Yeşiller’de iç barış sağlandı

YEŞİLLER’in Hessen’e bağlı Bad Vilbel kentinde hafta sonunda düzenlenen kurultayında, Lüksemburg’da alınan kararlar tartışıldı. Kurultay öncesi Yeşiller’li Federal Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile SPD’li Federal İçişleri ve Yurt Bakanı Nancy Faeser’in de desteğiyle Lüksemburg’da alınan ve özellikle annelerin çocuklarıyla birlikte AB sınırlarında oluşturulacak ‘sığınmacı merkezlerine’ yerleştirilmesi ve başvuruları sonuca bağlanıncaya kadar orada kalmaları kararına ateş püsküren birçok partili, bu tutumunu kurultayda da sürdürdü. Genç Yeşiller’in yanı sıra bazı bölge teşkilatları temsilcileri, çocukların ve annelerin hapishaneye benzeyen yerlerde alıkonmalarının, ‘güvenli ülke’ sayısının artırılmasının Yeşiller’in olduğu gibi Avrupa’nın da temel değerleriyle bağdaşmadığına dikkati çekerek, Avrupa Parlamentosu’nda bu kararların hayata geçirilmesinin engellenmesini istedi. SPD’li Bakan Faeser’i ve Lüksemburg’da alınan kararlara tam destek veren CDU/CSU ile sağ popülist Almanya için Alternatif’i (AfD) sert bir dille eleştirdiler.

‘BENİM DE İÇİM PARÇALANDI’
Lüksemburg’da alınan kararlardan sonra partililere bir mektup yazarak özür dileyen Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, “Bu uzlaşı biz Yeliller’e hiç yakışmıyor. Benim de içim parçalandı” dedi. Ancak, varılan uzlaşının arkasında durduğunu belirtirken, “Şayet ‘Evet’ demeseydik, hiçbir şekilde uzlaşı olmayacaktı. O da kimsenin işine yaramayacaktı. Güç durumda kalanlar yine sığınmacılar olacaktı” dedi. Yeşiller Eş Başkanı Omid Nouripour “Bugün Yeşiller’e yakışır şekilde tartışalım. Ama sonunda hep beraber kol kola gidelim” diyerek delegelere uyum sergileme çağrısında bulundu. Lüksemburg’da alınan kararları eleştiren Yeşiller Eş Başkanı Ricarda Lang da kurultayda daha uzlaştırıcı bir tutum sergiledi. Lang, partisinin Lüksemburg’da alınan kararların yumuşatılması için Avrupa Parlamentosu (AP) nezdinde girişimde bulunacağını söyledi.

‘BUNUN İÇİN ORTAK OLDUK’
Yeşiller’in Hessen’de 8 Ekim’de yapılacak parlamento seçimlerine başbakan adayı olarak katılması öngörülen Tarek Al-Wazir de siyasette her zaman beklentiler doğrultusunda kararlar almanın da aldırtmanın da kolay olmadığını hatırlattı. Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck de “Şimdi yönetimde olduğumuz ve yönettiğimiz görünür hale geldi. Zaten bunun için iktidara ortak olduk. Gözlerin bizlere dikilmesine şaşırmamalıyız. Muhalefet gibi bir özleminiz olmasın. Böyle bir durum bize verilen tarihi göreve ihanet olur” diyerek delegelere kendilerine destek verme çağrısında bulundu.

‘BİRLİKTE MÜCADELE VERECEĞİZ’
Uzun süren tartışmalardan sonra parti yönetimi tarafından hazırlanan önerge kurultayda kabul edildi. Onaylanan önergede, “Biz AB’nin dış sınırlarında insan haklarına ne denli riayet edildiğini yerinde izleyip, sığınmacıların ne denli adil bir biçimde paylaştırıldığını takip edeceğiz. Bunun için Yeşiller Avrupa Parlamentosu Meclis Grubu, Yeşiller Federal Meclis Grubu, Yeşiller Partisi ve Yeşiller’li bakanlarla birlikte mücadele vereceğiz. Ve sonuçları da hep birlikte değerlendireceğiz” satırları yer aldı. Önergenin delegeler tarafından oy birliğiyle kabul edilmesiyle Yeşiller’de ‘şimdilik’ iç barış sağlanmış oldu.
Genç Yeşiller’in, Alman tarafın ancak sığınmacıların durumlarının iyileştirilmesi halinde Avrupa Parlamentosu’nda onay vermesini içeren önerge ise reddedildi. Aynı şekilde, çocuklu sığınmacı ailelerin durumlarının iyileştirilmesini içeren başka bir önerge de çoğunluğun desteğini alamadı.