Nitekim, Pakistanlı yetkililer, Güney Veziristan’da aşiret lideri olan Baitullah Mahsud (Beytullah Mahsud) adlı bir El Kaide yöneticisini sorumlu tutuyorlar. İddialara göre Mahsud uzun süredir El Kaide militanlarını yönlendirmekte ve eğitmekte imiş.
Ancak, birçok insana göre de sorunun cevabı bu kadar basit değil.
Benazir Butto’yu 54 yaşında mezara yollayan faktörler, çok ama çok karışık bir matriksin içinde! Uçsuz bucaksız bir labirentin herhangi bir köşe başında! Şöyle ki:
* * *
Pakistan’a istikrar gelmesi, hatta terör ile daha başarılı bir savaş verebilmek için 8 Ocak’ta yapılacak seçimlerde rahmetli Butto’yu ABD açık destekliyordu.
Ama, 1970’lerde Butto’nun babası Zülfikar Ali Butto’yu ipe götüren General Ziya Ül-Hak’ı da destekleyen ABD idi. Kenan Evren’in can arkadaşı Ziya Ül-Hak, Zülfikar Ali Butto’yu İslamcıları ezdiği, laikliği abarttığı için suçlamıştı.
Pakistan artan dozlarda şeriat hükümleri ile yönetilmeye Ziya Ül-Hak döneminde başladı.
Ziya Ül-Hak 1988’de bir uçak kazasında ölürken aynı uçakta ABD’nin Pakistan Büyükelçisi de vardı.
Bugün Pakistan’daki nükleer savaş rampalarının İslamcı terörün eline geçmesinden haklı olarak çekinen ABD, 1979’da SSCB, Afganistan’ı işgal ettikten sonra nükleer kapasitesini geliştirmesi için Pakistan’a bizzat destek vermişti. Destek "öküz öldü ortaklık bozuldu" kuralına uygun olarak "Afganistan Savaşı" bittikten sonra kesilmiş ama bu sefer Çin, Pakistan’a yardımcı olmuş ve Pakistan ilk atom bombasını 1988’de yapmıştır.
* * *
Afganistan’dan kovulduğu sanılan El Kaide ve Taliban’ın kendilerine en rahat yerleşim yeri buldukları topraklar, Pakistan’ın Afganistan ile sınırını belirleyen kuzeybatısındaki Veziristan bölgesindedir. Halbuki 11 Eylül sonrası bölgeden terörü yok etmesi ve Usame bin Ladin’i ABD’ye teslim etmesi için ABD, Pakistan’a 5-6 milyar dolar akıttı.
Aynı Veziristan, Ziya Ül-Hak döneminde, 80’li yıllarda, ABD fonları ile Afganistan’da savaşmak üzere İslamcı militan yetiştiren okullar(medreseler) ile dolu idi.
Zamanın ABD Başkanı Ronald Reagan, 1988 senesinde bugün "terörist" olarak nitelenen cihat liderlerini "özgürlük savaşçıları" nitelemesiyle Beyaz Saray’da ağırlamıştı.
Pakistan’ı yakından takip eden gözlemciler, Pakistan İstihbarat Örgütü’nün (ISI) Butto’yu öldürmüş olabileceğini düşünmüyorlar ama ISI’nin Butto için suikast planları yapıldığından hiç haberdar olmamasına da katiyen ihtimal vermiyorlar.
Aynı ISI, 80’li yıllarda ABD ile Usame bin Ladin arasında irtibatı kuran örgüttü!
* * *
Son yıllarda Pakistan, ABD’ye El Kaide’ye darbe vurma konusunda oldukça yardımcı da oldu. Ama aynı zamanda Doğu Keşmir’de Hindistan’a karşı terörizm yaratmak, hatta ABD’nin gitmesi durumunda Afganistan’da yeniden söz sahibi olabilmek hedefiyle İslamcı teröristler ile gizli münasebetlerin devam ettiği, ISI’nin Taliban’ın eski lideri Molla Ömer’i sakladığı, hatta ülkede çok sevilen Usame bin Ladin’in yakalanmasının bir halk ayaklanmasına yol açabilme ihtimaline karşı engellendiği iddiaları yine gözlemcilerin dilinde.
Dünyanın ilk kadın Müslüman başbakanı Benazir Butto, iki kere başbakanlık yapmıştı. Her iki seferde de yolsuzluk iddialarıyla koltuğunu kaybetmişti. Yolsuzluğun boyutlarını 1.5 milyar dolar olarak iddia edenler bile var. Yolsuzluğun başını eşi Asıf Ali Zardari’nin çektiği, hatta erkek kardeşinin öldürülmesinden de sorumlu olduğu çok söylendi.
Ama muhakkak olan şudur ki, Benazir Butto dünyanın en cesur insanlarından birisi idi!