Güncelleme Tarihi:
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın bugünkü duruşmasına, tutuklu sanıklar Nurullah İlgün ve Bülent Askeroğlu ile avukatları ve müdahil Y?K'ün avukatları katıldı.
Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili, daha önce mahkemeye sunduğu esas hakkındaki görüşünü tekrarladığını kaydetti.
Müdahil Y?K'ün avukatları Filiz Yılmaz ve Murat ?ztürk, iddia makamının esas hakkındaki görüşünün sanıkların beraatlarına ilişkin bölümlerine katılmadıklarını belirterek, sevk maddeleri gereğince sanıkların cezalandırılmalarını talep ettiler.
Sanık Nurullah İlgün'ün avukatı Hakan Ko?ak, müvekkilinin üzerine atılı "kamu görevlisini öldürmeye teşebbüs" su?unun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını savunarak, İlgün'ün, Y?K'teki güvenlik görevlisi Yaşar Din?er'i silahla tehdit etmediğini, yine taksi şoförlüğü yapan müştekilere yönelik de "hürriyeti tahdit" su?unun unsurlarının oluşmadığını ileri sürdü.
İlgün'ün, bunalım sonucu fevri hareketlerde bulunduğunu beyan ettiğini anımsatan avukat Ko?ak, müvekkilinin kendince bir protesto eylemi yaptığını iddia etti. İlgün'ün beraatına karar verilmesini talep eden Ko?ak, şayet mahkumiyet yönünde karar verilecekse lehe olan hükümlerin uygulanmasını istedi.
Sanıklar Bülent Askeroğlu ve Muhammed Akman'ın avukatı Neslihan Benlier ise Askeroğlu a?ısından "kamu görevlisini öldürmeye teşebbüse yardım" su?unun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını savunarak, Askeroğlu'nun herhangi bir şekilde gözcülük yapmadığını öne sürdü.
Sanık Akman a?ısından da "ruhsatsız silah bulundurmak" ve "su?luyu kayırmak" su?larının oluşmadığını iddia eden Benlier, her iki sanığın da beraatlarına karar verilmesini talep etti.
Sanık Mehmet Akyürek'in avukatı Emine Karcıoğlu ise müvekkilinin üzerine atılı su?a ilişkin delil bulunmadığını ileri sürerek, beraat talebinde bulundu.
Sanık Gülşen Kübranur Karaduman'ın avukatı Cemal Emir de müvekkilinin beraatına, mahkumiyetine karar verilmesi halinde ise CMK'nın 231. maddesi uyarınca hükmün a?ıklanmasının ertelenmesine, bu talep de yerinde görülmezse hapis cezasının paraya ?evrilmesine ve ertelenmesine karar verilmesini istedi.
"Y?K BAŞKANI'NI ?LD?RMEYİ D?Ş?NMEDİM"
Sanık Nurullah İlgün, "Y?K Başkanı'nı öldürmeyi düşünmediğini" iddia ederek, "Y?K Başkanı ile bir sorununun bulunmadığını" söyledi.
Olay günü psikolojisinin bozuk olduğunu ve biraz fevri davrandığını ifade eden İlgün, şunları kaydetti:
"Amacım Y?K Başkanı'na mektup vermekti. Silahı da güvenlik görevlisine, beni ciddiye alsınlar diye göstermiştim. Olay yerinden ka?arken de rastgele ters şeritte bir araca bindim. Ara? şoförünün yaşlı olduğunu ve korktuğunu anlayınca hemen bu ara?tan indim, ticari bir araca bindim. Burada, şahısların hürriyetlerini tahdit gibi bir amacım yoktu. Çok pişmanım, beraatıma ve tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum."
Sanık Bülent Askeroğlu hakkındaki su?lamalarla bir ilgisinin bulunmadığını savunarak, "Sanık Nurullah İlgün'ün Y?K binası önünde herhangi bir eylemde bulunacağına dair hi?bir bilgim yoktu. Hatta ben onu uyardım. İlgün, bunun üzerine bana 'Ben sadece konuşacağım' demişti" diye konuştu. Askeroğlu, su?suz olduğunu ileri sürerek, tahliye ve beraat talebinde bulundu.
Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, dava dosyasının karar verilmek üzere heyet?e incelemeye alınmasına, tutuklu sanık Bülent Askeroğlu'nun; mevcut delil durumu, atılı su?un vasfının değişme ihtimali ve tutuklulukta ge?en süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verildiğini a?ıkladı.
Sanık Nurullah İlgün'ün tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
SAVCININ ESAS HAKKINDAKİ G?R?Ş?
Savcı Mustafa Bilgili, daha önce a?ıkladığı esas hakkındaki görüşünde, Nurullah İlgün'ün, "eski Y?K Başkanı Erdoğan Tezi?'i tasarlayarak, yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs" su?undan 13 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etmişti.
Bilgili, İlgün'ün, "kamu görevlisinin görevini yapmasını engelleme", "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma (2 kez)", "ruhsatsız tabanca bulundurma" ve "silahla ateş ederek, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma" su?larından da toplam 10 yıl 3 aydan 38 yıl 6 aya kadar hapsini istemişti.
Sanık Bülent Askeroğlu'nun, "kamu görevlisini tasarlayarak, yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs su?una yardım etme", "ruhsatsız tabanca bulundurma" ve "su?u bildirmeme" fiillerinden toplam 8 yıldan 14 yıla kadar hapsini isteyen Bilgili, sanıklardan Muhammed Akman'ın da "ruhsatsız tabanca bulundurma" ve "su?luyu kayırma" su?larından 1 yıl 6 aydan 8 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etmişti.
Savcı Bilgili, sanıklar Gülşen Kübranur Karaduman, Mehmet Akyürek ve Selami İğrek'in de "su?luyu kayırmak" su?undan 6'şar aydan 5'er yıla kadar hapsini istemişti.
İlgün hakkında, "terör örgütü kurmak" ve "örgüt faaliyeti ?er?evesinde su? işlemek", Askeroğlu, Akman, İğrek, Akyürek ve Karaduman hakkında da "terör örgütüne üye olmak" su?undan kamu davası a?ıldığını anımsatan Bilgili, sanıkların, örgüt oluşturmak i?in sayısal yeterlilikte olduğu ancak aralarında hiyerarşik ilişki ve su? işleme iradelerinde devamlılık saptanamadığını ve Terörle Mücadele Kanunu'nun 1. maddesinde belirtilen terör ve örgüt tanımının unsur ve koşulları oluşmadığını kaydederek, bu su?lamalardan beraatlarını talep etmişti.