Almanya’da herkes darbeyi kınadı
Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Michael Roth, dün Ankara ziyaretinde ülkesindeki tüm siyasi çevrelerin Türkiye’deki darbe girişimini kınadığını vurgulayarak “Demokraside değişim seçimlerle olur, askeri müdahaleyle asla olmaz” dedi.
ANKARA’DA dün AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik ve bazı milletvekilleri ile görüşen Alman Bakan Michael Roth, ziyaretiyle ilgili Hürriyet’e yaptığı açıklamada Almanya’daki tüm siyasi çevrelerin Türkiye’deki darbe girişimini kınadığını savundu. Roth şunları söyledi: “Demokraside değişim seçimlerle olur, askeri müdahaleyle asla olmaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’na seçilmiştir ve demokratik meşru bir hükümete sahiptir. Ayrıca darbe girişimine gösterdiği tepkiye muhalefetin büyük çoğunluğu da destek vermiştir. Ancak tepkiler orantılı ve hukuk devleti ilkeleri doğrultusunda göstermelidir. Bu noktada sadece siyasette değil, Alman kamuoyunda da endişe ve eleştirel sualler sorulmaktadır. Türk kökenli üç milyon insanın yaşadığı bir ülkenin temsilcisi olarak bilhassa ben ilişkilerimizin korunmasını sağlamakla yükümlüyüm. Bu nedenle geri püskürtülen darbe girişimi sonrasında Türkiye’deki durumu bizzat görmek istedim. Temel felsefem şu: Birbirimiz hakkında değil, birbirimizle konuşmalıyız.”
MÜZAKERELER DURDURULAMAZ
Türkiye’de tartışılan idam cezasına da değinen Roth, “İdam cezasının Türkiye’de uygulanması AB müzakerelerinin sonlandırılması anlamına gelir. Bu da ne Türkiye’nin ne de AB’nin istediği bir sonuç olur” diye konuştu.
Ülkesinin izole ve Avrupa’ya sırtını dünmüş bir Türkiye’yi değil, Avrupa düşüncesinde ve eğiliminde olan bir Türkiye’yi tercih ettiğini vurgulayan Roth, “Avrupa’da eleştirel sualler sorulur. Bunu anlayışla karşılamak gerekir. Kendimi Türkiye’de bizim Avrupa değerlerimizi savunanlara karşı yükümlü hissediyorum. Onlara kapımı kapatmak istemiyorum. Bu nedenle AB müzakerelerinin durdurulmasını kabul etmiyoruz. Adaletin bağımsızlığı, basın özgürlüğü ve temel hakların korunması gibi zor başlıkları konu ediyoruz. Zira AB bir değerler topluluğudur. Burada siyasi tavizler söz konusu olamaz. Ancak Türkiye’yi tam da bu yolda destekleyebilmek için bu tür eleştirel sorular karşısında bağlayıcı bir diyaloğa ihtiyacımız var. AB müzakereleri bunun için bir fırsattır.” dedi. Vize muafiyetiyle ilgili ise Roth, “Vize muafiyeti için yerine getirilmesi gereken şartlar uzun zamandır belli. Açıkta kalan son konular da çözülmelidir. Ben Türk vatandaşların vizesiz seyahatten faydalanmaları için her iki tarafın da çalışmalarını sürdürdüğünü düşünüyorum” dedi.