Güncelleme Tarihi:
Danimarka'da yasama, yürütme ve yargı güçleri birbirinden tamamen bağımsızdır. Danimarka Ulusal Parlamentosu (Folketinget), ülke yasalarını çıkarır. Hükümet, devlet idaresinin desteği ile bu yasaları yürürlüğe koyar. Şehir mahkemeleri, yüksek mahkemeler ve Yargıtay'dan oluşan mahkemeler ise yargılama yapıp, hükümler verir.
Danimarka demokrasisi 1849 Danimarka anayasasına dayanır. Anayasa, yıllar içinde, örneğin 1915 yılında kadınlara seçme seçilme hakkı verildiğinde olduğu gibi, değişimlere uğramıştır. Mevcut anayasa 1953 tarihlidir, ancak ilkelerinin birçoğu orijinalinden farklı değildir.
Danimarka anayasası, devletin nasıl idare edilmesi gerektiği ile ilgili temel kuralları içerir ve yurttaşlara belirli temel hak ve özgürlüklerin güvencesini verir. Danimarka anayasası, özel mülkiyet hakkı, tüm dinleri yaşama geçirme özgürlüğü, dernek kurma hakkı, gösteri yapma hakkı ve yazılı, sözlü ya da başka herhangi bir biçimde kendini ifade etme özgürlüğünü güvenceye alır.
Danimarka'da konuşma özgürlüğü, bir insanın hissettiği ve düşündüğü herşeyi yayınlamakta özgür olması anlamına gelir. Ancak, genel olarak mahkeme ve yasaların göz önünde bulundurulması gerekir. Bir insanın onurunu rencide etmek ya da birilerini örneğin dini inançları ve etnik kökeni gibi nedenlerden dolayı tehdit edici ya da aşağılayıcı bir tutumla işaret etmekten dolayı mahkemeye verilebilirsiniz.
Kraliçe Margrethe II
Kraliçe Margrethe II, 1972 yılından bu yana Danimarka kraliçesidir. Danimarka Kraliyet ailesi, halk arasında çok popülerdir. Birçok insan, onun 31 Aralık, saat 18:00'de radyo ve televizyonlarda yayınlanan Yeni Yıl mesajını dinler.
Danimarka monarşisi, dünyadaki en eski monarşidir. Danimarka'da krallar, kraliçeler, prensler ve prensesler 1000 yıldan uzun süredir varolmuştur. Kraliyet ailesi hiçbir politik güce sahip değildir, ancak kamu yaşamında çeşitli alanlarda yer almakta ve Danimarka'yı yurtdışında temsil etmektedir.
Danimarka Ulusal Parlamentosu Folketinget, Danimarka yasa tasarılarını görüşür ve yasaya dönüştürür. Folketinget, farklı partilerden sesini duyuran 179 üyeden oluşur. Parlamento üyeleri, dört yıllık bir süre boyunca hizmet vermek üzere seçilir. Bununla birlikte Başbakan, dört yıllık sürenin bitiminden önce parlamentoyu dağıtılabilir ve genel seçim çağrısı yapabilir.
Folketinget üyelerinin ikisi Grönland'dan, ikisi ise Faroe Adaları'ndan seçilir.
Parlamentodaki tüm yasa görüşmeleri halka açıktır ve isteyen herhangi biri politikacılar ile temasa geçmekte özgürdür. Yasa görüşmeleri medya tarafından yakından takip edilir ve medyada tartışılır.
Hükümet, bir ya da daha çok siyasi partiden bakanlardan kurulur. Hükümete başbakan tarafından başkanlık edilir. Her bakanın kendi sorumluluk alanı vardır. Bakanlıklar ve bakanlıklara bağlı kurumlar, devleti oluşturur. Devlet, çeşitli bölgeler ve belediyelerle birlikte, devlet idaresi olarak adlandırılan yürütme gücünü kurar.
Hükümet ve devlet idaresi, ülkenin hukuk normlarını hazırlar ve uygular.
Danimarka mahkemeleri tam bağımsızdır. Ne hükümet, ne de Parlamento, belirli bir davada mahkemenin nasıl davranacağına karar veremez.
