Güncelleme Tarihi:
Almanya'nın son yıllarda ciddi biçimde yükselen ırkçılığın göçmenlerin yaşamlarını tehdit eder boyut kazanmasının, acil siyasal ve toplumsal tedbirleri zorunlu kıldığına dikkat çeken Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM) Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, son yıllarda ülkede göçmenlere karşı estirilen olumsuz havanın aşırı sağcı çevreleri cesaretlendirdiğini söyledi.
Doğu Almanya'da yükselen ırkçılığa karşı yapılan uyarılara karşı kayıtsız kalınmasının, Saksonya Eyaleti'nde geçtiğimiz hafta yaşanan ve 8 Hintli'nin ağır yaralanmasına yol açan göçmen avı gibi vakaların yaşanmasına yol açtığını ifade eden Şen, '21. yüzyılda bir Batı Avrupa ülkesinde Ortaçağ'ın cadı avlarını anımsatan vakaların yaşanması utanç vericidir' dedi.
Küçük birimlerde organize oluyorlar
Resmi istatistiklerde görülen organize ırkçı toplulukların 39 bin kişilik bir kitleyi bir araya getirdiklerinin altını çizen Şen, herhangi bir topluluğa bağlı olmayanlar da hesaba katıldığında bu sayının çok yukarılara tırmanacağını ifade etti. Son üç yılda örgütlü aşırı sağda üye kaybına karşın, işlenen ırkçı suçlardaki artışa dikkat çeken TAM direktörü Şen, '2004'den bu yana örgütlü aşırı sağda yüzde 5 civarında üye kaybı yaşanmasına karşın, sadece 2004-2005 yılları arasında ırkçı suçlarda yaşanan vakalar yüzde 27 oranında oldu. Veriler, aşırı sağın küçük birimler halinde yaygınlaştığına işaret ediyor' diye konuştu. 2004-2006 yılları arasında Neo-Nazi gruplarının sayısı 87'den 108'e, üye sayısı da üç bin 800'den dört bin 200'e yükseldi.
Şen, 8 Hintli'nin aşırı sağcılar tarafından linç edilmeye çalışıldığı Saksonya Eyaleti'nin de aralarında bulunduğu Brandenburg, Thüringen, Mecklenburg-Vorpommern, Saksonya-Anhalt'da durumun büyük ciddiyet arz ettiğini belirtti.