Güncelleme Tarihi:
Yunanistan’ın ikinci kez bölge ülkeleri ve Uluslararası Para Fonunun (IMF) desteğiyle ”kurtarılmasına” karşılık krizin İtalya, İspanya gibi diğer Euro Bölgesi ülkelerine yayılabileceği endişeleri küresel piyasalarda etkili oluyor.
Yunanistan’ın nüfusu, mayıs ayında yapılan seçimlere göre 10 milyon 787 bin 690 kişi. Nüfusun yüzde 50,8’ini kadınlar, yüzde 49,2’sini erkekler oluşturuyor. Artan borç yükü ve bütçe açığı nedeniyle krize giren Yunanistan’da geçen yıl, gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) yüzde 4,5 küçüldü. 2009 yılında 235 milyar euro olan GSYH ise 225,5 milyar euroya geriledi.
Yunanistan istatistik kurumu verilerine göre, ekonominin daralmasında, yüzde 4,9 ile tüketici harcamaları, yüzde 6,5 ile devlet harcamaları, yüzde 12,3 ile yatırım ve yüzde 4,9 ile ithalattaki düşüş etkili oldu. Ülkede, işsizlik oranı yüzde 15 seviyelerinde seyrederken bütçe açığının kapatılmasına yönelik önlemler çerçevesinde katma değer vergisinin (KDV) yüzde 21’den yüzde 23’e çıkarılmasıyla enflasyon da mayıs ayında yüzde 5,4 ile son 13 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Enflasyonun yüzde 1,5 civarında seyrettiği Avro kuşağındaki ülkeler arasında Yunanistan enflasyon artışı açısından ilk sırada yer alıyor. Bütçe açığının düşürülmesi hedefi çerçevesinde sigara ve alkollü içki fiyatlarına yüzde 10 ek vergi getirildi.
CARİ İŞLEMLER AÇIĞI YÜZDE 10’UN ÜZERİNDE...
Yunanistan’da cari açık yıllardır çok yüksek seviyelerde bulunuyor. Ülkede, cari işlem açığının GSYH’ye oranı son 8 senenin beşinde yüzde 10’un üzerinde bulunurken, cari işlemler açığı 2010’da GSYH’nin yüzde 10,4’ü, 2011 yılında ise GSYH’nin yüzde 8,2’si düzeyinde seyrediyor.
İstatistik Kurumu verilerine göre, Yunanistan’ın bütçe açığı geçen yıl 24,2 milyar euro (GSYH’nin yüzde 10,5’i) düzeyinde bulunurken, borçlar da 328,6 milyar euroya (GSYH’nin yüzde 142,8’i) ulaştı. Toplam borcun 2011 yılı itibarıyla yaklaşık 350 milyar euro (485 milyar dolar) civarında bulunduğu tahmin ediliyor. Yunanistan’ın alacaklıları arasında yüzde 10 ile Fransa ilk sırada yer alıyor. Fransa’yı yüzde 9 ile Güney Kıbrıs Rum Kesimi ve üçüncü sırada da yüzde 6 ile Almanya izliyor. Daha sonra da Belçika, İngiltere ve Portekiz geliyor.
KURTARMA YARDIMLARI
Yunanistan, geçen yıl Avrupa Birliği (AB), Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) 110 milyar avroluk finansal yardım paketi aldı. Paket karşılığında kamu kesiminde maaşların kesilmesi, emekli maaşlarının indirilmesi ve kapsamlı vergi artırımları yapılması kararlaştırıldı. Uygulanan tasarruf önlemlerinin istenilen sonucu vermemesi üzerine, kısa bir süre önce de Euro Bölgesi devlet ve hükümet başkanlarının Yunanistan’ı kurtarmak için düzenledikleri olağanüstü zirvede 158 milyar euroluk yeni kurtarma paketi üzerinde anlaşıldı.
Paketin 109 milyar eurosunun Avrupa ve Uluslararası Para Fonu’ndan, 49 milyar eurosunun özel sektörden geleceği kaydedildi. Özel sektörden gelecek miktarın 37 milyarının, ellerinde Yunan tahvilleri bulunan bankaların gönüllü katkısı ve 12 milyar euroluk borç itfasından oluşacağı bildirildi.
REFORMLAR
Yunan hükümeti, Avrupa Birliği (AB), Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Uluslararası Para Fonundan (IMF) aldığı yardımlar karşılığında imzaladığı memorandum gereğince bir dizi reformlar içeren sert önlemler almak zorunda kaldı.
Yunanistan’a verilecek 110 milyarlık kredinin şimdiye kadar yarısını ödeyen Troyka, geriye kalan kısmını ise ekonomik reformların uygulanması şartına bağladı. Yunanistan, Troyka’nın talepleri ve yeni yardım paketiyle ilgili imzaladığı ikinci memorandum çerçevesinde yeni bir orta vadeli ekonomik kalkınma planı hazırladı. Kısa bir süre önce Parlamentoda onaylanan planda, Yunanistan’ın 2015 yılına kadar kadar spor toto, elektrik (DEH) ve su (EYDAP) idareleri, Pire ve Selanik limanları ile Atina metrosundaki devlet hisselerinin satışından 15 milyar, devlete ait 72 bin gayrimenkulün bir bölümünün satışından ise 35 milyar olmak üzere toplam 50 milyar euro gelir sağlaması öngörülüyor.
Planda, ayrıca, borç ödemelerini yürütecek uluslararası bir otoritenin kurulması, vergi yasasında köklü değişiklikler yapılması, bazı mesleklerin serbestleştirilmesi, memur ve emekli maaşlarında kesintiye gidilmesi ve devlet memurlarının sayısının büyük oranda azaltılması gibi maddeler yer aldığı belirtiliyor.
TEPKİLER
AB, Avrupa Merkez Bankası ve IMF’nin reform talepleri Yunanistan’da tepkilere neden oluyor. Yunan halkının, hükümetin, Troyka’nın önerileri doğrultusunda uyguladığı ekonomi politikasına karşı tepkileri her geçen gün artarken, başta başkent Atina olmak üzere ülkenin büyük kentlerinde protesto gösterileri yapılıyor.
İşçi ve memur sendikalarının gerçekleştirdiği grevler nedeniyle işyerlerinin çoğunun kapalı olduğu Atina, hayalet bir şehre dönüşürken, gösterilerde protestocularla polis arasında adeta sokak avaşlarını andıran gergin anlar yaşanıyor. Başbakan Yorgo Papandreu başkanlığındaki Yunan hükümeti ise Troyka ile varılan anlaşma çerçevesinde hazırlanan ekonomik kalkınma programını sonuna kadar sürdürmekte kararlı olduğunu belirterek, bunun orta sınıf ve az gelirli kesimleri zor duruma düşürse de Yunanistan’ın mevcut ekonomik krizden kurtulması için tek yol olduğunu savunuyor.