Adli sistem, bir Yargıtay, iki yüksek mahkeme ve 24 şehir mahkemesinden oluşur. Bunlara ek olarak, özel alanlarla ilgilenen uzman mahkemeler bulunmaktadır. İş Mahkemesi ile Danimarka Denizcilik ve Ticaret Mahkemesi bunun örnekleridir.
Genel bir kural olarak, davalar öncelikle şehir mahkemelerinde görüşülür. Şehir mahkemesinin kararını yüksek mahkeme temyiz edebilir.
Yargıtay ülkenin en üst mahkemesidir. Yargıtay mahkemesi bir temyiz mahkemesidir. Yani, temel işi yüksek mahkemelerden birinden gelen temyiz davalarına bakmaktır. Yargıtay'ın kararları temyiz edilemez.
Bir ceza davasının yeniden açılmasını isteyen bir kişinin, kararı Özel Temyiz Mahkemesi'ne taşıması mümkündür. Bu, kapanmış bir dava ile ilgili yeni kanıtlar ortaya çıkması nedeniyle olabilir.
Uyum Kurulu
Belediye yetkilileri uyum kurulları kurabilir. Bu kurulların işi, yeni yurttaşların ve etnik azınlıkların yerel topluluğa aktif katılımı konusunda belediye yetkililerine tavsiyelerde bulunmaktır. Belediyenizden, bir uyum kurulu olup olmadığı hakkında bilgi alabilirsiniz. Ayrıca, belediyenizi bir uyum kurulu kurmaya teşvik edebilirsiniz.
Yerel uyum kurulu, hükümete tavsiyelerde bulunan ülke genelindeki etnik azınlıklar konseyine temsilciler seçer. www.rem.dk adresine giriş yaparak daha fazlasını bulabilirsiniz.
Ben, kararlarda söz sahibi olmanın görevimiz olduğunu düşünüyorum
Perwez Iqbal, memleketi olan Pakistan'dan 1970 ayrılıp, Danimarka'ya yerleşmiş. Birçok göçmen derneğinin kurucuları arasında yer almaktadır. Ayrıca, Albertslund Belediye'sinde hem uyum kurulunun, hem de belediye meclisinin üyesidir.
"Bence, ulaşabilecekleri en üst düzeye kadar kararlarda söz sahibi olmak ve bu kişisel deneyimleri faydaya dönüştürmek her göçmenin görevidir. Yerel topluluk düzeyinde söz sahibi olmak için büyük fırsatlar vardır ve geriye yalnızca bu fırsatları kullanmak kalır. Ben, şahsen, 80'lerde aktif oldum, çünkü medyada göçmenler hakkında söylenenlerde söz sahibi olmak istiyordum. Bu deneyim bana çok şey kazandırdı. Çok sayıda insanla tanıştım ve bugün birçok Danimarkalı arkadaşım var. Tartışmalarda aktif rol oynayarak, birçok Danimarkalının göçmenlere bakışını değiştirmeye yardımcı oldum ve Albertslund Belediyesi'ndeki uyum girişimlerinde söz sahibi oldum."
Danimarka, her biri demokratik yöntemlerle seçilmiş belediye meclisleri ve belediye başkanından oluşan 98 belediyeye bölünmüştür. Belediye meclisi seçimleri her dört yılda bir yapılır. Belediye, Parlamento tarafından belirlenmiş ana hatlar çerçevesinde yerel bölgelerde belirli görevleri yürütürler.
Örneğin, gündüz bakım merkezleri, okullar, yaşlılar için bakım hizmetleri sağlamak, yol yapmak ve kendi bölgelerinde kültürel faaliyetler için uygun bir çerçeve temin etmek belediyenin görevidir. Belediye ayrıca, mesela Danimarka dili kursları ve Danimarka toplumu hakkında bilgi sağlayarak, Danimarka'da yaşayan yabancı uyrukluların buradaki yeni yaşamlarına başlangıç yapmaya da yardımcı olmaktadır. Yeni yurttaşlar için Danimarka dili öğretimi konusunda Bölüm 4, Danimarka'da Yeni Yurttaş Olmak başlığı altında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.
