Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE ile Hollanda arasındaki diplomatik ilişkilerin 400.yıl kutlamalarının kapanış törenine katılmak üzere Hollanda’ya gelen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, kıtada yaşanan sıkıntıların “kopma” noktasına geldiğine işaret ederek,
“Umarız bunlar olmaz. AB ve Euro bölgesi kendi birlik ve beraberliğini korur” dedi.
Rotterdam Belediye Sarayı’nda düzenlenen kapanış törenine Prenses Maxima, Amsterdam Belediye Başkanı Eberhard van der Laan, Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb, İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın yanı sıra seçkin bir davetli topluluğu katıldı.
Törende bir konuşma yapan veliaht prens Willem Alexander’in eşi prenses Maxima, “Kültür diplomasisi insanların birbirlerini daha iyi tanımalarını sağlıyor. Bugün kutlamalar bitti, ancak ilişkiler devam edecek” ifadesini kullandı.
Rotterdam’ın Fas kökenli Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb, “Hollanda’daki Türkler burada Türkiye’nin, Türkiye’de de Hollanda’nın elçileri” diye konuştu. Aboutaleb, Türkiye’nin bölgesinde demokrasi, istikrar ve barış açısından önemli bir ülke olduğunu söyledi.
Türkiye ile Hollanda arasında çok güçlü bağlar bulunduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, törendeki konuşmasında, şunları söyledi: “Tarihi bağları olan iki ülke. Ortak değerleri paylaşıyoruz, ortak anlayışa sahibiz. Uluslararası arenada da ortak bir dış politikamız var. Hollanda Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyen ülkelerin başında geliyor.”
Tören sonrası Türk gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Babacan, 2013 yılının Türkiye-AB ilişkilerine canlılık kazandırılması açısından önemli bir fırsat olabileceğini söyledi. Babacan, “2013 yılının AB sürecinde önemli bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda Hollanda’nın desteğini beklediğimizi ilettik. Türkiye kendi içinde istikrarı güçlendirdikçe, ekonomik olarak belli bir büyüklüğe, belli bir refah noktasına doğru hızla ilerledikçe, AB için ne kadar büyük bir değer olduğu anlaşılacaktır” ifadesini kullandı.
Avrupa’nın ciddi sıkıntılar içinde olduğunu belirterek, Euro bölgesinin tarihin en derin krizlerinden birini yaşadığını ifade eden Babacan, Türkiye’nin yükselen profilinin cazibesini artırmasına rağmen, AB’ye üyeliğin bu konjonktürde kısa vadede gerçekleştirilecek bir konu olmadığını söyledi.
Babacan, “Bunun farkında olmalıyız. Kaldı ki mevcut AB’ye üye ülkelerden bazılarının bu süreçten, bu birliktelikten bir bakıma ayrılması ya da farklı bir üyelik formatında devam etmesi dahi konuşuluyor. Bugünlerde Euro bölgesinin parçalanması, Euro bölgesinden kopuşların yaşanması ihtimali konuşuluyor. Umarız bunlar olmaz, AB ve Euro bölgesi kendi birlik ve beraberliğini korur. Önemli bir barış projesi ve istikrar projesi olan AB projesi bir yol kazasına uğramadan devam eder” diye konuştu.