Alfa’nın sırrı

HAVADA BOMBA PANİĞİ - WEB TV 

FELAKET SON ANDA ÖNLENDİ - FOTO GALERİ�

HOLLANDA’nın başkenti Amsterdam’dan ABD’nin Detroit şehrine giden bir yolcu uçağında bir patlayıcı ateşlemeye çalışırken yakalanan Nijeryalı Abdülfaruk Ömer Abdülmuttalib ile ilgili istihbaratın Amerikalı yetkililerce gözardı edilmesi tartışılıyor. Edinilen yeni bilgiler şöyle:
*  Saldırganın babası olan Nijerya’nın saygın bankacılarından Umaru Abdülmuttalib, birkaç hafta önce ABD’nin Nijerya Büyükelçiliği’ne şu uyarıyı yaptı: “İngiltere’de okuyan oğlum, eğitimine Mısır ya da Suudi Arabistan’da devam etmek istiyor. Fakat güvenilmez insanlarla bağlantıda. Radikalleşmiş olabilir.”
*  Bu istihbaratı “yeterince spesifik” bulmayan ABD, Abdülmuttalib’e geçen yıl verilen çok girişli vizeyi iptal etmeyip, onu kasımda “genel izleme listesine” almakla yetindi. İngiltere ise mayıs ayında Abdülmuttalib’e vize vermedi.
*  Abdülmuttalib Gana’ya giderek 2 bin 800 dolar karşılığında bir Lagos-Amsterdam bileti aldı. Dönüş tarihi de 8 Ocak’tı. Uçağa, Yemenli El Kaidecilerden aldığı “PETN” adlı patlayıcı tozu bacağına bantlayarak bindi. Aynı maddeyi, “ayakkabı bombacısı” Richard Reid da 2001’de kullanmaya kalkmıştı.

İngiliz meclisinde hatıra fotoğrafı

DÜN ABD’de ilk kez hâkim karşısına çıkarılan Abdülfaruk Abdülmuttalib, suçlamaları gülümseyerek kabul etti. 8 yıl önce İngiliz meclisi önünde bir fotoğraf çektiren genç hakkındaki son bilgiler şöyle:
*  Annesi Yemenli, babası Nijeryalı. Batı Afrika’nın en iyi okullarından Togo’daki British School’da eğitim hayatına başladı.
*  Banker babası sayesinde üniversiteye İngiltere’deki ‘University College London’da mühendislik okuyarak devam etti. Sunday Mirror’ın haberine göre Londra’nın en pahalı semtlerinden birinde, 3 milyon sterlin değerindeki bir evde kalıyordu.
*  Yemen’deki El Kaide üyeleriyle, annesinin köyüne yaptığı ziyaretlerde tanıştı. Bomba yapmayı El Kaide’den öğrense de, son eyleme tek başına girişmiş olabileceği belirtiliyor.
*  Nijerya Talibanı ile bağlantısı olmasa bile, çocukluğundan beri Afganistan Talibanı’na sempati duyuyordu. Okulda verdiği vaazlar nedeniyle sınıf arkadaşları ona Alfa (Nijerya İslami jargonunda ‘imam’) derdi.
*  Arkadaşları onu sessiz-sâkin biri olarak biliyor. Ancak kısa süre önce bir Dubai seyahati sırasında ailesiyle kavga etmiş, onlarla artık görüşmeyeceğini söylemişti.

Kahraman Hollandalı

UÇAK tuvaletinde 20 dakika geçirdikten sonra, inişe 15 dakika kala yerine dönen saldırgan, karnının ağrıdığını söyleyip bir battaniye ve yastık istedi. Ardından önce bir “çatapat” sesi duyuldu ve battaniye alev aldı. Uçaktaki herkesin şok olduğu anlarda yolculardan biri saldırganın üstüne atlayıp daha büyük bir patlamayı önledi. İlk müdahaleyi yapan o kişi, Miami’ye tatile giden Hollandalı yönetmen Jasper Schuringa idi.

Böyle yakalandı

Koltukların üstünden zıpladı
Jasper Schuringa, olay anını CNN’e şöyle anlattı:
“Zanlıyı gördüğümde alev almıştı. Birkaç sıra arkasında oturuyordum. Elbette ödüm patladı. Fakat hiç tereddüt etmeden koltukların üstünden zıplayarak zanlının üstüne atladım. Onu etkisiz hale getirip ‘su getirin’ diye bağırdım. Bu bir tür korunma refleksiydi, çünkü normal biri gibi görünen bu adamın uçağı havaya uçurmaya çalıştığını anlamıştım”
Hayranları Facebook’a akın etti
Amerikan medyasının kahraman ilan ettiği Schuringa internette de fenomen haline geldi. Saldırıyı önlemeye çalışırken parmakları yanan Schuringa için Facebook’ta hayran grupları kuruldu.

Obama’ya iki yandan eleştiri

*  Sol eğilimli blog Raw Story’de, “Bush kalıntılarının” Obama Yönetimi’nde de etkili olduğu belirtilerek, “Böyle ‘zararsız’ teröristlere göz yumulup terör hep gündemde tutuluyor” yorumu yapıldı.
*  Önlemleri artıran Obama Yönetimi Cumhuriyetçilerin sert tepkisini çekerken, çok sayıdaki Yemenli tutsak nedeniyle Guantanamo cezaevinin kapatılması da zorlaştı.