Güncelleme Tarihi:
Hayır. Yunanistan’da Yargıtay düzeyindeki Yüksek Mahkeme (Arios Pagos), 26 Ocak 2017’de Türkiye’den gelen ‘darbecilerin iadesi’ talebini reddetti. FETÖ’cü askerlerin darbeye karışıp karışmadıklarını göz önünde bulundurmayan Yüksek Mahkeme, ret kararını “Türkiye’ye iade edilirlerse adil yargılanmayacaklar.
İnsan onurunu zedeleyen muameleye maruz kalabilecekler” şeklindeki iddialara dayandırdı. Bu kararın bozulabilmesi ise mümkün görünmüyor. Hükümet Sözcüsü Dimitris Canakopulos, 1 Ocak’ta tarihli açıklamasında, “İade konusu kapanmıştır. Askerler Türkiye’ye iade edilmeyecek” ifadelerini kullanmıştı.
Darbeci askerlerin Yunanistan’a kaçtıktan sonra yaptıkları ilk iş iltica talebinde bulunmaktı. Başvurular, idari bir birim olan ‘1. Derecedeki İltica Komisyonu’nda incelendi. İltica konularında uzman 3 üyeden oluşan komisyon, geçen yıl ekim ayında başvuruları reddetti. (7 darbecinin başvurusu reddedildi, 1 darbecinin başvurusu ise hâlâ askıda).
Ret gerekçesi olarak da FETÖ’cü askerlerin “Terör eylemi sayılan darbede yer almaları” gösterildi. Darbeci askerler ise “Ülkemizde bile terörist olmakla suçlanmadık. Ama bir Yunan makamı bizi terörist sayıyor. Biz hayatımızı kurtarmak için Yunanistan’a kaçtık” diyerek savunma yaptı. Askerler bunun üzerine bir üst idari makam olan ‘2. Derecedeki İltica Komisyonu’na başvurdular.
İdari 2 hakim ve savcı ile 1 uzmandan oluşan bu komisyon, geçen 29 Aralık’ta ilk kararını açıkladı. Darbeci Yüzbaşı Süleyman Özkaynakçı’nın iltica başvurusu kabul edildi. Özkaynakçı, aylardır idari gözaltında tutulduğu Atina Olimpiyat Köyü’ndeki karakolun nezarethanesinden aynı gün serbest bırakıldı.
2. Derecedeki İltica Komisyonu karara gerekçe olarak, Özkaynakçı’nın darbede yer aldığına ilişkin Türkiye’den gönderilen belgelerin belirsiz olmasını gösterdi. Komisyon ayrıca, Özkaynakçı’nın Türkiye’ye gönderilmesi halinde karakolda işkence ya da insanlık dışı muamele göreceği ve adil yargılanmayacağını iddia etti.
Bir diğer deyişle 1. derecedeki İltica Komisyonu’nun darbeye karıştığı ve terörist olduğunu söylediği Özkaynakçı için 2. Derecedeki İltica Komisyonu “darbeye karıştığı kanıtlanmıyor” sonucuna vardı.
Özkaynakçı’nın iltica başvurusunun kabul edildiği ve serbest bırakıldığı haberi Atina’da 1 gün sonra, yani 30 Aralık’ta yankı buldu. Öğle saatlerinde Türk Dışişleri Bakanlığı, “Yunanistan bu kararı ile darbecileri koruyan ve onlara kucak açan bir ülke olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Terör ve suçla mücadele konusunda bir müttefik ülkeden beklediğimiz destek ve işbirliğini göstermemiştir. Siyasi saiklerle alındığını düşündüğümüz bu kararın Yunanistan’la ikili ilişkilerimiz ve bölgesel konulardaki ortak çalışmalarımız üzerinde kuşkusuz etkileri olacaktır” şeklinde sert bir açıklama yaptı.
Aynı günün akşamı, Yunan Hükümeti’nin 2. Derecedeki İltica Komisyonu’nun kararına itiraz ettiği açıklandı. O gün ve o saatte yetkili adli birimler kapalı olduğundan, Mülteci Politikasından Sorumlu Bakan Yiannis Muzalas itiraz dilekçesini, darbeci askerleri idari gözaltında tutuldukları Atina Olimpiyat Köyü’ndeki polis karakoluna sundu.
