Güncelleme Tarihi:
Sadece bu ay sekiz kadının yakılarak veya linç edilerek öldürüldüğü Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Güney Kivu eyaletinde 'cadı avı' adı altında işlenen kadın cinayetlerinin önüne geçilemiyor.
Yetkililer ve kadın hakları örgütlerinin tespitlerine göre, ülkenin doğusunda yer alan eyalette 'büyücülük' suçlamaları sebebiyle kadın cinayetleri artış gösteriyor. Eyaletin Kalehe bölgesinde beş kadının yakılarak öldürüldüğü, dört kadının da sözde 'öz savunma milisleri' tarafından bilinmeyen yerlere götürdüğü, toplam 114 vaka kayıtlara geçerken, Medyada Kadın Derneği'nden Nelly Adidja, bölgede Haziran-Eylül dönemi için 324 büyücülük suçlamasını kayıt altına aldıklarını söyledi.
GÖRGÜ TANIĞI KORKUNÇ OLAYLARI ANLATTI
Bir öğretmen ve kadın hakları gönüllüsü olan Shasha Rubenga, geçen ay Kahuzi-Biega milli parkı yakınlarındaki yaklaşık 2.000 kişinin yaşadığı bir köy olan Cifunzi'de şahit olduğu korkunç cadı avını anlattı:
"Pazartesi saat 5 civarıydı. Genç erkekler, bir kâhin tarafından cadı ilan edilen 65 yaş üstü 19 kadının isimlerini içeren bir liste ile köyü dolaşıyorlardı. Çoğu kaçmayı başaran kadınların evleri yıkıldı. Kaçamayanlar kalabalığı dağıtmak için havaya ateş açan askerler tarafından kurtarıldı. Ama sonra bu gençlerin, yedi çocuğu olan Nyabadeux adında yaşlı bir kadını yakaladıklarını gördüm. Üstelik Nyabadeux komşularıydı. Kadın dövüldü, üzerine benzin döküldü ve bir kibritle ateşe verildi.”
EYALET SİLAHLI GRUPLAR VE MEDYUMLARIN KONTROLÜNDE
Birçoğu çeyrek asır önce yapılan bölgesel savaşların mirası olarak Güney Kivu’da dahil ülkenin üç vilayeti yıllardır silahlı grupların kontrolünde. Eyalet başkenti Bukavu'daki Kırsal Kalkınma Yüksek Enstitüsü'nde sosyoloji profesörü ve direktör konumundaki Bosco Muchukiwa’ya göreyse, cadı avı saldırılarındaki artış yönetimdeki boşluktan kaynaklanıyor. Muchukiwa durumu “Devlet temel görevlerinde başarısız olduğu, polis ve adalet sistemi işini yapmadığı için bu olaylar yeniden canlanıyor,” diyerek açıklıyor.
Muchukiwa, saldırıların, çoğunlukla cadıları tespit edebildiğini iddia eden, çoğunlukla kadın olan sahte vaizler veya sözde medyumlar olan bajakaziler tarafından körüklendiğini söylüyor.
"Tamamen yalan. Güçleri yok, ama daha fazla takipçi çekmek, itibarlarını yükseltmek ve köyde daha fazla nüfuz kazanmak için manipüle ettikleri insanların saflığıyla oynuyorlar.”
ÇÖZÜM 'ŞARLATANLARLA' MÜCADELEDEN GEÇİYOR
Çözümün “bu şarlatanların toplandıkları yerleri yasaklamak” olduğunu söyleyen parlamento hukuku uzmanı Avukat Muhindo Cikwanine, "2014 yılında, eyalet milletvekilleri Güney Kivu'da yargısız infazı yasaklayan bir yasayı onayladılar. Ancak yasa hiçbir zaman uygulanmadı, kamuoyunda doğru dürüst bir bilinçlendirme kampanyası da yürütülmedi,” ifadesini kullandı.
Savcılarsa, cinayetleri gerçekleştiren kişilerin izini sürmenin neredeyse imkânsız olduğunu söylüyor. Miderho, “Ne zaman bir yargısız infaz vakası olsa, köy şefleri bunun 'halk tarafından' yapıldığını söyleyip herhangi bir isim vermiyor” dedi.
Kabare bölgesi idari şefi Thadee Miderho, yılın başından bu yana, altı cinayetin kayıtlara geçtiğini, bunların çoğunun kurbanının bajakaziler tarafından cadı olarak belirlenen 60 yaş üstü kadınlar olduğunu söyledi. İki yıl önce, 11 kışkırtıcının altı ay hapis cezasına çarptırıldığını aktaran Miderho, “Meslek değiştirme sözü verdikten sonra serbest bırakıldılar ama bazıları eskisi gibi cadı avına gizlice devam ediyor,” dedi.