AB’ye içeriden ‘YPG’ uyarısı: Bizi de vurabilirler

Türkiye’nin tüm uyarılarına ve sunduğu delillere rağmen YPG’nin terör örgütü PKK’nın uzantısı olduğunu kabul etmemekte ısrar eden Avrupa Birliği’nin (AB) bir iç çalışma belgesinde bu örgüte ilişkin dikkat çekici vurgular yer aldı. AB Terörle Mücadele Koordinatörü Gilles de Kerchove tarafından hazırlanan ve üye ülkelere gönderilen, “Sol ve Anarşist Aşırıcılık ve Terörizmle Mücadele için AB Eylemi” başlığını taşıyan belgede, Suriye’de YPG’ye katılan, sonra da ülkelerine dönen aşırı solcuların Avrupa’daki terör faaliyetlerinde kullanabilecekleri kabiliyetler edindikleri belirtildi. Bu vurguyla, sadece cihatçıların değil YPG’ye katılıp dönenlerin de Avrupa için tehdit oluşturabileceği mesajı verildi.

Avrupa’daki aşırı solcuların Suriye’nin kuzeyindeki sol eğilimli gruplarla dayanışmaya büyük önem verdiğinin ve son dönemde bu kesimle Kürt örgütler arasındaki bağların giderek güçlendiğinin altının çizildiği belgede, “Cihatçı gruplara katılan Avrupalılar gibi Suriye’deki solcu ve anarşist savaşçılar, Avrupa’daki terör faaliyetlerinde kullanabilecekleri muharebe kabiliyetleri edinmekte veya bunları güçlendirmektedir” denildi.

SOMUT ÖRNEK

“Statewatch” adlı internet sitesinde yayımlanan, kamuya açık olmayan AB belgesinde, bu tespitin temelden yoksun olmadığını kanıtlayan bir olaya atıf yapıldı. Aralık 2020’de Fransa’nın çeşitli kentlerinde 30’lu yaşlarda altı erkek ve bir kadına yönelik bir operasyon düzenlendi. Operasyonun odağında ise YPG’ye katılıp 10 ay bölgede kaldıktan sonra Fransa’ya dönen Florian D. yer alıyordu. Fransa’ya döndükten sonra 2018’de istihbarat birimleri tarafından takibe alınan Florian D. ve diğer kişilere yönelik operasyonun gerekçesi, ülkede bir terör saldırısı düzenleme hazırlığında olmalarıydı. Yapılan aramada patlayıcı hazırlamaya yarayan malzeme ve silahlar ele geçirildi.

TANIMAMA SORUNU

İşaret edilen riske rağmen uygulamada ciddi boşluk yaşanıyor. Bunun ana nedeni ise YPG’nin AB ülkeleri tarafından terör örgütü olarak tanınmaması. DEAŞ’a katılanlar “yabancı terörist savaşçı” olarak muamele görürken bu durum YPG’ye katılanlar için geçerli değil. Belgede şu ifadelere yer verildi: “AB, YPG’yi terör örgütü olarak tanımadığı için silahlı savaşçı olarak bu gruba katılan gönüllüler yabancı terörist savaşçı olarak değerlendirilmemekte ve bu nedenle birçok AB ülkesinde haklarında yasal takibat yapılmamaktadır. Birçoğunun çatışmalara katıldığını inkâr etmesi, bu kişiler hakkındaki yasal takibatı daha da zorlaştırmaktadır.” Belgede, AB’nin terör örgütleri listesinde yer alan DHKP-C’ye de yer verildi. Bu örgütün Avrupa ülkelerinin topraklarını, Türkiye’deki faaliyetlerini desteklemek için lojistik üs olarak kullandığı ifade edildi.

TAVIRDA DEĞİŞİKLİK YOK

AB’nin PYD/YPG’yi terör örgütü olarak görmeme yaklaşımı sürüyor. Benzer bir durum Türkiye’nin üyeleri arasında yer aldığı NATO’da da yaşanıyor. AB üyesi ülkeler arasında şu ana kadar YPG’yi terör örgütü olarak niteleyen çıkmadı. AB Komisyonu da PYD/YPG için terör örgütü ifadesini kullanmak yerine ‘Türkiye’nin terör örgütü olarak gördüğü’ vurgusunu tercih ediyor. Oysa PKK ile PYD ve YPG arasındaki bağ teknik nitelikli raporlara da yansımıştı. Avrupa Polis Teşkilatı (Europol), 2016’da yayımladığı Avrupa Birliği Terörizm Durumu ve Eğilim Raporu’nda (TESAT), “PKK tarafından elde edilen hasılatın örgütün silahlı kanadı HPG ile Suriye’deki karşılığı PYD ve onun askeri kanadı YPG’ye aktarıldığına inanılıyor” vurgusuna yer vermişti.