Güncelleme Tarihi:
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in 16 sayfalık raporu AB-Türkiye arasındaki siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerin fotoğrafını çeken bir içeriğe sahip. Dün Brüksel’de toplanan AB dışişleri bakanları tarafından da ele alınan ve Hürriyet’in ana unsurlarını önceki gün duyurduğu raporda ikili bir yaklaşım benimsendi.
OLUMLU VURGULAR
Türkiye’nin aralık ayından bu yana daha sakin ve yapıcı tavır sergilediğinin belirtildiği raporda, “Bunlar olumlu ve memnuniyetle karşılanan ileriye doğru adımlar. CovId-19 salgını, işbirliğine dayalı ilişkinin karşılıklı yararlarını daha da belirginleştirdi” denildi. Bununla birlikte gerilimi düşürme sürecinin halen kırılgan olduğu, sürecin sürdürülebilir ve inanılır olduğunu görebilmek için daha fazla zamana ihtiyaç olduğu da raporun vurguları arasında yer aldı.
POZİTİF TAVSİYELER
Türkiye’nin olumlu yaklaşımı sürdürmesi halinde AB’nin atabileceği adımlar şu şekilde sıralanıyor:
- Mülteci odaklı 18 Mart mutabakatının, özellikle göç idaresi alanında, etkili şekilde uygulanması. Bu çerçevede Türkiye, Yunan adalarından tekrar mülteci kabulüne başlamalı. AB de Türkiye’den Suriyeli mülteci alımını hızlandırmalı.
- Ekonomik bağların güçlendirilmesi her iki taraf için de kazan-kazan sonucu doğurur. Gümrük birliğinin güncellenmesi bunun odağında yer alıyor.
- Daha önce askıya alınan yüksek seviyeli diyalog tekrar başlamalı.
- AB Komisyonu, vize muafiyeti için kalan kriterler konusunda Türkiye’ye tavsiyede bulunmaya hazır.
- AB Komisyonu, Türkiye’deki mültecilere mali destek için yeni opsiyonları hızlı şekilde hazırlayacak.
OLUMSUZ TAVSİYELER
Türkiye’nin gerginliği tırmandırması halinde ise şu adımlar öneriliyor:
- Sondaj çalışmaları odaklı yaptırım listesi genişletilebilir. Tüzel kişiler içinde kısıtlama uygulanabilir.
- AB-Türkiye ekonomik işbirliğine yönelik daha fazla kısıtlamaya gidilebilir.
- Önemli ekonomik sektörler önlemlerle hedef alınabilir. Enerji ve bağlantılı sektörlere yönelik ek tedbirler devreye sokulabilir.
- Öte yandan belgede, bölgesel ve uluslararası konularda Türkiye’nin yaklaşımı ve ülkede insan hakları ile hukuk devleti kapsamında yaşanan gelişmeler de yer buldu. Borrell, bu alanlarda olumsuz tespitlere yer verdi.
‘EN İYİ İLİŞKİYİ İSTİYORUZ’
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, dünkü toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, “Türkiye’yle, bir aday ülke, bir komşu, önemli bir ülke olarak üye ülkelerin çıkarlarını ve AB’nin değerlerini koruyarak en iyi ilişkiye sahip olmayı istiyoruz” dedi. Bakanların raporu olumlu ve dengeli bulduğunu söyleyen Borrell, “Türkiye’nin tavrını yakından izlemeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. Borrell, izlenecek başlıca konuları ise Kıbrıs müzakereleri, Türk-Yunan görüşmeleri, Libya’daki durum ve Türkiye’deki iç siyasi gelişmeler olarak sıraladı. Olumlu gelişmeleri destekleme konusunda bakanlarla mutabık kaldıklarının altını çizen Borrell, “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme, siyasi parti kapatma davası gibi olumlu olarak değerlendiremeyeceğimiz gelişmeler de oldu” diye konuştu. Borrell, toplantı sonrası, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’na katılmak üzere Brüksel’de bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya geldi.
ATİNA MEMNUN
Brüksel’deki toplantı öncesi değerlendirmelerde bulunan Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da, Borrell’in Türkiye raporunu, eksikleri olmakla birlikte, prensipte olumlu bulduklarını açıkladı. Dendias, raporun yaptırım olasılığını içerdiğine vurgu yaptı.