"Yaşadıklarım hoş değildi"

Güncelleme Tarihi:

Yaşadıklarım hoş değildi
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2008 14:44

Parti teşkilatı tarafından Federal Meclis'e aday gösterilmeyen Cem Özdemir, duygularını "Yaşadıklarım hoş şeyler değildi" şeklinde açıklarken, parti başkanlığına adaylıktan vazgeçmemesini ise "Sadece kendim için değil, tüm göçmen kökenliler ve işçi sınıfı adına verilmiş bir karardır" şeklinde yorumlandı.

Haberin Devamı

GEÇTİÐİMİZ hafta Baden-Württemberg Yeşiller Parti Teşkilatının kurultayında, delegeler tarafından genel seçimlerde milletvekiliğine aday gösterilmeyen Cem Özdemir, "Mücadeleye devam etme kararım sadece kendim için değil, tüm göçmen kökenliler ve işçi sınıf adına verilmiş bir karardır" dedi. "Partim Federal Meclis'te partim adına konuşmamı çok gördü" diyen Cem Özdemir, "Yaşadıklarım hoş değildi ama böyle şeyler olur hayatta. ABD seçimlerinde Joe Biden'in çok önemli bir lafı vardır. 'Önemli olan kaç defa yere düştüğün değil kaç defa ayağa kalkman' der. Ben de bundan sonra Önüme bakacağım, mücadeleye devam" dedi.

Şartlarım var

Kurultay sonrası parti başkanlığı adaylığından çekilmeyi düşündüğünü ifade eden Özdemir, "Tam bir hayal kırıklığına uğradım. Orada şühpe yok. Pes etseydim, bu toplumdan çıkan birisi bu işi yapamıyor düşüncesi hakim olurdu . Meydanı boş bırakmış olurdum ve bir daha yabancı kökenli birisinin o mevkiye gelmesi mümkün olamaz düşüncesi yerleşirdi. Yabancı kökenli birinin o mevkiye gelmesi uzun zaman alırdı" dedi. Yeşiller'in parti geleneğinde her koltu ayrı insanların oturmasının yer aldığını söyleyen Cem Özdemir, "İnsanlar acaba güç tek bir kişide mi toplanacak diye korktu. Ama bence arkadaşlar şöyle bir hata yaptı. Bir taraftan partinin güçlü olması isteniyor, bir taraftan da partinin grubu kontrol etmesi isteniyor. Daha az elamanla daha fazla grubu kontrol etmek bir şey getirmeyecek. Bundan sonra hedef partiyi güçlendirmek. Partimden şunu istiyorum. Partiyi çalışılabilirbir hale getirmelerini istiyorum. Şartlarımdan biri bu. Eeleman sayısını artırmak. Aksi takdirde beklentileri yerine getirmek güç" dedi.

Soru işaretleri oluştu

Federal Meclis adaylığının gerçekleşmemesinden sonra yeniden Avrupa Parlamentosu'na aday olup olmayacağı yönündeki dedikodulara da açıklık getiren Cem Özdemir, "AP'yi bırakıyorum. Bunu daha önce söylemiştim. Bir daha aday olmayacağım. Beni tanıyanlar bilir. Cem Özdemir verdiği sözü tutar" dedi. Cem Özdemir, seçilmemesinin göçmenlerde, Yeşiller'in de çok kültürlülüğü bırakıyor intabı yaratıp yaratmadığı yönündeki soruyu ise "Göçmenlerde bir takım soru işaretleri yaratmış olabilir. Sonuç itibarıyle bakmak lazım. Önemli olan mesaj kasımın ortasında verilecek. İlk defa göçmen kökenden gelen, işçi sınfından gelen biri parti başkanı olabilecek. Keşke milletvekili olabilseydim. Partim adına mecliste konuşma fırsatı bulsaydım iyi olurdu. Ama partim bunu bana çok gördü. Ama ileriye bakmak gerekiyor" şeklinde yanıtladı.

Yeşiller tarafından aday gösterilmemesi üzerine parti değiştirmeyi düşünüp düşünmediğnin srulması üzerine, "Herkes biliyor. Ben parti değiştiren biri değilim. Ben yeşillere inandığım için bu partideyim. Özünde Yeşil bir insanım. Herşeyiyle Yeşil siyasetçiyim. Evinde güneş enerjisi kullanan, enerji kaybı olmasın diye süper derecede izole edilmiş evde oturuyorum. Çevreyi kirletmemek için mümkün olduğu kadar bisiklet kullanıyorum. Yeşil politikaya inanan biriyim. Başka bir partiye geçmem mümkün değil" şeklinde konuştu.

Öte yandan SPD Avrupa Parlamentosu Milletvekili Vural Öger, Cem Özdemir'in Yeşiller tarafından aday gösterilmemesine çok sert tepki gösterdi. Cem Özdemir'in "kıskançlık ve politik entrika" kurbanı olduğunu söyleyen Vural Öger, "Yeşiller'e bu açıdan çok kızgınım. Yapılan çok ayıp. Bir yandan eş başkan seç diğer yandan toplum önünde rezil et. Tipik politik entrikalar bunlar. Şiddetle kınıyorum" dedi.

Cem Özdemir'in çalışmalarıyla Avrupa Parlamentosu'nda saygınlık kazanmış biri olduğunu söyleyen Vural Öger, "Genç ve geleceği olan bir insan. Kalkıp da bu arkadaşı Yeşillerin seçmemesi ayıp. Yok parti eş başkanı milletvekili olmazmış gibi bahanelerle önüne kesmeyi hiç doğru bulmuyorum. Bugün Claudia Roth hem milletevekili hem eş başkan bu nasıl oluyor? Büttikofer'i örnek gösteriyorlar. Büttifkofer Cem Özdemir için örnek olamaz. Gerçekten idealleri uğruna Avrupa Parlamentosu'nu bırakmak istiyor. Ondan sonra da tak diye önünü kesiyorlar. Uzun yılardır işadamıyım. Polikaya da girdim ama politikanın herkesin yapabileceği bir şey olmadığını gördüm" dedi.


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!