ABD’den 500 milyon doz aşı... Koronaya karşı Marshall Planı

Beyaz Saray, dünyaya 500 milyon doz Pfizer-BioNTech aşısı dağıtacak. ABD Başkanı Joe Biden’ın G7 Liderler Zirvesi kapsamında gerçekleştirdiği İngiltere ziyareti sırasında açıkladığı plana göre, ilk 200 milyon doz bu yıl içinde, kalan 300 milyon ise gelecek yılın ilk yarısında yaklaşık 100 ülkeye teslim edilmiş olacak.

AĞUSTOSTA BAŞLIYOR

Ağustos ayında başlayacak dağıtım BM öncülüğünde başlatılan ve tüm ülkelerin aşıya erişimini hedefleyen Covax programı aracılığıyla yapılacak. Aşılar Amerika’da üretilecek ve yaklaşık 1.5 milyar dolar olarak belirtilen maliyet ise bu yılın başında ABD Kongresi’nden geçen COVID-19 Teşvik Planı fonundan karşılanacak. Yetkililer, dozları alacak ülkeler için herhangi bir koşul bulunmayacağını da belirtiyor.

AŞI CEPHANELİĞİ

Duyurusunu “tarihi” olarak nitelendiren Biden, “Amerika, İkinci Dünya Savaşı sırasında demokrasinin cephaneliği olduğu gibi, COVID-19’a karşı mücadelemizde de aşıların cephaneliği olacak” ifadelerini kullandı. Pandeminin dünya ülkelerindeki küresel büyümeyi engellediğini, istikrarsızlığı artırdığını ve hükümetleri zayıflattığını belirten Biden, “Küresel ekonominin de toparlanmaya başlaması hepimizin çıkarına. Salgını kontrol altına alamazsak bu olmayacak” dedi. Biden, ABD’nin hızlı aşılama programı sayesinde salgının başından bu yana en az günlük can kaybı sayısına ulaştığını ve iyileşen ekonomiyi de buna borçlu olduklarını belirterek, salgının dünyanın diğer yerlerinde devam ederken ABD’nin de güvende olamayacağını söyledi. Biden’ın ardından konuşan Pfizer CEO’su Albert Bourla, “tüm ülkelerdeki insanları aşılama sorumluluğunu üstlenmenin G7 ülkelerinin işi olduğunu” belirterek ABD’ye “cephedeki liderliği” için teşekkür etti. ABD yönetimi daha önce, haziran sonuna kadar 80 milyon doz aşı dağıtacaklarını ilan etmişti.

MARSHALL PLANI NEDİR

ABD’nin o zamanki Dışişleri Bakanı George Marshall’ın adıyla anılan Marshall Planı, İkinci Dünya Savaşı sonrasında ABD’nin Avrupa’yı yeniden yapılandırma programının en önemli unsuruydu. 1948-1952 yıllarında uygulanan plan kapsamında aralarında Türkiye’nin de olduğu pek çok Avrupa ülkesine toplam 15 milyar dolarlık kaynak sağlandı.

JOHNSON’DAN ‘KUZEY İRLANDA KRİZİNDE BİDEN BASKISI’ İDDİASINA RET

SEKİZ günlük Avrupa temaslarına başlayan Biden, G7 Zirvesi’nin gerçekleştirileceği İngiltere’nin Cornwall kasabasında İngiltere Başbakanı Boris Johnson ile görüştü. İngiltere Başbakanlığı’ndan görüşme sonrası yapılan açıklamada, Biden ve Johnson’ın ikili ilişkilerin yanı sıra dış politika konuları ve Brexit Anlaşması’nın parçası olan Kuzey İrlanda Protokolü’nü ele aldıkları belirtildi. Gazetecilere açıklamalarda bulunan İngiltere Başbakanı Johnson, Biden’ın Kuzey İrlanda Protokolü konusunda baskı yapıp yapmadığına ilişkin soruya “Hayır, yapmadı. Ama ABD, İngiltere ve AB’nin kesinlikle yapmak istediği tek bir şey var, o da barış sürecinin dengesini devam etmesi” şeklinde cevap verdi. İngiliz The Times gazetesi, Biden yönetiminin İngiltere’yi Kuzey İrlanda Protokolü konusunda uyardığı bir metni ortaya çıkarmıştı. ABD’nin Londra maslahatgüzarı Yael Lempert’in Brexit Bakanı Lord Frost’a 3 Haziran’da ilettiği belgede İngiltere Kuzey İrlanda’da barış sürecini tehlikeye atmakla suçlanarak “hoş olmayan tavizler vermek zorunda kalsa bile AB ile anlaşmaya” çağırılıyor. bile’ Avrupa Birliği ile anlaşmaya çağırdığı bir metni Brexit Bakanı Lord Frost’a 3 Haziran’da ilettiğini ortaya çıkarmıştı.