Güncelleme Tarihi:
Dünyanın en saygın üniversitelerinden ABD’nin Columbia Üniversitesi’deki “Lamont-Doherty Earth Observatory” araştırma laboratuvarının deprem uzmanları Kahramanmaraş depreminin yıkıcı gücünü Hürriyet’e anlattı. Uzmanlar, Pazarcık ve Elbistan depremleri sonucu zemindeki üç metrelik kaymanın yanı sıra sismik dalgaların ileri geri hareketiyle binaların sallandığını ve binanın çökme olasılığını en üst noktaya taşıdığını belirtti.
FAYDAKİ BASKI DEĞİŞTİ
Arka arkaya yaşanan iki deprem hareketinin yakındaki faylar üzerindeki baskıyı değiştirdiğini belirten sismolog Prof. Dr. Michael Steckler, 7.5 büyüklüğündeki Elbistan merkezli ikinci depremin stresin arttığı bölgede meydana geldiğini gözlemlediklerini, ayrıca Doğu Anadolu fayına bitişik bölgelerde deprem olması ihtimalinin yükseldiğine dikkat çekti. Steckler, depremin nasıl meydana geldiğini şöyle anlattı:
300 KM ETKİLENDİ
“Kuzeye doğru kayan Arabistan plakası, Anadolu ile çarpıştı. Bunun sonucunda Türkiye Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fayları üzerinden batıya doğru kayıyor. Bu da Türkiye’nin gelen levhanın yolundan çekilmesini sağlıyor. Doğu Anadolu’da, epeydir altılı şiddetinden büyük deprem olmuyordu. İlk deprem Doğu Anadolu fayının bir bölümünü parçalayınca, artçı sarsıntılar yaklaşık 300 kilometrelik bir alanı kapladı. Ardından bu Doğu-Batı fay hattı üzerindeki bir uzantıda 7.5 büyüklüğünde Elbistan’da hasarın ve yıkımın merkez alanı haline gelen ikinci bir deprem oldu.”
BÖLGEDE RİSK ARTTI
Hürriyet’e konuşan sismolog Felix Waldhauser yaşanan tektonik hareketler neticesinde Doğu Anadolu fay hattının diğer bölgelerindeki deprem ihtimalinin geçmişe göre arttığı uyarısında bulundu. Doğu Anadolu fayındaki kırılmayı başlatan ilk depremle yatay olarak üç metrelik, ikinci depremle ilse daha da fazla yer değiştirme olduğunun altını çizen Waldhauser, “Sapan fay hattı yaklaşık 2 ila 300 metre kadar uzadı. Bu mesafe normalde 100 yılda ancak alınırdı. 7.5 büyüklüğünde ikinci bir deprem, birçok artçı fayın Elbistan hattının Doğu Anadolu ana fay hattıyla aynı hizaya gelme eğiliminde olduğunu gösterdi” diye konuştu.
YENİDEN YAPILANMAYA MEKSİKA ÖRNEĞİ
AMERİKAN New York Times gazetesine konuşan Avustralyalı deprem uzmanı Kevin McCue, yıkılan şehirlerin yeniden inşasının 10 yılı bulabileceğini söyledi. McCue, hasarlı binaların tespit ve yıkımının bile uzun bir süre alabileceğini belirtti. Kevin McCue, başarılı bir yeniden inşa örneği olarak ise Meksika’nın başkenti Mexico City’i gösteriyor.
‘YÖNETMELİĞE UYULMUYOR’
1985 yılında 8.1 büyüklüğündeki depremin vurduğu Meksika başkentinde 10 bin kişi hayatını kaybetmiş, binlerce bina depremden etkilenmişti. Meksika’nın depremin ardından imar ve yapı yönetmeliklerinde büyük bir devrime giderek bu konuda dünyanın en iyileri arasına girdiğini söyleyen McCue, “Türkiye’nin iyi bir risk haritası ve iyi bir imar yönetmeliği var ancak buna uyulmuyor” diyerek yeniden inşa sürecinde titizlikle hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.