Danimarka, beş bölgeye ayrılır. Her bölge, dört yılda bir demokratik yollarla seçilen bölgesel kurullar tarafından idare edilir. Her bölge hastanelerden, trafik akışından ve bölgesel kalkınma planlaması yapmaktan sorumludur.
18 yaşını doldurmuş herkes, belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkına sahiptir. Avrupa Birliği ya da İskandinav bölgesi dışından bir ülkenin vatandaşıysanız, bu kanundan yalnızca seçimden önceki üç yıllık dönem boyunca Danimarka'da daimi oturma iznine sahip olmanız halinde yararlanabileceksiniz.
Genel seçimler ve ulusal referandumlarda (halk oylamaları) oy kullanabilmek için Danimarka vatandaşı olmanız gerekir.
Danimarka'da yaşayan Avrupa Birliği ülkeleri uyruklular, Avrupa Parlamentosu Seçimleri için ister Danimarka'da, ister kendi ülkesinde oy kullanabilir.
Oy kullanma hakkına sahip herkese, genel seçimler ve ulusal referandumlar öncesinde seçmen kartı yollanır. Seçmen kartı, nerede ve ne zaman oy kullanacağınızı gösterir. Oyunuzu kullanarak, Danimarka toplumunu ve Danimarka'daki gündelik yaşamı şekillendirmeye yardımcı olursunuz. Danimarka'da seçimlere yüksek oranda katılım geleneği görülmektedir.
Danimarka'da, siyasi seçimlerde adaylar gösteren çok sayıda siyasi parti vardır. Aday seçimlerinde söz sahibi olmak istiyorsanız, siyasi bir partinin üyesi olmanız gerekir. Bölgesel seçimler ve belediye seçimlerinde, çapraz parti listeleri ve özel parti dışı halk listeleri de aday gösterebilir.
Hukuk devleti
Danimarka, demokratik bir hukuk devletidir. Bu, hükümet ve polis dahil devlet idaresinin demokratik denetime tabi olduğunu ve mahkemelerin hükümetten bağımsız kararlar aldığı anlamına gelir. Herkes, temel hak ve özgürlüklere sahip olup, yasalara karşı saygılı olmakla yükümlüdür. Bütün halk, idari makamlar ve mahkemeler tarafından adil ve yasalara uygun muamele görme hakkına sahiptir.
Kamu çalışanlarının gizlilik görevi bulunmaktadır. Genel bir kural olarak bu, kişisel bilgilerinizin işvereninize ya da doktorunuza ancak sizin önceden alınmış rızanızla gönderilebileceği anlamına gelir.
Kendinize ait idari kayıtlara erişim hakkınız vardır. Olağan durumlarda, idari kayıtlarına erişim için başvuru yaptığınızda, idari kayıtlarınızda hangi bilgilerin bulunduğu size bildirilecektir.
Ombudsman, Parlamento tarafından seçilir ve devlet idaresi ile ilgili hata ya da eksikliklerle ilgili sorunlarla ilgilenir. Ombudsman, hükümetten bağımsızdır ve kendi başına soruşturma başlatabilir.
İsteyen herhangi biri, bir yetkilinin kuralları ihlal ettiğini ya da idari bir hata yaptığını düşünüyorsa, Ombudsman'a başvurabilir. Ancak, bunun öncesinde bütün şikayet yolları tükenmiş olmalıdır. Ombudsman tarafından sunulan hizmetlerin tamamı yurttaşlara ücretsiz verilir.
Danimarka Kamu Yönetimi Yasası, kamu makamlarının yurttaşlara nasıl muamelede bulunması gerektiğini gösteren yasaları içerir.
Herşeyden önce, Yasa, bir isteğin geri çevrilmesinin haklı bir gerekçeye dayanması gerektiğini ifade eder. Ayrıca Yasa, eğer böyle bir makam varsa, devlet idaresinin sizi alternatif bir makama şikayet etme olanağınızın bulunduğu yönünde uyarması gerektiğini belirtir.
