Güncelleme Tarihi:
Uluslararası Af Örgütü'nün 35 sayfalık raporunda, Türkiye ile AB arasında 18 Mart'ta varılan anlaşmanın "dikkatsizce hazırlandığı" ve "yasadışı" olduğu belirtildi.Raporda, Türkiye'nin mülteciler için "güvenli bir ülke olmadığı" da savunuldu.
"Güvenli bir sığınak değil" adlı raporda, sığınmacıların ve mültecilerin Türkiye’de etkin bir koruma altında olmadıkları iddia edildi.
Uluslararası Af Örgütü'nün Avrupa ve Orta Asya Direktörü John Dalhuisen, "Bulgularımız Türkiye’nin güvenli bir ülke olduğu fikrinin bir kurmacadan ibaret olduğunu ortaya koydu" dedi.
John Dalhuisen, Türkiye’nin mevcut sistemiyle 3 milyonun üzerinde sığınmacı ve mülteci ile baş etmekte zorlandığını söyledi.
Dalhuisen, sığınmacıların durumlarının ele alınması için yıllarca beklemek zorunda kaldıklarını, kendileri ve ailelerinin barınma ihtiyacı için çok düşük ölçüde yardımı aldıklarını ve 9 yaşında çocukların ailelerinin geçimine yardım etmek için çalıştıklarını da belirtti.
'Türkiye, yeterli mekanizmalardan yoksun'
Af Örgütü’ne göre, Türkiye mevcut sığınmacıların durumların değerlendirecek mekanizmalardan yoksun ve AB de bilerek Türkiye’deki durumu farklı yansıtıyorÖrgütün, 2015 yılı Nisan ayında, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğine kayıtlı 266 bin sığınmacıdan yalnızca yüzde 4’ünün başvurularının değerlendirildiğini bildirdi.
Türkiye, mültecilerin hukuki durumuna dair 1951 tarihli sözleşmeye koyduğu coğrafi çekince nedeniyle Avrupa dışından gelen sığınmacıları mülteci olarak kabul etmiyor.AB ile yapılan gibi anlaşmalar nedeniyle de bu kişilerin mülteci olarak kabul edilebilecekleri üçüncü ülkelere gönderilmeleri mümkün olmuyor.
'Suriyeli mültecilerin çoğuna devlet desteği yok'
Uluslararası Af Örgütü son raporunda, Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin çok büyük çoğunluğunun kamplar dışında yaşadıklarını ve yaşamlarını devlet desteği almadan sürdürmek zorunda kaldıklarını bildirdi.
Af Örgütü, 2016 Mart-Mayıs ayları arasında rapor için görüştükleri 57 mültecinin tümünün, yetkililerden hiçbir yardım almadan yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarını kaydetti.
Raporda isimleri değiştirilerek hikayeleri anlatılan bu kişilerin çoğu; aile üyelerinden, diğer sığınmacılardan ya da dini gruplardan aldıkları yardımlarla hayatta kalmaya çalıştıklarını söyledi.
Af Örgütü'ne göre, bir ülkenin güvenli olup olmadığının ölçülerinden biri, bu ülkenin korunmaya muhtaç kişileri risk altında olacakları ülkelere geri gönderip göndermemesi.
Örgüt raporunda, Türkiye’nin 2015'in sonunda ve 2016'nın ilk aylarında sığınmacıları Afganistan, Irak ve Suriye gibi risk altında olacakları ülkelere gönderdiğini de iddia etti.
Türkiye daha önce, Af Örgütü'nün benzer iddialarını reddetmişti.