Ayılar üzerinden nafile siyaset

"ÖLDÜR" emrini biri veriyor. Diğeri, postun yurt dışına çıkmasına izin veriyor. İkisi de, yasaları ve uluslararası anlaşmaları çiğnemekte sakınca görmüyor.

Öldür emrini veren Çevre ve Orman Bakanlığı. Post kararı TÜBİTAK’a ait. Her ikisi de, başkalarına ve birbirlerine karşı siyaset yapıyor. Başka birileri de, bu siyasetten para kazanıyor. Bu arada, koruma altındaki ayılar öldürülüyor.

Dünyada ayı çok. Grizly, boz ayı, beyaz ayı, siyah ayı. Bizde sadece boz ayı var. Türkiye boz ayıların Avrupa’da yaşadığı son ülke. Onun için koruma altında. Koruma lafta kalmıyor. Buna bağlı anlaşma var.

CIST VE TÜBİTAK

Kısaca CIST. Açılımı Convention on International Trade of Endangered Species. Nesli tehlikede olan türlerin uluslararası ticaretini belirleyen anlaşma.

Türkiye bu anlaşmayı imzalıyor. Dolayısıyla, nesli tükenmekte olan türleri hem koruma altına almayı, hem de onların ticaretini, bu anlaşma çerçevesinde uygulamak adına, dünyaya söz vermiş oluyor.

CIST için, ülkeler hayvan öldürme kotası alıyor. Örneğin, yılda şu kadar ayı avlanacak, gibi.

Türkiye’nin 2007’de ayı avlama (öldürme) kotası yok. Buna rağmen, Çevre ve Orman Bakanlığı ayı avlama izni veriyor.

Ayılar üzerinden ilk nafile siyaset burada.

Bakanlık bu izni, TÜBİTAK’tan aldığını söylüyor. Çünkü, CIST’in uygulanmasından sorumlu olan TÜBİTAK. Bakanlık "TÜBİTAK izin verdi, ben de avlanma izni verdim" diyor.

Ayılar üzerinden ikinci nafile siyaset burada. Kota olmadığı halde, CIST’ten sorumlu TÜBİTAK avlanma izni veriyor. Ve anlaşmayı çiğniyor.

KİM DOĞRU

Sonra işler karışıyor.

Kota olmadığı halde, nesli tükenmekte olan ve koruma altında bulunan boz ayıların avlanma izni verildiği duyulunca, Orman Bakanlığı ile TÜBİTAK topu birbirine atmaya çabalıyor.

Bakanlık, "TÜBİTAK sorumlu" derken, TÜBİTAK "verdiğimiz izni geri alabiliriz" diyor.

Ayı üzerinden üçüncü nafile siyaset burada. TÜBİTAK, sözüm ona bilimsel ve bağımsız kuruluş, buna rağmen, Orman Bakanlığı’nın ağzına bakıyor. Bir izin veriyor, bir izni iptal etmeyi düşünüyor.

Hayvan dostları bilimsel duruşa ters düşen bu zikzak tavrı protesto için, TÜBİTAK önünde gösteri düzenlemeye çalışıyor.

PARA PARA PARA

Bütün bunlar ne için? Bunca saçmalık neden? Zurnanın son deliği bu soruda. Bu soru ile birlikte, ayılar üzerinden nafile siyaset sahnesinde son perde geliyor. Son perde gerçekçi bir malzemeyle yüklü.

Av turizmi, av.

Belli firmalar yurt dışından gelecek olanlara av turizmi ayarlıyor. Boz ayı avlamak için dünyada hevesli çok. Firmalar, kişi başına 15-30 bin dolar arasında ayı avı partisi düzenliyor.

Hiç fena kazanç değil.

Bu tür turizm de ülkeye döviz getiriyor, itirazım yok. Ancak, nesli tükenen hayvanları hedef alıyor. Ve uluslararası anlaşmalara aykırı. Ve Türkiye’nin kotası yok. İtirazım onun için.

Ayı diyerek yola çıkıp, tatlı kazançlar kapısına demir atınca ve bundan dolayı ortalık karışınca, Türk usulü yönetimin, siyasetin cılkı bir kez daha çıkıyor.

Ne biçim ülke burası? Ayı avında bile işler Arap saçına dönüyor. Ayı avında bile, siyaset-ticaret hırsından göz gözü görmüyor.
Yazarın Tüm Yazıları