Güncelleme Tarihi:
AİHM ayrıca mahkeme masrafları olarak da 5 bin 700 Euro ödenmesini talep etti. Kuşkonar ve Koçağılı köylerine o tarihlerde düzenlenen askeri hava operasyonlarında, 33 kişi hayatını kaybetmişti. Saldırılarda 13 kişi de yaralanmıştı. Saldırı sonrası olayı yargı sürecine taşıyan kurbanların yakınları, bu süreçten hâlâ sonuç alamayınca davayı AİHM’e taşıdılar.
YAKINLARINA EZİYET
‘Benzer ailesi ve diğerleri’ adını taşıyan dava ile ilgili kararda, Ankara’nın “hava saldırısı emri vererek” ve saldırı sonrası “yeterli soruşturma gerçekleştirmeyerek” Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) yaşam hakkıyla ilgili 2’nci maddesini ihlal ettiğine hükmetti. AİHM ayrıca, hava saldırısı yapan pilotların ve saldırı emri veren komutanların “insan yaşamını dikkate almadan bombalama yaptıklarını” ve bombardımanı gizlemek amacıyla da “uçuş kayıtlarını gizlediklerini” belirtti. Bu olayın, hayatını kaybedenler ile yaralananların yakınlarına “üzüntü ve eziyet” verdiğini de belirten AİHM Türkiye’nin, AİHS’in işkence ve kötü muameleyi yasaklayan 3’üncü maddesini de ihlal ettiğine kanaat getirdi.
KAYITLARI GİZLEDİNİZ
Mahkeme ayrıca, Türk hükümetinin olayla ilgili uçuş kayıtlarını AİHM’in talep etmesine rağmen Strasbourg’a göndermeyi reddettiğini de belirterek, Ankara’yı ‘davanın incelenmesini engellemekle’ suçladı ve sözleşmenin konuyla ilgili 38’inci maddesini çiğnediğine hükmetti. 38’inci madde, AİHM’in yetkisini tanıyan ülkelere, AİHM önündeki bir davayla ilgili her türlü kolaylığı sağlama yükümlülüğü getiriyor. AİHM ayrıca, mahkeme kararının uygulanmasını ve uçuş izinleri temelinde köyleri bombalayan sorumluların bulunup cezalandırılmasını talep etti. AİHM bu kararı AİHS’in 48’inci maddesi temelinde aldı. Söz konusu madde, mahkeme kararlarının uygulanış sürecinde AİHM’ye görüş bildirme yetkisi tanıyor. AİHM bu maddeye istisnai durumlarda başvuruyor.
GENELKURMAY: UÇUŞ YOK
Güneydoğu’da PKK’ya karşı askeri operasyonların yoğun olarak yaşandığı yıllarda gerçekleşen olayda, Cudi Dağı’nın eteklerinde yer alan Şırnak’a bağlı Kuşkonar ve Koçağılı köyleri 26 Mart 1994 günü 2 uçak ve 1 helikopter tarafından bombalandı. O yıllarda köylerin PKK’ya lojistik destek verdiği ve korucuların bu köylerde barınamadığı yönünde askeri istihbarat yer almıştı. Tanıkların ifadelerine göre hava saldırısı öğle saatlerine doğru başlamıştı. Saldırıda onlarca ölü ve yaralı olması, olayın Meclis’e taşınmasına neden oldu. Tanıklar, uçakları ayrıntılı şekilde anlatmış, ancak Genelkurmay bu saldırının PKK tarafından gerçekleştiğini öne sürerek “O tarihte hiçbir uçuş kaydımız bulunmamaktadır” açıklaması yapmıştı. Dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe ise Meclis’teki konuşmasında, “Eylem hazırlığı içindeki 1000 kişilik terörist grupla ilgili ihbar üzerine Stoker Tepe ile Kuşkonar Köyü’nün kuzeyindeki kayalıklara hava harekâtı düzenlendiğini” söylemişti. Olaydan tam 12 yıl sonra 2’inci Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı, 2006/260 sayısıyla olayla ilgili soruşturma açtı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, iddiayı 2008’de Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na sordu. Diyarbakır’daki 7’inci Ana Jet Üs Komutanı Hava Pilot Tuğgeneral Kazım Öndül savcılığa, “Söz konusu tarihte üssümüzde uçuş faaliyeti yürütüldüğüne dair bir kayıt bulunamamıştır” yanıtını verdi. 2’inci Hava Kuvvet Komutanlığı da aynı yönde cevap verdi. Soruşturma sonunda ‘görevsizlik kararı’ verildi.
TANIKLARIN İFADELERİ
Ahmet Mengi: Köyümüze öğle saatlerinde 2 ayrı jet tarafından toplam insan boyundan büyük toplam 8 bomba atıldı. Jetler ayrıca köylerimizi taradılar. Evimiz çöktü, annemle kızım öldü. Eşim Behiye başından yaralandı. Hâlâ iyileşmiş değil. Üvey annem yaralanmıştı ve 2 ay sonra hayatını kaybetti. Olaydan sonra köyümüze gelen korucular ve vatandaşlar ölü ve yaralıları alıp götürdüler. Öz annem ile kızımı nereye gömdüklerini bilmiyorum.
Ahmet Yıldırım: Kuşkonar köyündenim. Öğlene doğru büyük bir patlama sesi duydum. Bodruma kaçtım. Sesler kesildiğinde çıktım. Eşim Elmas’ı parçalanmış halde evin önünde yerde yatarken gördüm. Birçok akrabamın öldüğünü sonra öğrendim. Cenazeleri köy meydanında topladık. Tek tek mezar açıldı. Evimin 30 metre önünde 2.5 metre derinliğinde bir çukur gördüm. Çukur çevresinde kol büyüklüğünde bir bomba parçası gördüm. 2-3 gün sonra da hayvanlar ve alabildiğimiz eşyaları alıp köyü terk ettik.