Datça sizin için neden önemli

Emekliyim ve yazlık bir ev almak istiyorum. Sizin Datça’da eviniz olduğunu biliyorum. Ev almadan önce size danışmak istedim.

Haberin Devamı

Sevgili Feyza Hanım, size bir konuda danışmak istiyorum... Zaman zaman okuyucularınızla Datça’da bir eviniz olduğunu paylaşıyorsunuz. Ben de Datça’da tatil yaptım. Şimdi emekli oldum ve doğa ile baş başa, henüz insanoğlu tarafından tahrip edilmemiş, havası suyu denizi temiz bir yerden ev alayım, hatta sizin gibi uzun aylar boyunca kalayım istiyorum.
İşte bu nedenle Datça’da sizi mutlu eden ne var; merak ediyorum... Neden Datça? Sağlık hizmeti sınırlı, sanırım küçük bir hastanesi vardı, yetersizdi... Yine de sanki Datça huzurlu bir yer gibi geldi bana. Vakit bulup bana da cevap yazarsanız çok sevinirim. Fikirlerinize güvendiğim için, ev almadan önce danışmak istedim. Hep sağlıklı, huzurlu kalın.
Rumuz: Gül

İnanır mısınız sevgili okurum, bu soruyu bana arkadaşlarım da sık sık soruyorlar: “Kuzum sen Datça’da ne buluyorsun ki, bu kadar uzun kalıyorsun” diyorlar. Gerçekten de beni anlayan çok az insan var. Söylemem gerekir ki ailem 6 kuşaktır İstanbulludur. Hem de hayatım, daha çok Anadolu yakasında, Moda, Kalamış, Fenerbahçe gibi gerçekten doğasıyla, kalitesiyle, insanıyla dikkat çeken yerlerde geçti. Ama İstanbul artık beni ruhen ve bedenen yoruyor hem de çok yoruyor...
Pahalılığı, trafiği, kalabalığı, yolda yürümesini bile bilmeyen insanının trafikteki umursamazlığı, her yerde giderek daha çok karşılaştığım saygısızlık...
Datça’ya ilk gidişim, bundan 22 yıl öncesine rastlıyor. Eşim bize bir site içinde ev almıştı. Önce çok uzak diye gitmek istemedim. Ama ben çocukluğumdan beri astım hastasıyım. Bazen çok kötü krizler geçiriyorum. Eşim Datça’nın bu konudaki yararını duymuş. Gerçekten de ilk gittiğim andan beri, Datça’da astım nedir, unutuyorum, şükürler olsun.
Rahat nefes almak, o şerbet gibi havasından, billur gibi denizinden yararlanmak az şey mi? Datça beni rahatlatıyor. Düşünün ki, küçücük bir kasaba ve bir yerden bir yere gitmeniz en fazla 10 dakika sürüyor. Son zamanlarda büyük şehirlerdeki gibi çok katlı binalar, trafik ışıkları, park sorunları başlamasaydı, bence küçük yapıda bir cennetti Datça. Ama dediğiniz gibi insan eli maalesef cenneti bile bozabiliyor.
Datça giderek kalabalıklaşıyor, şehirleşiyor. Buna nazaran dediğiniz gibi hastanesi çok yetersiz. Yaz aylarında nüfus 30 bini geçiyor. Ama hastanede kalp uzmanı, ortopedist, göz doktoru bile yok...
Üstelik Datça sakinlerinin yaş ortalaması 50ı60... Ama Sağlık Bakanlığı nedense burayı görmezden geliyor. Datça’yı sevmemin bir başka nedeni ise, Bodrum gibi sosyetenin uğrak yeri olmaması... Ve tabii en önemlisi de dostluklar...
Büyük şehirde apartman komşularınızın adını bile bilmezken, bazen günlerce kimse kapınızı bile çalmazken; biz Datça’da dostlarımızla kenetlenmiş, bütünleşmiş durumdayız. Daha ne olsun, sevgili okurum!..
Umarım Datça’mız eşsiz doğal özelliklerini kaybetmez.

Haberin Devamı

Kocam patronuna aşık oldu

Haberin Devamı

Güzin Abla, kocam işyerindeki patronuna aşık oldu. Bu hanım kendinden yaşça büyük. Ayrıca o eşime kardeşi gibi davranıyor ancak benimki yanlış anlıyor.
Kocam hayal dünyasında yaşıyor. Sürekli ondan bahsediyor. Bahsederken de gözleri parlıyor. O kadın evli, barklı, ama genç ruhlu, neşeli, konuşkan. Benimki de bunu ilgi sanıyor, söyle ne yapayım?
Rumuz: Yanlışlar

Eşini bu konuda tek mi sanıyorsun, kızım? Bazı erkekler karşılarındaki kadının dostça bir gülüşünü, bir şefkatli davranışını, hemen yanlış yorumlarlar “bana aşık” diye düşünürler. Bu hanım da elbette asla böyle bir şeyi düşünmüyordur. Bence eşinin üzerine fazla gitme, rahat bırak. Zaten zamanla yanlışını anlayacaktır. Erkekler çocuk gibidir, umudunu yitirince kendiliğinden vazgeçecektir. Yine de o hanımın amacının ne olduğunu asla bilemeyiz.

Yazarın Tüm Yazıları