Güncelleme Tarihi:
ABD’de uluslararası ilişkiler alanının en tanınan isimlerden Profesör Anne-Marie Slaughter (56), 2012'de kaleme aldığı “Kadınlar neden hâlâ her şeye birden sahip olamaz” başlıklı yazısından sonra yeni bir feminist tartışmının fitilini ateşledi.
KADINLARIN İŞ DÜNYASINDA KALMASI ÇOK GÜÇ
New York Times gazetesinde, “Toksik iş dünyası” başlıklı bir makale yayımlayan Slaughter, iş dünyasındaki mevcut çalışma düzeninin çocuk sahibi kadınların yükselmesini neredeyse imkânsız hale getirdiğini yazdı.
Cumhuriyet'in aktardığı habere göre; Slaughter, “Bu kültürde rekabet edebilen ve başarılı olan insanlar toplumun gittikçe daha küçük bir bölümünü temsil ediyor: Genellikle genç ve aile üyelerine bakmak zorunda olmayacak kadar zengin insanlar” yorumunu yaptı. Slaughter, kadınların esnek çalışma saatleri ya da part-time çalışma seçeneği olmadığı müddetçe iş dünyasında kalmasının çok güç olduğunu söyledi.
İŞ-AİLE DENGESİ SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL
Halen New America Foundation adlı düşünce kuruluşunun başkanlığını yürütüen Slaughter, “İş dünyasında giriş seviyesinde çalışanların yüzde 50’si kadınken üst yönetimde bu oran yüzde 20’ye düşüyor. Birçok kadın ne kadar hırslı, özgüvenli olsa da ya da partnerleri evdeki işleri eşit üstlense de iş-aile dengesinin artık sürdürülebilir olmadığını fark ediyor” yorumunu yaptı.
SADECE KADINLAR İÇİN DEĞİL...
Tüm bunların sadece çalışan kadınlar için değil ailesinde bakıma muhtaç çocuk ya da yaşlılar olan herkes için sorun olduğunun altını çizen Slaughter, çocuk ve yaşlı bakım hizmetlerinin ulaşılabilir şekilde ücretlendirilmesini, aile içindeki hastalıklar için de izin hakkı oluşturulmasını, hamilelerin iş güvencesinin artırılmasını, okul saatlerinin dijital çağın gereklerini yansıtacak şekiyle belirlenmesini teklif etti.
2009-2011 yılları arasında ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ilk kadın siyasi planlama direktörü olarak çalışan Slaughter, bu görevden ailesiyle daha fazla vakit geçirebilmek için ayrılmıştı.