Güncelleme Tarihi:
INF Anlaşması, dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan ve Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov tarafından imzalanmıştı.
Anlaşma, menzili 500 ile 5 bin 500 kilometre arasında olan ve karadan havaya atılabilen orta menzilli tüm nükleer ve konvansiyonel balistik füzelerin yasaklanmasını öngörüyordu.
Ancak bu yılın başlarında, ABD, Rusya'yı yeni tip bir füze geliştirmekle suçlamış ve anlaşmayı askıya aldığını açıklamıştı.
Rusya ise ABD'nin iddiasını yalanlamıştı.
ABD Başkanı Donald Trump, Şubat ayında yaptığı açıklamada, en geç 2 Ağustos tarihine kadar anlaşma şartlarına geri dönülmesi çağrısında bulunmuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de, ABD'nin hemen ardından ülkesinin anlaşmayla ilgili yükümlülüklerini askıya aldığını duyurmuştu.
'YENİ BİR SİLAHLANMA YARIŞI BAŞLAYABİLİR'
Uzmanlar, tarihi anlaşmanın çökmesi ile ABD, Rusya ve Çin arasında yeni bir silahlanma yarışının başlayabileceği endişesini dile getiriyor.
Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan Rus askeri analist Pavel Felgenhauer, "Anlaşma ortadan kalktığına göre, yeni silahların geliştirildiğini ve yerleştirildiğini göreceğiz" dedi.
ANLAŞMA NEDEN ÖNEMLİ?
INF Anlaşması, denizden ateşlenen füzeleri ise kapsamıyordu.
Nükleer savaş tehdidini ortadan kaldırmayı hedefleyen anlaşma kapsamında 4 yılda yaklaşık 2 bin 691 füze imha edilmişti.
INF Anlaşması, nükleer başlık takılan füzelerin 30 yılı aşkın süredir Avrupa topraklarından uzak tutulmasını sağlamıştı.
Anlaşma, Soğuk Savaş'ın son dönemlerinde iki süper gücün nükleer savaş tehdidini azaltmak amacıyla başlattığı üç ayaklı silahsızlanma sürecinin parçasıydı.
Bu sürecin diğer ayağını 1991'de imzalanan Stratejik Nükleer Silahların Azaltılması Anlaşması (START), diğerini de uzay silahları konusundaki müzakereler oluşturmuştu.