Suç ve ceza
Eğer bir kişinin suç işlediği düşünülüyorsa, vakayı polis inceleyecektir. Davayı açacak kişi ise, devlet savcısıdır. Bir kişinin hüküm giyip giymeyeceğine mahkeme karar verir.
Eğer bir suçtan dolayı tutuklanmışsanız, 24 saat içinde bir hakimin karşısına çıkma hakkınız bulunmaktadır. Hakim, polisin vakayı incelediği sırada kişinin nezaret altında kalıp kalmayacağına karar verir.
Davalı olarak, takibat sürecinde konuşmama hakkına sahipsiniz. Ayrıca, bir avukattan hukuki danışmanlık alma hakkına sahipsiniz.
İki tip ceza vardır: para cezası ve hapis cezası. 18 yaşından küçük gençler ve zihinsel hastalıklara sahip kişiler tedaviye mahkum edilebilir.
Hapis cezaları şartlı ya da şartsız olabilir. Eğer bir kişi şartlı bir hapis cezası almışsa, hapse sadece yeni bir suç işledişi zaman girer. Şartlı bir cezaya, örneğin bir tedaviye gitmeyi kabul etmek gibi başka şartlar da eklenebilir.
Mahkemelerin verebileceği en ağır ceza, ömür boyu hapis cezasıdır. Danimarka'da idam cezası bulunmamaktadır.
15 yaşından küçük gençler aleyhine dava açılamaz. Ancak, 18 yaşından küçük şüpheliler göz altına alınabilir. 15 yaşından küçük gençler aleyhine dava açılamayacağı halde, sosyal hizmet yetkilileri bu kişilerin belirli kurslar görmesi ya da 24 saat bakım hizmeti sunan kapalı bir merkeze yerleştirilmesi yönünde karar verebilir.
Bir işveren, bir kişiyi işe almadan önce, o kişinin adli sicil kaydını isteyebilir.
Adli sicil kaydı, bir kişinin daha önce mahkum olup olmadığını, suçunun ne olduğunu ve hangi cezayı aldığını gösterir.
Bir adli sicil kaydına ihtiyacınız varsa, en yakın karakola başvurabilirsiniz.
Eğer yasal takibata girmişseniz ve düşük bir gelire sahipseniz, ücretsiz hukuki yardıma başvurabilirsiniz. Eğer ücretsiz hukuki yardım isteğiniz kabul edilirse, devlet sizin için avukat ücretini ödeyecek ve mahkeme masraflarını karşılayacaktır.
Eğer hukuki bir sorununuz varsa, hukuki yardıma ya da Hukuki Danışmanlık Bürosu'na başvuru yapabilirsiniz. Burada bir hukukçu, size genel hukuki danışmanlık hizmeti verecektir. Bu hizmet ya ücretsiz ya da kolaylıkla ödenebilecek miktardadır. www.advokatsamfundet.dk adresine giriş yaparak hukuki yardım ya da Hukuki Danışmanlık Bürosu hakkında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.
Polisin görevi asayiş sağlamanın yanı sıra, suçu önlemek, soruşturmak ve çözmektir. İsteyen herkes, yardım için ya da yasaya aykırı bir davranışı ihbar etmek için polise başvurabilir. Örneğin soyulmuşsanız, saldırıya uğramışsanız ya da bir suça tanık olmuşsanız polise başvurabilirsiniz. Ayrıca 112'yi arayabilirsiniz.
Birçok yerde polis, SSP işbirliği kapsamında okullar ve sosyal hizmet makamları ile birlikte çalışmaktadır. Bu, gençler arasında suçu önlemek amacıyla yürütülmekte olan ortaklaşa bir girişimdir.
Polisi yöneten yasalar
Polis, bir şüpheliyi tutuklarken ya da sorgularken belirli yasalara uygun davranmak zorundadır. Şüpheliye şiddet uygulamamalı ya da şiddet uygulamakla tehdit etmemelidir. Ayrıca, tutuklanan tarafa, yasal haklarını açıklamalıdır.
