında Arslan ailesinden Faruk Arslan, eşi Havva Arslan ve kızları Yeliz Arslan gözyaşlarını tutamadı.

Arslan ailesinin evinin önünde kısa bir konuşma yapan Mölln Belediye Başkanı Engelmann, 17 yıl önce yaşanan bu olaydan dolayı büyük acı ve üzüntü duyduğunu ifade ederek, aşırı sağcılık ve ırkçılığın demokratik sistemler için tehdit edici bir unsur olduğunu söyledi.

Engelmann, her türlü fanatizme karşı birlikte mücadele edilmesi gerektiğini savundu.

Türkiye'nin Hamburg Başkonsolosu Öztürk ise bu acı olayın üzerinden 17 yıl geçmiş olmasına rağmen, günümüzde Almanya'nın bazı bölgelerinde hala ırkçılık ve yabancı düşmanlığından kaynaklanan saldırıların devam ettiğini söyledi.

Öztürk, "Almanya'da yaşayan göçmen kitlesinin içindeki en büyük yüzdeyi oluşturan vatandaşlarımız, bu tür saldırılara maalesef hedef oluyorlar. Bu çerçevede, bugün burada Türk ve Alman toplumlarınca ortaklaşa düzenlenen bu anma etkinliği, bu iki toplumu ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı çıkmada bir araya getirmesi açısından ayrı bir öneme sahiptir" dedi.

Öztürk ayrıca, 40 yıl önce Almanya'ya çalışmak üzere gelen vatandaşların bugün artık Alman toplumunun bir parçası haline geldiğini ve burada barış ve huzur içinde yaşamak istediğini belirtti.

Daha sonra, aşırı sağcılar hakkında araştırmaları ile tanınan Alman gazeteci ve sosyal bilimci Andreas Speit, Herzogtum Lauenburg Vakfı salonunda bir konuşma yaptı.

Geçmişte yaşanan olayların etkisinin geçmişle sınırlı kalmadığını, bugün de devam ettiğini belirten Speit, "Bu olay, saldırıdan doğrudan etkilenen ailelerin günlük hayatlarının bir parçası. Saldırıda hayatını kaybedenler ile aileleri için suskun kalınmamalı. Maalesef geçmiş geçmişle kalmıyor" dedi.

Almanya'nın Schleswig-Holstein eyaletinde aşırı sağcı bir ortam bulunduğuna dikkati çeken Speit, konuşmasında şunları söyledi:

"NPD'nin 1964 yılında kurulmasından hemen sonra burada, Kuzey ve Batı Denizleri arasında, NPD'nin Eyalet Birliği kuruldu. NPD, Eyalet Meclisine seçildi. Bugün, 2009 yılında NPD'nin 240'a yakın bu bölgede üyesi bulunmaktadır. 1989 yılından bugüne kadar, sağ görüşlü sanıklar tarafından işlenen suçlarda 130 kişi hayatını kaybetti. 2008 yılında sadece Sachsen-Anhalt Eyaletinde 2 kişi öldürüldü. Anayasayı Koruma Teşkilatın'ca da Schleswig-Holstin eyaletinde geçen yıl toplam 756 aşırı sağ motifli suç işlendi. Bunların 46'sı şiddet uygulanan suçlardı."

Aradan on yedi yıl geçmesine rağmen bu bölgede hala aşırı sağcı bir ortamın bulunduğunu vurgulayan Speit, "Geçmiş, ancak geçmişte yaşananların sebepleri ortadan kaldırıldıktan sonra sindirebilir. Gelin biz başka bir atmosfer yaratalım. Aşırı sağcı tutumları azaltan sıcak bir rüzgar yaratalım. Geleceğin tarihe dayanan uzun bir geçmişi var ve geleceği de biçimlendirmek bizim elimizde" şeklinde konuştu.

Arslan ailesinin fertlerinden İbrahim Arslan (24) da, olayın yaşandığı sıralarda 7 yaşında olduğunu söyleyerek, "Buraya gelmeden önce internetten yanan evin resimlerine baktım. Elbette bizim için kolay olmadı. Annem her zaman insan insandır der. Her gün hatırlıyorum. Acı olayın din düşmanlığından ve çatışmasından gerçekleştirildiğini düşünmüyorum. Sadece hayata nefret ve kinle bakan aşırı sağcıların bir kundaklama eylemiydi. Bu olayı asla unutmayacağız" dedi.
İbrahim Arslan, daha sonra, Nazım Hikmet'in "Kız Çocuğu" adlı şiirini okudu.

Anma töreninde ayrıca Mölln kentinde yaşayan Tolga Kaba, Daoud Dada ve Muris Adam'dan oluşan Gazzecrew adlı müzik grubu bir gösteri düzenledi.