Salâ, Hz. Peygamber’e (s.a.s.) selâm ve övgüdür. Kur’ân-ı Kerîm’de ve hadislerde Hz. Peygamber’e (s.a.s.) çeşitli durumlarda salât-ü selâm getirilmesi tavsiye edilmiş (el-Ahzâb, 33/56; Tirmizî, De‘avât, 65 [3476-3477]; Ebû Dâvûd, Tefrî‘u ebvâbi’l-vitr, 23 [1481]) ise de ne asr-ı saâdette ne de ilk dönemlerde camilerde salâ okunmuştur. Bununla birlikte Kitap ve Sünnet’te Hz. Peygamber ve diğer peygamberlere salât getirilmesi örneklerine binaen örfümüzde değişik kalıplarda pek çok salâ metni var olagelmiştir.
Sonuç itibarıyla dinî açıdan özel önemi olan gün ve geceleri hatırlatmak, meydana gelen bir vefatı ve kılınacak cenaze namazını haber vermek amacıyla salâ okunması, güzel bir âdet olarak kabul edilebilir ve bu yönüyle de dinî açıdan herhangi bir sakınca taşımadığı söylenebilir.