Danimarkalıların neredeyse tamamı, polise büyük güven duymaktadır. Eğer bir kişi, polisten gördüğü muameleden memnun kalmamışsa, öncelikli olarak polisin yaptığı muamele ile ilgili şikayetlerle ilgilenen devlet savcısına şikayette bulunabilir. Altı tane bölgesel devlet savcılığı bulunmaktadır. Daha fazla bilgi almak için www.rigsadvokaten.dk adresine giriş yapınız.
Kanunları kendi eliyle yürütmek, örneğin kendini kızdırdığı için birilerine vurmak, yasaktır. Buna, şahsi kanunlarını koymak adı verilir ve bir suçtur.
Danimarka ve dünya
Danimarka'nın çok sayıda uluslararası bağlantısı vardır. Danimarka Avrupa Birliği (AB), Avrupa Konseyi, Birleşmiş Milletler (BM), Kuzey Atlantik Paktı (NATO), Ekonomik İşbirliği ve Gelişme Örgütü (OECD) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) üyesidir.
Danimarka insan haklarının korunması için, belirli uluslararası sözleşmelere imza atmıştır. Örneğin Birleşmiş Milletler’in işkenceye karşı sözleşmesi, BM’in her tür ırk ayrımcılığını önleme sözleşmesi, BM’in kadına karşı her tür ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi ve BM’nin çocuk hakları sözleşmesi.
Bir Avrupa Konseyi üyesi olarak Danimarka, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde yer almış ve Danimarka yasalarını buna uyarlamıştır.
Danimarka, 1973 yılında Avrupa Birliği'ne üye olmuştur. O zamandan bu yana AB etkisi gittikçe artarak birçok alanda, özellikle üye devletlerin yasal düzenlemeleri konusunda, kendini göstermiştir. Herşeyin ötesinde üye devletler çevre, tüketici meseleleri ve ortak pazarda serbest ticaret konularında işbirliği içindedir. Bazıları, bir ortak para birimi olan Avro kullanmaktadır. Danimarka, Avro bölgesinin bir parçası değildir.
Bir Birleşmiş Milletler (BM) üyesi olarak Danimarka, ihtiyacı olanlara yardım, dünyada barış ve kalkınmayı sağlama ve insan haklarına saygıyı tanıtma konusunda üzerine düşen görevleri yerine getirmektedir.
Danimarka, askeri pakt olan NATO, ekonomik örgüt olan OECD üyeleri arasında Kanada, Amerika Birleşik Devletleri ve daha birçok ülke ile yakından çalışmaktadır.
Danimarka, Gayri Safi Milli Hasılası'nın yüzde 0.8'ini, Afrika, Asya ve Latin Amerika gibi kıtalarda bulunan ülkelerle yürüttüğü projelere aktarmaktadır.
Mali yardımlar, BM ve diğer uluslararası kuruluşların yanı sıra Danimarka tarafından yardım alan ülkeye doğrudan da verilmektedir.
Yardımlar, kendi kalkınmalarının sorumluluğunu alabilmeleri amacıyla, yardımı alan ülkeyle yakın işbirliği temelinde verilmektedir.
Danimarka yardımlarındaki anahtar sözcükler, en yoksullara yardım, cinsiyetler arası eşitlik, güçlü devlet, demokrasi, insan hakları, çevreye duyarlılık ve sürdürülebilirliktir.
Danimarka, dünyadaki mültecilere yardım konunda üzerine düşeni yapmaktadır. Bunlar örneğin, uluslararası barışı koruma misyonları, savaştan dağılmış bölgelere destek verme, mültecilerin yeni bir ülkeye yerleştirilmesi ve koşullar elverdiğinde mültecilerin ülkelerine güvenli olarak geri gönderilmesi yoluyla gerçekleştirilmektedir.
Mültecilerin yeni bir ülkeye yerleştirilmesi, çatışmaların bulunduğu bölgeye yakın bir ülkeye ve Danimarka'ya yapılır. Danimarka, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ile yaptığı anlaşma gereği her yıl 500 mülteciye yerleşme olanağı sunar. Bu sayıya ek olarak Danimarka, ülkeye gelen ve kendilerine mülteci statüsü verilen değişen sayılarda kişiyi kabul etmektedir.