Güncelleme Tarihi:
AİHM, Türk kökenli iki İsviçre vatandaşının henüz ergen olmayan kızlarını dini inançları bağlamında okuldaki karma yüzme dersine göndermemeleri nedeniyle para cezasına çarptırılmalarını insan hakları ihlali olarak değerlendirmedi. Aziz Osmanoğlu ve Sebahat Kocabaş, 2008’de 9 ve 7 yaşlarında olan iki kızlarını dini inançları gereği karma yüzme dersine göndermek istemediklerini belirterek okul yönetiminden muafiyet talep etti. Yönetim ise kızların henüz ergen olmadıklarını ve beden eğitimi dersi ile yüzme dersinde kız-erkek ayrımının 12 yaşından itibaren yapıldığını belirterek talebi geri çevirdi. Eğitim makamları çözüm bulmak amacıyla çocukların haşema giymesi formülünü sundu. Aile tavrını değiştirmeyince yaklaşık 1300 Euro (5180 TL) para cezası kesildi.
‘MEŞRU AMAÇ’ İFADESİ
İsviçre yargısına başvuran ailenin şikâyetleri, okul yönetiminin gerekçelerine paralel gerekçelerle reddedilince konu 2011’de AİHM önüne taşındı. AİHM, din özgürlüğüne müdahalenin söz konusu olduğunu ancak bunun yasa çerçevesinde ve meşru bir amaç çerçevesinde yapıldığını, amacın da yabancı kökenli çocukların her türlü sosyal dışlamadan korunması olduğunu vurguladı. Okulun sosyal entegrasyon bağlamındaki rolünün önemine dikkat çeken AİHM, yüzme dersinin sadece yüzme öğrenmekten ibaret olmadığını kaydederek tüm çocukların aynı aktivitede bulunması boyutuna vurgu yaptı. Okulun aileye esnek alternatifler sunması da AİHM’nin not ettiği unsurlar arasında yer aldı. AİHM, yerel makamların, çocukların okul müfredatını tam olarak izlemeleri ve başarılı entegrasyonunu, ailenin din temelli özel çıkarının önünde tutarak uygun görülen takdir sınırını aşmadığına hükmetti. Mahkeme, İsviçre’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) düşünce, vicdan ve din özgürlüğünü düzenleyen 9’uncu maddesini ihlal etmediğine karar verdi.