Değerli Müslümanlar!
İslam dininde vakıf her daim teşvik edilmiş, bu hayır kurumlarına öncü ve destek olanlar övülmüştür. Bu hakikatin idrakinde olan ecdadımız, camiler, medreseler, hastaneler, aşevleri, kütüphaneler, kervansaraylar, köprüler ve çeşmeler inşa etmiştir. Geçmişten günümüze kurulan vakıflar, kimsesizlerin kimsesi, yetimlerin, öksüzlerin ve yaşlıların sığınağı olmuştur. İhtiyaç sahiplerine, derdi ve sıkıntısı olanlara umut, evlenecek gençlere yuva olmuştur. Tarihimizde vakıf kültürü o kadar önemsenmiştir ki, göçmen kuşlar için bile vakıflar kurulmuştur.
Kıymetli Müminler!
Peygamber Efendimiz (s.a.s), bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır: “İnsanoğlu ebediyete irtihal ettiği zaman amel defteri kapanır. Şu üç kişinin defteri ise kapanmaz ve bunlara sevap yazılmaya devam eder. Ardında sadaka-i câriye, yani kalıcı bir hayır bırakan kişi. İlmini insanlığın hayır ve hizmetine sunan kişi. Kendisine hayır duada bulunan evlat yetiştiren kişi.” Allah Resûlü (s.a.s)’in bu hadisine gönülden bağlanan aziz milletimiz, kurduğu vakıflar aracılığıyla yurt içinde ve yurt dışında nice hayırlı hizmetlere vesile olmaya devam etmektedir. Vakıfların öncüsü ve destekçisi olup ahirete irtihal eden bütün kardeşlerimize Cenâb-ı Hak’tan rahmet, hayatta olanlara sağlık ve afiyet niyaz ediyoruz.