Güncelleme Tarihi:
Brüksel’de yapılan Genel İşler Konseyi toplantısında iki dakikada onay verilen kuralların en dikkat çekeni, İngiltere’nin bu sürede herhangi bir karar mekanizmasında yer almaksızın AB kurallarına uymayı sürdürecek olması. Bu durum İngiltere’nin büyük önem verdiği AB ortak pazarına erişim için de geçerli.
Kurallar gereği Mart 2019 sonunda AB üyeliğinden ayrılacak olan İngiltere, geçiş sürecinde herhangi bir kurumsal temsile sahip olmayacak, karar alınmasında sözü geçmeyecek ve politikaların belirlenmesinde sıfır etkiye sahip olacak. Geçiş sürecinin 31 Aralık 2020’de sona ermesi kararlaştırıldı.
İngiltere, üyeliği sona ermiş olsa da geçiş sürecinde AB kurallarına uymaya devam edecek. Bu süreçte AB yeni kararlar alırsa Londra bunların gereğini de yerine getirmek durumunda kalacak. Bu durum İngiltere açısından sorun yaratma potansiyeline sahip çünkü AB, geçiş sürecinde bu ülkenin çıkarlarına uymayan bir karar alsa da İngiliz hükümeti bu karara uymak zorunda olacak.
AB’den ayrıldıktan sonra üçüncü ülkelerle yeni ticari anlaşmalar imzalamak zorunda kalacak İngiltere’nin 2021’den önce bu tür anlaşmalara imza atması da mümkün olmayacak.
Yaşanabilecek anlaşmazlıkların çözüm adresi de AB Adalet Divanı olacak. Bu unsur da egemenlik bağlantılı olarak Brexit taraftarlarını rahatsız ediyor.
Geçiş sürecini sıkı kurallara bağlayan Brüksel’in gelinen aşamada en önemli sıkıntısı ise İngiltere’nin üyelikten ayrıldıktan sonra AB ile ne tür bir ilişki istediği konusundaki net kararını henüz vermemiş olması.