‘15 Temmuz Şehitleri’ Bremen’de anıldı
Güncelleme Tarihi:
Avrupalı Türk Demokratlar Birliği, Almanya’nın Bremen kentinde ‘15 Temmuz Şehitlerini Anma’ etkinliği düzenlendi. Darbe girişimi sırasında şehit olanlar için Kur’an-ı Kerim okunan ve dualar edilen etkinliğe katılan AK Parti İstanbul milletvekekili Metin Külünk, FETÖ’nün darbe girişimi ve Türkiye’nin demokrasi mücadelesini anlattı.
Ülkenin artık eski Türkiye olmadığını, terör olaylarına karşı güçlü durduğunu belirten Külünk, FETÖ’nün hain bir terör örgütü olduğunu söyledi. “Kendi halkına kurşun sıkan, bomba atan, kendi halkını katleden bir kalkışmanın liderinin öncelikle adı haindir. Uluslararası terör örgütünün maşasıdır. İnsanlığın vicdanında ebedi olarak mahkûm olmuş bir zavallıdır” diyen Külünk, şunları söyledi: “Bundan dolayı bu kalkışma, 18. yüzyılın ortasından itibaren Anadolu topraklarında bizi çökertmek isteyen, Türkiye’yi etkisizleştirmek, Türkleri Asya’ya sürgün etmek isteyen, Anadolu topraklarında da topyekun asimile etmek isteyen bir küresel kirli aklın planıdır. Uygulayıcısı da bu hain terör örgütüdür. Mazlum halkların vicdanında ebedi olarak mahkûm olmuş bir terör örgütünü konuşuyoruz. Bu, bugüne kadar bütün bilindik terör örgütlerinden ayrı ve modellerini aşan, devletle birlikte insanımızın ruhunu çökertmek isteyen bir terör örgütüdür. İyi okumamız ve iyi anlamamız gerek. Bu terör örgütünü anlamadan gelecek yüzyılı anlamamız mümkün değildir.”
AB ÜLKELERİ TERÖR ÖRGÜTÜYLE AYNI SAFTA
“AB ülkeleri şu anda terörle, Türkiye’deki terör örgütüyle aynı safta durmakta. Verdikleri görüntü budur. Anlaşmalar kapsamında Türkiye’ye kaçan suçlular nasıl iade ediliyorsa, AB ülkelerinin de Türkiye’de 15 Temmuz gecesi demokrasiyi, hukuku, insan haklarını yok etmek isteyen bu silahlı terör örgütünün ülkelerine gelen mensuplarını kabul etmemeleri ve ülkelerindeki faaliyetlerine izin vermemeleri gerekir. Avrupa bunu yapmazsa, Türkiye’ye verecek hiçbir şeyi kalmaz. Bu anlamda Avrupa ikiyüzlü ve samimiyetsiz davranmış olur.”
İSTER GAZETECİ, İSTER AKADEMİSYEN OLSUN
Basın ve fikir özgürlüğü konusundaki eleştirilere de değinen Külünk, şöyle devam etti: “Hiçbirimizin üzerindeki kimlik kartları, Türkiye aleyhine faaliyetlere izin vermez. O kartların hiçbirisi de Türkiye aleyhine yapılan faaliyetleri meşrulaştırma aracı değildir. İster basın mensubu, ister akademisyen, ister siyasetçi olsun. Hiçbirimize devlet aleyhinde, bu ülkenin düzeni ve huzurunu bozmaya yönelik hiçbir faaliyetin içinde olma hakkı vermez. Dolayısıyla elbette basın mensubu olmak son derece değerlidir. Elbetteki basın özgürlüğü de var. Ama basın özgürlüğü, silahlı terör örgütünü meşrulaştırma hakkı vermez.”