Güncelleme Tarihi:
Ortadoğu gezisi kapsamında dün Irak'ta temaslarda bulunan Gabriel, Alman kamu kanalı ARD'ye yaptığı açıklamada, "Ben bu tartışmayı hiç anlamadım. Bu konu sadece referandumdan sonra değil, daha önce de gündeme geldi. Sol Parti ve Yeşiller'e mensup politikacılar İncirlik'ten çekilmemiz gerektiğini dile getiriyorlar. Biz İncirlik'te uluslararası koalisyonu DEAŞ'a karşı desteklemek için bulunuyoruz. Bu demek oluyor ki, biz kendi çıkarımız için oradayız. Türkiye'ye iyilik yapmak ya da Türkiye'yi desteklemek için değil, DEAŞ'a karşı mücadelede katkı vermek için oradayız. Çekilecek olursak, biz kendimize zarar veririz. Ben şimdi bunun Türkiyeyi ne tür bir cezalandırma olacağını anlamıyorum" dedi.
Gabriel, Bir taraftan Türkiye ile DEAŞ'a karşı mücadelede iş birliği yapılırken, anti demokratik olan birini desteklemek doğru mu? şeklindeki bir soruya ise, şu karşılığı verdi:
'TÜRKİYE KONUSUNDA SAĞDUYULU OLMALIYIZ'
Biz anti demokratik yollara başvuran kimseyi desteklemek istemiyoruz. Ancak Türkiyenin AB'nin doğrudan komşusu olduğunu biliyoruz. Türkiyeye DEAŞ'a karşı mücadelede ihtiyacımız olduğu için değil, Avrupa'nın komşusu olduğu için ihtiyacımız var. 80'li yıllarda Türkiye'de askeri diktatörlük vardı ama kimse o zaman Türkiye'nin NATO'dan dışlanmasını istemedi, çünkü biliyorduk ki bu Türkiye'nin Sovyetler Birliği'nin yanına itilmesini sağlayacak bu da bize zarar verecekti. Bu nedenle şu anda da sağduyulu olmayı öneririm. Böyle bir tartışma sadece Türkiye'nin Rusya'ya yanaşmasını sağlar. Bu bizim çıkarımıza olmaz. Bizim yapmamız gereken, Türkiye'de anayasa değişikliğine karşı oy kullananları desteklemek olmalı. Halkın yarıya yakını, belki de daha fazlası bu değişikliğe karşı Türkiye'de demokratik unsurları desteklemek gerek. Türk hükümeti ile görüşmeyi kesmeyi akıllıca bulmuyorum.
GAZETECİLER TERÖRİST DEĞİL
Sigmar Gabriel Almanya'nın geri kabul anlaşması ve tutuklu bulunan Alman gazeteci Deniz Yücel nedeniyle Türkiye'ye bağımlı kaldığı yönündeki eleştirilere ise katılmadığını söyledi.
Gabriel, "Biz Erdoğan'ın politikalarını ve hükümetini tabi ki eleştiriyoruz. Sadece Alman gazetecinin serbest kalması için değil, tutuklu bulunan 160'a yakın gazetecinin serbest kalmasını istiyoruz. Bizim için tutuklu olmaları için bir neden yok. Bunlar terörist değil, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü için mücadele eden kişiler. OHAL ve benzeri uygulamaların demokratik bir yapıyı hedeflemediğini de biliyoruz. Bizim rehin durumda olduğumuza katılmıyorum. Türkiye'nin de en azından bizim kadar AB ile iş birliğine ihtiyacı var. Her şey göründüğü gibi değil, öfkeyi anlıyorum ancak biz şantaja açık değiliz. Türkiye'de demokratik güçleri desteklemek için her şeyi yapıyoruz ama BM'ye Türkiye'deki sığınmacılardan bize ne dersek, Erdoğan'la birilerinin hala görüşüp görüşmediği de bizi ilgilendirmiyor dersek- en sonunda Putin görüşür- bunun Türkiye, Almanya ve Avrupa'daki insanların daha iyi yaşamalarına katkı vereceği konusunda şüphelerim var" diye konuştu.
Son 24 saatte dünya turu