İtiraz dilekçesi, yılbaşı tatili bittikten sonra 2 Ocak’ta Atina İdari Mahkemesi’ne de sunuldu. Muzalas, itiraz dilekçesinde, Özkaynakçı için iltica kararının derhal dondurulmasını da istedi. Hükümetin talebi, önümüzdeki günlerde (tahminen 5 Ocak 2018 Cuma günü) görüşülecek.
İdari Mahkeme dilekçeyi kabul ederse, normal dava süreci başlayacak. Bu süreç en fazla 6 ay sürecek. İdari Mahkeme, serbest bırakılan Özkaynakçı’nın tekrar idari gözaltına alınmasını da isteyebilir.
Yunan Hükümeti’nin idari bir birim olan İltica Komisyonu’nun kararlarına yasa gereği itiraz hakkı bulunuyor. Ancak Hükümet bu hakkını ilk kez kullandı. Siyasi açıdan bakıldığında, Başbakan Aleksis Çipras defalarca “Darbeciler bizde hoş karşılanmaz” demişti.
Darbeciye iltica hakkı verilmesi en azından “Hoş karşılanmadığı” anlamına gelmiyor. Yunan Hükümeti siyasi açıdan da topu yargıya atmış oluyor. İdari Mahkeme’nin vereceği karara hem hükümetin hem de darbeci asker Özkaynakçı’nın itiraz hakkı bulunuyor. İtiraz halinde son sözü Danıştay söyleyecek.
Darbeci askerlere, Yunan mahkemelerinin de onayıyla iltica hakkı tanınırsa, istedikleri ülkeye yasal şekilde gidebilecekler ya da isterlerse ailelerini de getirerek Yunanistan’da yaşayabilecekler. İltica talepleri reddedilirse, sınır dışı edilmeleri süreci başlayacak. Peki hangi ülkeye? Türkiye dışında bir üçüncü ülkeye...
ÖCALAN FORMÜLÜ
Yunan avukat Yanis Vgoncas, “Thema” radyosundaki demecinde, son günlerde özellikle aşırı milliyetçi çevrelerde dolaşan bir iddiaya değindi. Vgonscas “8 asker için Öcalan tipi gelişmelerin yaşanması bir kabus senaryosudur. Böyle bir gelişmeye ihtimal vermiyorum” dedi. Hatırlanacağı üzere Abdullah Öcalan 1999’da Yunanistan’a gelmiş ve dönemin Yunan Hükümeti tarafından Kenya’daki Yunan Büyükelçiliği’ne gönderilmişti. Öcalan bir süre sonra Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmişti.
Yunanistan’da muhalafet, medya, çok sayıda hukukçu ve bazı sivil toplum örgütleri, 2. Derecedeki İltica Komisyonu’nun kararına itiraz ittiği için Yunan Hükümeti’ne ateş püskürüyor. Medya, Başbakan Çipras’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gizli pazarlıklar yaptığını iddia ediyor. Yunanistan’a kaçak yollardan gelen ve sayısı 1200’ü geçen (bazı iddialara göre 1800) FETÖ’cü ise gazetelerin, haber sitelerinin, televizyonların adeta müdavimleri haline gelmiş bulunuyor.
Bu soruya belki de en iyi cevabı Yunanistan’ın seçkin düşünce kuruluşlarından ‘The Hellenic Foundation for European and Foreign Policy’nin (ELIAMEP) Genel Müdürü Thanos Dokos, 16 Temmuz 2016’dan yaklaşık 1.5 yıl sonra, çarşamba günü Kathimerini gazetesinde yayınlanan yazısında verdi. Dokos yazısında, “8 asker, adalet ya da insan hakları gibi konular göz önünde bulundurulmadan ve olay büyümeden, Yunanistan’a geldikten birkaç saat sonra milli güvenlik gerekçesiyle Türkiye’ye geri gönderilmeliydi. Zor bir tercih ama milli çıkar zor kararların da alınmasını gerektirir” ifadelerine yer verdi.
6 SORUDA YUNANİSTAN'DAKİ FETÖ'CÜ ASKERLER