Güncelleme Tarihi:
MÜLTECİ krizi, 2015’te yaşanan göç akınının ardından bir kez daha Avrupa Birliği’nin temellerini sarsıyor. Bu kez siyasi boyuta sahip olan kriz, sadece AB’nin geleceğini değil Almanya Başbakanı Angela Merkel’in kaderini de etkileyebilecek bir hal aldı. Brüksel’de başlayan iki günlük zirve AB açısından ‘ya tamam ya devam’ zirvesine dönüştü. AB ülkelerine kural dışı geçişler iki yıl öncesine oranla yüzde 96 düştü. Buna rağmen mültecilerin tekrar kriz konusu haline gelmesinde koalisyon ortağı CSU’nun Merkel’e verdiği ‘Çözüm bul’ ültimatomu ve İtalya’da iktidara göçe tamamen karşı bir hükümet gelmesi etkili oldu.
TÜRKİYE MODELİ GÜNDEMDE
‘Tüm zirvelerin anası’ olarak adlandırılan toplantıya gelmeden önce Almanya Federal Meclisi’nde konuşan Merkel, “Göç konusu AB’nin kader konusu haline gelebilir” dedi. Avrupa’nın birçok sorunla karşı karşıya olduğunu belirten Merkel, “Ya bunlarla baş ederiz ya da kimse bizi biz yapan değerlerimize inanmaz” diye konuştu. 2015’teki kriz sırasında ülkesinin kapılarını açan Merkel, son aşamada ise iç ve dış baskıların etkisiyle önceliğini mültecileri mümkün olduğu kadar AB dışında tutmak olarak belirledi. Bu çerçevede Kuzey Afrika ülkeleri öne çıkıyor. Merkel, zirve öncesinde yaptığı açıklamada bu ülkelerle konuşup anlaşılabileceğini söyledi. Hollanda Başbakanı Mark Rutte de Türkiye anlaşması benzeri anlaşmaların Afrika ülkeleriyle imzalanmasına tam destek veriyor.
İTALYA’DAN VETO RESTİ
Krizin önemli aktörlerinden ve mülteci baskısının en yüksek olduğu İtalya’nın Başbakanı Giuseppe Conte, göç konusunun yıllardır gündemde olduğunun ancak ülkesinin yeterince dayanışma görmediğinin altını çizerek, “Sözlerin eyleme dönüşmesini umuyoruz. Artık İtalya’nın sözlere ihtiyacı yok. Somut eylem istiyoruz. Bu toplantı bizim açımızdan dönüm noktası olacak” dedi. İtalya bu konuda blöf yapmadığını göstermek için sonuç bildirisinin göç konusu öncesinde görüşülen konulara ilişkin bölümüne onay vermedi. Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Avrupa sınırlarının ötesinde, Avrupa sınırlarında ve Avrupa içinde yapılacaklar olduğunu belirtti. Güven ÖZALP / BRÜKSEL
‘TÜRKİYE’YE YARDIM SÖZÜMÜZÜ TUTALIM’
Türkiye ile 2016’da yapılan anlaşma göç akınlarının önlenmesi açısından bir örnek oluşturuyor. Almanya Başbakanı Merkel başından bu yana 18 Mart mutabakatının arkasında duruyor. Kuzey Afrika ülkeleriyle benzer anlaşmalar imzalanması gündemde. Merkel, “Türkiye’yi eleştirebilirsiniz ama Türkiye sığınmacılar için mükemmel işler yaptı” dedi. AB’nin Türkiye’ye mülteciler için vaat ettiği ikinci 3 milyar Euro’luk yardımın ödenmesi gerektiğini vurgulayan Merkel, “Böylece ‘Bakın, biz 3 milyonu aşan Suriyeli mülteciyi barındıran Türkiye’ye yardım ediyoruz diyebilelim. Türkiye, tüm eleştirilere rağmen, hakkını verelim, mülteci konusunda fevkalade bir iş yaptı. Avrupa’nın önünde duran çok büyük işler var” diye konuştu. İtalya yaklaşık iki haftadır, Türkiye’ye yönelik paketi pazarlık unsuru olarak kullanmak için bloke ediyor. Celal ÖZCAN/BERLİN
AB İLE ANLAŞMADAN BİZİMLE KONUŞUN
AB Bakanı Ömer Çelik, AB liderleri zirvesi öncesinde Avrupalı siyasilerin Afrika’da kurulması planlanan bölgesel ‘tahliye merkezleri’ne dair açıklamalarını Twitter üzerinden değerlendirdi. Çelik, Hollanda Başbakanı Mark Rutte’nin AB’nin Afrika ülkeleri ile Türkiye ile yapılmış mülteci sözleşmesi benzeri anlaşma yapabileceği yolundaki sözlerine işaret ederek “Afrikalı dostlarımızı uyarmak isterim. Anlaşma yapmadan bizimle konuşmanız faydalı olur. AB’nin 18 Mart anlaşmasında bize verdiği sözleri hangi estetik bahanelerle tutmadığını anlatabiliriz size” dedi. Çelik, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in ‘Biz Brüksel’den Kuzey Afrika ülkeleri adına karar veremeyiz’ sözünü de hatırlatarak şunları yazdı: “Adressiz sözler işe yaramıyor. Göç meselesini köprüler kurarak yönetmek yerine, duvarlar örerek karşılayan zihniyete söylenmesi gereken sözler bunlar. Juncker’in bu sözleri ‘adrese teslim’ ederek, göçmen düşmanlığı yapan Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz’a söylemesi iyi bir başlangıç olabilir.”
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR