Uyum adına ayrımcılık

Güncelleme Tarihi:

Uyum adına ayrımcılık
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 17, 2008 22:43

İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından hazırlanan "Uyum adı altında ayrımcılık" adlı 44 sayfalık raporda Hollanda'nın Yurtdışında Uyum Sınavı Yasası yerden yere vurulurken, "Yurtdışında Uyum Sınavı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin aile yaşamı ve özel yaşama saygı maddesine de aykırı" denildi.

Haberin Devamı

Hürriyet, Türk ve faslıların "uyumu engellediği" gerekçesiyle anavatanlarından eş seçmelerini önlemek amacıyla 15 Mart 2006 tarihinden itibaren Hollanda'nın uyguladığı "Yurtdışında Uyum Sınavı Yasası"nı yerden yere vuran raporu ele geçirdi.
Düpedüz ayrımcılık

Raporda "kötü örnek" olarak tanımlanan "uyum yasası", "Uyum adı altında ayrımcılık" diye nitelenirken, "Yabancıların Hollanda’ya daha iyi uyum sağlaması" çıkış noktası olarak gösterilen yasanın yalnızca "Batılı olmayan" şeklinde tanımlanan ülkelerden gelenlere uygulanmasına "ayrımcılık" yorumunda bulunuldu.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, "Milliyet ya da etnik kökene dayalı olarak devletlere karşı ayrımcılık yapılamaz" vurgusunda bulundu. Örgüt, AB dışında İsviçre, Norveç, İzlanda, Lichtenstein, ABD, Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda, Japonya ve Surinam’ın ‘tercihli ülkeler’ olarak sıralamasını, yasanın "ayrımcı" yaklaşımına örnek olarak gösterdi.
İnsan haklarına aykırı

Yurtdışında Uyum Sınavı’nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin, "aile yaşamı ve özel yaşama saygı" hakkı ile ilgili maddesine de aykırı olduğuna dikkat çekilen raporda, Hollanda’nın bu bağlamda insan haklarını ihlal ettiğine vurgu yapıldı.

Raporda, bu tür engellerle aile bütünlüğünün geciktirilmesinin yabancılarda istenmiyoruz duygusuna yol açacağına işaret edilerek, "Bu da uyuma zarar verir" denildi.

Raporda, yasanın amacına ulaşabilmesinde "farklı uluslara, farklı muamele yapılması" yaklaşımını haklı kılabilecek hiçbir noktaya rastlanmadığının altı çizildi. Örgüt, yasaya ilişkin hazırladığı raporda, "Türklere ve Faslılara karşı dolaylı ayrımcılık" değerlendirmesinde bulundu.


Raporda neler var?

İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) tarafından hazırlanan "Uyum adı altında ayrımcılık" adlı raporun ayrıntılarında, Hollanda’nın geliştirdiği modelin Almanya, Danimarka, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere diğer AB ülkeleri tarafından da örnek alındığına dikkat çekiliyor.
Raporda, "Uyum olumlu bir hedeftir. Yabancıların Hollanda’ya gelmeden önce dil öğrenip, toplumu tanımaları hem kendilerinin, hem de Hollanda toplumunun çıkarına. Ancak, asıl soru yurtdışındaki sınavın azınlıkların Hollanda toplumuna uyumuna gerçekten bir katkı sağlayıp sağlamadığıdır. Biz katkı sağlamadığı, bunun yerine yabancıları Hollanda toplumundan uzaklaştırdığı sonucuna varıyoruz. Bu durum uyumu daha da zorlaştırıyor" değerlendirmesinde bulunuldu.


TEPKİLER:

Mustafa Ayrancı (Hollanda Türkiyeli İşçiler Birliği Genel Başkanı): "Bu koşulun ne insan haklarıyla, ne de AB-Türkiye arasındaki Ortaklık Anlaşması ile bağdaşmadığını yıllardır haykırmaktayız. Hollanda bu gerçeği 2006’dan bu yana bile bile göz ardı ediyor. Çıkarılan yasa ile yabancılara ‘sizi istemiyoruz, gelmeyin’ mesajı verilmekte. Artık kimi seveceğimize, kiminle evleneceğimize Hollanda karar veriyor. Hazırlanan listenin dışındaki ülkelerden birinde evlilik yapmak artık koşula bağlı. Başından beri karşı olduğumuz bu yasa bir an önce kaldırılmalı."

Sabri Kenan Bağcı (Hollanda Türk Spor ve Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı): 'Yurtdışında Uyum Sınavı Yasası’nın uyuma katkı sağlamadığı ve eş seçimini engellemeyi hedeflediği ortada. Bu yasa ile Hollanda bugüne kadar karşı çıktığı görücü usulü evliliğe yeni bir şekil verdi. Getirilen şartla kalbe zincir vurularak çocuklarımız Türkiye’den birini sevmeye yasaklı hale getirildi. Atılan bu adımla eş seçme özgürlüğü tamamen ortadan kaldırıldı. İnsan haklarıyla bağdaşmayan bu yasa bir an önce kaldırılmalı.'

Ertuğrul Gültekin (Demokratik Sosyal Dernekler Federasyonu Başkanı): "Baştan beri bu olayı hep gündeme getirdik. Ancak, bir türlü Hollanda siyasetine kabul ettiremedik. Bu yasa ile insan hakları çiğnenmekte. AB-Türkiye arasındaki Ortaklık Anlaşması’nın da ihlali de söz konusu. Bunun için DSDF olarak önümüzdeki günlerde siyasi partilerin meclis grup başkanları ile tekrar temaslarda bulunmayı planlamaktayız. Devletimizin de Ortaklık Anlaşması’nı kıstas alarak girişimlerde bulanacağını umuyoruz."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!