‘Zehirle cinayete teşebbüs’ Kuzey Akımı 2’yi tehlikeye soktu
Güncelleme Tarihi:
Rus muhalif Aleksey Navalny olayı Almanya ile Rusya’yı karşı karşıya getirdi. Rus doğal gazını Baltık Denizi altından Avrupa’ya taşıyacak olan Kuzey Akımı 2 doğal gaz boru hattı projesi tehlikede.
TEDAVİ için Almanya’ya getirilen Rus muhalif Aleksey Navalny’nin zehirlendiğinin belirlenmesi üzerine Almanya, Rusya’ya karşı alışılagelmişin dışında sert tepki gösterdi. Başbakan Angela Merkel olayı “Zehirle cinayete teşebbüs” olarak niteledi ve “En sert biçimde kınıyorum” dedi. Merkel’in, Avrupa’yla birlikte Rusya’ya karşı ortak yeni yaptırımlar talep etmesiyle birlikte Kuzey Akımı 2 projesinin geleceği tartışması alevlendi. Rus doğal gazını Baltık Denizi altından Avrupa’ya taşıyacak olan Kuzey Akımı 2 boru hattı projesinin geleceği tehlikeye girdi.
Başbakan Merkel, tartışmalara hükümet olarak Kuzey Akımı 2 projesinin devamından yana oldukları cevabını verdi. Ancak muhalefet boru hattı projesinin durdurulmasını istiyor. Hür Demokrat Parti (FDP) lideri Christian Lindner, “Zehirle cinayet organize eden bir rejimle büyük iş birliği projelerinde ortak olunamaz, buna doğal gaz boru hattı projesi de dahil” dedi. Yeşiller Eş Grup Başkanı Katrin Göring Eckard da projenin durdurulmasını talep etti. Federal Meclis Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen, Avrupa’nın Rusya’ya sert tavır almasını ve boru hattı projesinin gözden geçirilmesini istedi.
SÖDER KARŞI ÇIKTI
Röttgen projenin devam etmesi durumunda Rusya Devlet Başkanı Putin’in politikasına onay anlamına geleceğini ve Putin’i daha da cesaretlendireceğini söyledi.
Hükümet ortağı Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) lideri Markus Söder projenin durdurulmasına karşı çıktı ve projenin Navalny olayıyla bir ilgisi olmadığını kaydetti. Avrupa Birliği de Merkel’in Rusya’ya ortak yeni yaptırımlar talebine çekimser tavır gösterdi. Avrupa Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borell, yeni yaptırımların soruşturma sonunda gündeme geleceğini belirtti. Borell kimin sorumlu olduğu bilinmediği sürece yaptırımlar üzerine tartışmanın bir anlamı olmayacağını kaydetti.