1 yıl önce kurşun emri

Güncelleme Tarihi:

1 yıl önce kurşun emri
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2019 08:30

Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda katledilen ve cesedi hâlâ bulunamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinde oklar bir kez daha Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a döndü. New York Times gazetesinin haberine göre cinayetten yaklaşık bir yıl önce Prens Selman, Kaşıkçı’nın ülkesine dönmemesi durumunda ‘kurşun’ kullanılması emrini verdi.

Haberin Devamı

ABD’li New York Times (NYT) gazetesi, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın, 2 Ekim’de İstanbul’daki konsoloslukta katledilen gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden bir yıl önce cinayetin sinyallerini güçlü bir şekilde verdiğini yazdı. Habere göre, Prens Selman, Kaşıkçı’nın ülkesine dönmemesi durumunda ona karşı ‘kurşun’ kullanılmasını söyleyerek, Kaşıkçı’yı öldürme niyetini net bir şekilde açık etti.

ABD İSTİHBARATININ DİNLEMESİNE TAKILDI

Amerikan istihbaratının dinlemelerine takılan söz konusu konuşmanın ‘Suudi Prens’in Kaşıkçı’yı öldürme niyetine ilişkin bugüne kadar ortaya çıkan en kapsamlı delil’ olduğu vurgulandı. Habere göre, Selman ve danışmanlarından Turki Al Dakhil arasında Eylül 2017’de yapılan bir görüşmede, Suudi Arabistan yönetiminin Kaşıkçı’nın eleştirilerinden giderek daha çok rahatsız olduğunu belirttiği ortaya çıktı. Selman’ın, Kaşıkçı ülkesine geri dönmesi için kandırılamazsa, zorla ülkeye döndürülmesini emrettiğini NYT’ye anlatan bir istihbarat yetkilisi, Suudi prensin, iki yöntemin de işe yaramaması halinde, Suudi gazetecinin peşinden ‘bir kurşun’ ile gideceğini ifade ettiğini aktardı. Bugüne kadar Kaşıkçı meselesinde ismi hiç geçmeyen Al Dakhil’in son döneme kadar Al-Arabiya televizyonunun genel müdürlüğünü yaptığı biliniyor.

Haberin Devamı

PRENS UYARIYI DİKKATE ALMAMIŞ

İstihbarat raporunda, Pren Selman’ın Al Dakhil ile yaptığı konuşmadan birkaç gün önce, başka bir danışmanı olan Suud El Kahtani ile görüşmesinde Kaşıkçı’nın sosyal medya paylaşımları ve makalelerinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdiğine işaret edildi. Söz konusu konuşmada Kahtani’nin Veliaht Prens’i Kaşıkçı konusunda atılacak bir adımın uluslararası tepki toplayabileceği konusunda uyardığı, bunun üzerine Selman’ın, Suudi Arabistan’ın kendi vatandaşlarıyla ilgili konularda uluslararası tepkileri umursamaması gerektiğini söylediği aktarıldı.

CESEDİ HÂLÂ ORTADA YOK

Suudi gazeteci Kaşıkçı, evlilik işlemleri için 2 Ekim 2018’de girdiği Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülmüştü. Washington Post yazarı Kaşıkçı’nın, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülmesi Türkiye ve dünya kamuoyunun gündemindeki yerini koruyor. Cinayetin üzerinden geçen sürede Kaşıkçı’nın ne zaman, nerede ve nasıl öldürüldüğüyle ilgili bilgiler ortaya çıktı ancak cesedinin nerede olduğu konusu hâlâ netlik kazanmadı.  

Haberin Devamı

TRUMP’A VERİLEN SÜRE DOLDU

ABD Senatosu’nun Cemal Kaşıkçı cinayetinden doğrudan Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın sorumlu olup olmadığını ortaya koyması için Başkan Donald Trump yönetimine verdiği 120 günlük süre dün sona erdi. Trump’a 10 Ekim’de mektup göndererek, Kaşıkçı cinayetinden doğrudan Prens Selman’ın sorumlu olup olmadığının Magnitsky Yasası kapsamında 120 gün içinde açık şekilde ortaya konmasını talep eden Senato, Beyaz Saray’dan hâlâ yanıt bekliyor.

SELMAN’I İŞARET ETMEYECEK

Amerikan medyasına yansıyan haberlerde, Beyaz Saray’ın Senato’ya sorumluluktan kaçan bir yanıt göndererek Selman’ı doğrudan işaret etmeyeceği yönündeki beklentinin ağır bastığı ifade edildi. Kentucky Senatörü Cumhuriyetçi Rand Paul dışında tüm komite üyelerinin imzaladığı ve Trump yönetimine gönderilen mektupta, “Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası kapsamında Sayın Kaşıkçı’ya ilişkin herhangi bir ihlalde rolü olan yabancı kişilere yönelik yaptırım uygulama konusunda karar vermenizi talep ediyoruz” ifadesi kullanılmıştı. 

Haberin Devamı

BRUNSON YORUMU

- ABD’de 1953 yılından beri düzenlenen ‘Ulusal Dua Kahvaltısı’ etkinliğine katılan ABD Başkanı Donald Trump, konuşmasında Türkiye’de terör örgütü FETÖ üyeliğinden hüküm giyen pastör Andrew Brunson konusuna değindi. Trump, Brunson’ın da katıldığı etkinlikteki konuşmasında, ABD yönetiminin inançları nedeniyle dünyanın çeşitli bölgelerinde hapse atılan ABD’li rehineler için savaştığını öne sürerek, “Türkiye ile Brunson’ın serbest bırakılması konusunda geçen ekim ayında bir anlaşmaya vardık. Ben henüz göreve gelmeden o uzun süredir içerideydi. Ben, ‘Onu bırakmalısınız, bıraksanız iyi olur’ dedim ve onlar da bıraktılar. Bu bir mucizeydi, değil mi?” ifadesini kullandı.

 

BAKMADAN GEÇME!