Güncelleme Tarihi:
OTURUMDA, CDU/CSU Meclis Grubu’nun ‘Endişe yeterli değil - Mannheim’daki terörden net sonuçlar çıkarmak’ başlıklı önergesi ele alındı ve ardından oylandı. Önergede, hükümetin göçmen politikası eleştirilirken, sınır dışı işlemlerinin hızlandırılması istendi. Önerge Federal Meclis’te yapılan oylamada reddedildi. 253 milletvekili önergenin lehinde, 399 milletvekili ise aleyhinde oy kullandı. Oylamada 11 kişi çekimser kaldı. CDU/CSU grubu adına söz alan Andrea Lindholz, polis memuru Rouven Laur’un ‘Afganistanlı bir radikal’ tarafından öldürüldüğünü, tartışmanın, Başbakan Scholz ve SPD’li içişleri politikacıları tarafından suçluların Afganistan ve Suriye’ye geri gönderilmek istendiği açıklamasına indirgendiğini söyledi. Bunun memnuniyetle karşılanacağını belirten Lindholz, “Ancak İçişleri Bakanı Faeser bunu Mart 2023’te açıkladı ve henüz uygulamaya koymadı” dedi. Afganistan’la ilgili son durum analizinin Ekim 2021’e ait olduğunu belirten Lindholz, koalisyon hükümetinin vaatlerinin sadece laftan ibaret olduğunu ve hiçbir eylemde bulunulmadığını kaydetti.
‘TAM ANLAMIYLA POPÜLİZM’
Lindholz, bu nedenle somut önlemler sunduklarını kaydederken, bunun suçluların ve tehdit oluşturan kişilerin sınır dışı edilmesinin yanı sıra Alman sınırlarında geri göndermeyi de içeren yasa dışı göçün durdurulmasını da içerdiğini kaydetti. Buna ek olarak, polise ‘yeterli kaynak’ sağlanmasını da isteyen Lindholz, “Bir şeyler yapın ya da yeni seçimlerin önünü açın ki, başkaları da nihayet ülkemizdeki güvenlik sorunlarını çözmeye başlasın” talebinde bulundu.
‘Hükümetin göç ve entegrasyon politikasının kontrolü kaybettiği’ suçlamasına yanıt veren Daniel Baldy (SPD) şunları söyledi: “2015’ten bu yana göç durumunun gergin olduğuna kimse itiraz etmiyor. Ancak Mannheimlı polis katili 2013’ten beri Almanya’da yaşıyordu. Almanya sokaklarında halifelik çağrısı yapanlar bile CDU/CSU iktidardayken zaten burada yaşıyorlardı. 16 yıl başbakanlık yaptıktan sonra, bununla hiçbir ilginiz yokmuş gibi davranamazsınız. Üç yıl önce başlatılabilecek bir şeyi talep etmek tam anlamıyla popülizm.”
‘KIRMIZI VE YEŞİL PARTİLERLE OLMAZ’
Önergeyle ilgili olarak konuşan aşırı sağcı parti AfD’li Gottfried Curio, CDU/CSU’nun AfD’yi giderek daha fazla taklit ettiğini ifade etti. Curio, “CDU ve CSU şimdi de Suriye’den gelen sığınmacıları sınır dışı etmek, geri gönderme de dahil olmak üzere sınır kontrolleri oluşturmak ve vatandaşlık yasalarını daha fazla ‘sulandırmamak’ istiyor. Bunlar ne ‘kırmızı’ ne de ‘yeşil’ partilerle gerçekleşemez. Göç konusunda çok ihtiyaç duyulan geri dönüş nihayet sadece AfD ile gelecektir” dedi.
‘CDU/CSU HÜKÜMETTEYKEN YAPMALIYDI’
Sahra Wagenknecht İttifakı grubu (BSW grubu) ise “Kontrolsüz göç ülkemize zarar veriyor” açıklamasında bulundu. Ülkedeki vatandaşların büyük çoğunluğunun uzun zamandır ‘politikacıların harekete geçmesini’ talep ettiğini belirten Wagenknecht, BVW’nin, önergedeki taleplerin çoğunu memnuniyetle karşıladığını, son yıllardaki akın nedeniyle büyük ölçüde şiddetlenen başarısız entegrasyonla ilgili bir sorun olduğunu söyledi. Wagenknecht, “Ancak CDU/CSU bunu hükümette oldukları dönemde hayata geçirmiş olsalardı, şu anda bulunduğumuz yerde olmazdık” dedi.