Güncelleme Tarihi:
Berlin Başkonsolosu Mustafa Pulat, Kottbusser Tor'daki Simitdchi'de bölge sakinleri ve esnafla biraraya gelerek vatandaşların uyuşturucu konusundaki sorunlarını dinledi.
Toplantıya, uyuşturucuya karşı sivil inisiyatif başlatan Ercan Yaşaroğlu, bölge esnafıdan Avni Kazancı, Duran Erçöçen, Cem İpek, İbrahim Çontur, Yasin Selçuk, Rojdan Kaya katıldı. Bölge sakinlerinden ise Günay Çıra ile Gökçen Tosun başkonsolos Mustafa Pulat'a yaşadıkları sorunları anlattı.
Başkonsolos Mustafa Pulat, uyuşturucunun ciddi bir insani sorun olduğunu belirtirken, bölge sakinlerine ve esnafına, “Sabırlı olun ve haklıyken haksız konuma düşmeyin” mesajı verdi. Mustafa Pulat, “Görünen o ki; bu sorunun çok kolay bir çözümü yok. Ama kararlı ve sabırlı olmanızı diliyorum. En kötü şey haklıyken haksız duruma düşmektir. Ben sorunun çözümü için elimden geleni yapacağım.
Bu buluşmamız bir ilk. Bundan sonra da sizlerle sıksık irtibatta kalacağım. Güzel bir sivil inisiyatif gerçekleştirmişsiniz. Bizim görevimiz size yardımcı olmak. Alman makamlarına acilen bir çözüm bulunması için konunun ehemmiyetini anlatacağım. Kreuzberg soğuk savaş döneminde batı Berli'in en geri kalmış bölgesiydi. Şimdi ise Berlin'in en gözde yeri. Karamsarlığa kapılmayın” dedi.
Kottbusser Tor sakinlerinden 2 çocuk annesi Günay Çıra, “Ben 7 yıldır sabrediyorum ve iğne toplamaktan bıktım. Daha ne kadar sabredebilirim. Merdivenlerdeki iğneleri mendille toplayıp yok ediyorum. Ancak çocuklarımız bunu oyun olarak görebilir. Geçen yıl yeğenime iğne battı. Hastanede yapılan testte iğnede bir çok hastalık çıktı. Biz korkuyoruz. Kottbusser Tor metrosundan geçmeye korkuyoruz. Burayı artık memleketimiz gibi görüyoruz. Ama bu sorunu bize aşıyor. Biz halk olarak sorunlarımızı anlatıyoruz” dedi.
Bölge esnafı ise uyuşturucu bağımlılarından dolayı müşteri kaybettiklerini ve olayın bir de ekonomik boyutu bulundğunu söyledi. Esnaf Yasin Selçuk, bölgede özellikle Türkler olmak üzere çok sayıda göçmenin yaşamasından dolayı alman siyasilerin soruna çözüm bulmadıklarını belirtti. Toplantıya katılan diğer temsilciler de, “Eğer burası Almanların ağırlıklı yaşadığı bir yer olsaydı sorun çoktan çözülürdü” görüşünde birleşti.