Güncelleme Tarihi:
FRANSA Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un dün başlayan ve üç gün sürecek olan resmi ziyaretiyle iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerinde yeni bir sayfa açıldı. 2000 yılından bu yana ilk kez gerçekleşen en yüksek düzeydeki bu resmi ziyarette tam bir dostluk sergilendi. Alman Anayasası’nın 75. yıl dönümü kutlamalarına tek davetli yabancı devlet adamı olarak katılan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve eşi Brigitte Macron, Berlin’deki ‘Demokrasi Şenliği’nde izleyiciler tarafından alkışla karşılanırken, Bellevue Sarayı’nda Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile eşi Elke Büdenbender’in konuğu oldu. Konuk Cumhurbaşkanı onuruna Cumhurbaşkanlığı makamı Bellevue Sarayı’nda verilen akşam yemeğine Almanya’nın eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff ve eşi Bettina Wulff, eski Başbakanı Angela Merkel ile Şansölye Olaf Scholz ve eşi Britta Ernst de katıldı.
ALMAN-FRANSIZ DOSTLUĞU OLMADAN OLMAZ
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, hem ‘Demokrasi Şenliği’nde hem de akşam yemeğinde yaptığı konuşmalarında Almanya ile Fransa arasındaki dostluk ilişkilerinin ne denli önemli olduğunun altını çizdi. “Alman-Fransız dostluğu olmadan olmaz. Alman-Fransız motoru aksamadan çalışıyor” diyen Macron, bu iki dost ülkenin ilişkilerinin Avrupa için de çok önemli olduğunu vurguladı. Bir süre önce Sorbonne Üniversitesi’ndeki konuşmasında, “Bugün Avrupamız ölümlüdür ve ölebilir. Ölüp ölmemesi yalnızca bizim seçimlerimize bağlıdır” diyen Macron, bu sözlerini hatırlatarak Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağcı partilerin güçlenmesini engellemek için halklara seçimlere yoğun bir biçimde katılma çağrısında bulundu.
‘AVRUPA’YI HEP BİRLİKTE YAŞATMALIYIZ’
Alman Cumhurbaşkanı Steinmeier de, “Fransızcada Almancaya tam çevrilemeyecek kelimeler var. Bunlardan bazılarını biz de kullanıyoruz. Örneğin ‘chez’ (yanında) sözcüğü. Chez Albert veya Chez Marcel gibi otel ve restoran isimleri. İnsan kendisini onların yanında, onlarla birlikte hisseder. Bu hem güven hem de dostluk anlamına gelir. İşte bu nedenle sizlere bugün ‘chez nous’ (bize, yanımıza) hoş geldiniz diyorum” sözleriyle başladığı konuşmasında, Almanya Federal Cumhuriyeti’nin doğduğu Alman Anayasası’nın 75. yıl dönümünde dost ülke Fransa’nın Cumhurbaşkanı’nın burada bulunmasını iki ülke arasında yıllardır süren dostluğun bir ifadesi olduğunu söyledi. “Almanya ve Fransa’yı ortak bir tarih birbirine bağlıyor, ama biz birlikte ortak geleceğimizi de yazıyoruz” açıklamasında da bulundu. Albert Camus, Victor Hugo gibi ileri görüşlü Fransız barış sevdalılarının, Alman komponist Robert Schumann’ın bugünkü Avrupa Birliği’nin (AB) temellerini attıklarına dikkat çekerken, “Bu Avrupa’yı hep birlikte yaşatmalıyız” dedi. Emmanuel Macron gibi Cumhurbaşkanı Steinmeier de Avrupa’da son dönemlerde aşırı sağcıların güçlenmesinden tedirginlik duyduğunu da gizlemedi. Steinmeier, “Aşırı sağcılara ve demokrasi düşmanlarına karşı hep birlikte kararlı bir biçimde mücadele ermeliyiz. Demokrasimizi birlikte korumalıyız” dedi. Avrupa ruhunun yaşatılmasının kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Steinmeier, konuşmasını Fransızca “Vive l’amitié franco-allemande!” (Yaşasın Fransız-Alman dostluğu) diyerek bitirdi.
YAPAY ZEKA HAKKINDA BİLGİ VERİLDİ
Macron ile eşi Brigitte Macron ev sahipleri Steinmeier ve eşi Elke Büdenbender’le birlikte bugün öğleyin Eski Doğu Almanya sınırları içinde oluşturulan yeni eyaletlerden Saksonya’nın Moritzburg kentine geçti. Mortizburg Sarayı’nda iş insanları, bilim adamları ve politikacılarla bir araya gelirken, kendisine yapay zekaya dönük gelişmeler hakkında bilgi verildi. Daha sonra Saksonya’nın başkenti Dresden’e geçen Macron İkinci Dünya Savaşı sırasında bombalanarak çöken ve iki Almanya birleştikten sonra yeniden inşa edilen ‘Frauenkirche’ (Kadınlar Kilisesi) önünde düzenlenen ‘Avrupa Şenliği’ne katılarak bir konuşma yaptı. Çeşitli Avrupa ülkelerinden gençlerin katıldığı şenlikte ülkeler arası dostlukların pekiştirilmesi ve demokrasiye sahip çıkılması çağrısında bulundu.