Güncelleme Tarihi:
ETRAFI duvarla çevrili Berlin'e 1970'li yılların başından itibaren gelen Türk işçilerinin ve onların çocuklarının en büyük tutkusu futboldu. Yeşil sahalarda biraraya gelen Türk gençleri, çok sayıda takım kurdular. Bugünkü kurulan kulüplerin tohumları o dönemin gençleri tarafında atıldı. Türk televizyon programlarının olmadığı ve evlerde de az zamanın geçirildiği yıllarda, sosyalleşme araçlarının başında gelen futbol, Türk gençlerini de buluşturuyordu. Peş peşe kurulan kulüpler zamanla birbirleriyle kıyasıya mücadeleye giriyordu. Kupa şampiyonlukları düzenleniyordu. O yıllarda kurulan ve kısa sürede büyük başarılar elde eden takımlardan biri olan Viktoria Türkgücü, çok sayıda şampiyonluklar kazandı. O şampiyonlukları kazanan kadroda şimdi yaprak dökümü yaşanıyor. Kimileri veda ediyor, kimileri de arkadaşlarını son yolculuğa uğurluyor.
DOĞAN BABACAN YÖNETTİ
Viktoria Türkgücü 1970'li yılların sonlarında ve 1980'li yılların başlarında fırtına gibi esiyordu. Kadroda Berlin'in o dönemin en iyi isimleri yer alıyordu. Kasap Hüseyin, Tunç, Tuncay, Lahmacun Mehmet, Ali Keke, Akın, Uzun Niyazi, Amigo Sebo, Ertan Parlatan, Pamuk Osman, Savaş, İsmet, Muharrem, Miram ve Ossi Osman. Birçoğunun çocukları da sonraki yıllarda babalarının izlerinde yürüdü. Hatta daha ileri gittiler. Üst düzey amatör takımlarda futbol oynadılar. Aralarında profesyonel liglerde oynayanlar da çıktı. Teknik direktörler de var. Ertan Parlatan'ın oğlu Ersan Parlatan bunlardan biri. Ersan Parlatan şimdilerde Süper Lig takımlarından Göztepe'nin Teknik Sorumlusu. Şampiyon takımın kadrosunda yer alan Savaş Küçük “Biz o yıllarda turnuvalarda tozu dumana katıyorduk. Bu fotoğraf 1979 yılında THY Kupası finali öncesi çekildi. Wedding Türkgücü ile final maçı öncesi. Karşılaşmayı ünlü hakem Doğan Babacan yönetti. Berlin Kaplanı Turgay Şeren ve Beşiktaş'tan Fenerbahçe'ye geçen Birol Pekel de izlemeye gelmişti. Maçı 4-2 kazandık ve kupayı aldık” dedi.
ALTI ARKADAŞ VEDA ETTİ
Önceki gün İsmet Çerkez'in vefatıyla şampiyon kadroda yer alıp da artık hayatta olmayanların sayısı altıya yükseldi. Arkadaşlarını teker teker kaybeden Küçük “Lahmacun Mehmet, Akın, Ertan Parlatan ve Amigo Sebo'dan sonra son üç hafta içinde Ossi Osman ve İsmet'i de yitirdik. İsmet benim can yoldaşımdı. Bedenimin yarısıydı. En son onu uğurladık. Kendi aramızda konuştuğumuzda İsmet 'Hepinizi gömeceğim. Ondan sonra öleceğim' derdi. Ama olmadı. Bizden önce gitti. Sırayla hepimiz gideceğiz. Şampiyon takımda yaprak dökümü başladı. Kaybettiğimiz arkadaşlarımızın hepsinin Berlin Türk futbol dünyasına önemli katkıları oldu. Bir çok kulübün kurucuları arasında yer aldılar. Berlinliler bu arkadaşlarımızı unutmayacaktır” dedi.