Türklerle ortak hedeflerimiz var

Eyalet Başbakanı seçildiğinde tasarruf politikası uygulayacağını belirten Dr. Röttgen eğitim ve ailelerin desteklenmesi hususunu ise tüm iktisat önlemlerinin dışında tutacağını açıkladı. Türk seçmene seslenen Röttgen, “Ortak değer yargılarımız bizi birbirimize yakınlaştırıyor” dedi.

-NRW'de 39 yıllık SPD çoğunluğundaki iktidarlar dönemini 2005'de sona erdirmiştiniz. Ancak CDU ağırlıklı koalisyon 5 yıl dayanabildi. Sizce CDU-FDP koalisyonu nerede hata yaptı?
Sanırım başarılarımızdan çok az bahsettik. Bunlara Armin Laschet'in sürdürdüğü sıradışı uyum politikası ile CDU'nun bütçe siyasetini dahil etmek mümkün. 2000-2005 yılları arasındaki CDU iktidarı döneminde eyaletimizde 1970'li yıllardan sonra ilk kez bütçe denkliği sağlanmış, hatta giderden çok gelir elde edilmiştir. Bu olağanüstü başarıları başbakan olarak sürdürmek amacındayım.

-Yeniden iktidara gelme konusunda umutlu musunuz? Çünkü geleneksel ortağınız FDP'nin durumu kritik. En azından kamuoyu yoklamaları Hür Demokratlar'a pek şans tanımıyor. FDP olmazsa, mesela Korsanlar koalisyon ortağınız olabilir mi?
Seçimleri kazanacağımıza inancım tam. Halkımızın çoğunluğu SPD-Yeşiller koalisyonunun uyguladığı ve torunlarımızı bile ağır yük altında bırakacak olan borçlanma politikasına son vermek istiyor. Ağır borçlanmayı beraberinde getiren bu siyasi anlayış eyaletimize büyük zararlar vermiştir. Hedefim başbakan seçilerek, NRW'de CDU'yu yeniden iktidara taşımak ve eyaletimizi yeniden ileri bir konuma götürmek. Muhtemel koalisyon ortakları konusunda 13 Mayıs'taki seçimlerden sonra kafa yormayı yeğlerim. Birincil hedefim CDU'nun seçimlerden mümkün olduğunca güçlü çıkması. Böylece çok sayıda imkanımız da olacak.

-20 aylık SPD-Yeşiller azınlık hükümeti halkın beklentilerine yanıt verebildi mi?
Kırmızı-Yeşil eyalet hükümeti borç politikası nedeniyle hem yargıda hem de siyasette hezimete uğramıştır. Ayrıca eyalet hükümeti ne bir programlı hedef belirlemiş ne de bir hedefe doğru hareket etmiştir. Kırmızı Yeşil koalisyon dönemi, hedefsizlik, konseptsizlik ve içeriksizlikler dönemi olmuştur. Tek başarılı icraat olarak eğitimi en az 12 yıl olarak belirleyen okul uzlaşısını görmek mümkün. Zaten bu konuyu da muhalefetten CDU yürütmüştür.

-CDU borçlanmaya olumsuz bakan bir parti. Ancak atılımlar için kaynak da gerekiyor. Bu açmazın içinden nasıl çıkacaksınız?
Elbette mali dayanağı olan ağırlık noktalarımız olacak. Özellikle eğitim politikası ve çocuk bakım merkezlerinin geliştirilmesine mali kaynak ayıracağız. Çocuklarımızın geleceğine yönelik harcanan her Euro iyi bir yatırımdır. Ancak bir alana fazla harcama yaparsak diğer alanda kısıtlamaya gitmeliyiz. Başbakan olarak bu prensibe dayalı bir siyaset izleyeceğim.

-Başbakan seçilemezseniz Federal Bakanlık görevinize geri döneceğiniz söyleniyor. Bu konu da muhalefet tarafından eleştirildi. Berlin opsiyonu halen geçerli mi?
Öncelikle şunu belirteyim; NRW'de Başbakan olabilmek için bu seçime katılıyorum. Bunun için de tüm gücümle mücadele ediyorum. Seçim sonuçları belirlendikten sonra gerisini partimle değerlendireceğim.

-Türk kökenli adayınız Serap Güler'in şansı yüksek. Uyum Müsteşarı olarak da Gonca Türkeli Dehnert'i telaffuz ettiniz. Güler ve Dehnert'ten beklentileriniz ne?
CDU için siyasi sorumluluk üstlenmeye hazır Türk kökenli iki bayana sahip olmamızdan dolayı çok sevinçliyim. erap Güler Köln'den adayımız oldu. CDU eyalet listesinde çok iyi bir sırada bulunuyor. Başbakan olursam Gonca Türkeli Dehnert de Başbakanlığa bağlı Uyum, Avrupa ve Federal İlişkiler Müsteşarı olarak atanacak.

-SPD-Yeşiller koalisyonunun çıkardığı Uyum ve Katılım Yasası ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Yeterli mi sizce? İktidar olmanız durumunda yasayı bugünkü şekliyle uygulayacak mısınız?
Yasanın içeriği eyaletin CDU iktidarı zamanında belirlenmişti. Ancak Kırmızı-Yeşil koalisyonun hazırladığı taslak yeteri kadar bağlayıcı değildi, somut olma özelliğinden de uzaktı. Bu nedenle CDU Eyalet Meclis Grubu tasarı meclise geldikten sonra, yasanın daha fazla bağlayıcı olması ve uyum çalışmalarının daha da kuvvetli yürütülmesini sağlaması için çalıştı. Başbakanlığım döneminde yasanın uygulanması için Gonca Türkeli Dehnert ve Serap Güler'le birlikte çalışacağım.

-Sizin iktidarınızda uyuma yönelik icraatlarınızın başında uyum bakanlığı geldi. Armin Laschet başarılı bir uyum politikası izledi. Yeni bir CDU iktidarında uyum yönünde ne gibi çalışmalar yapılacak?
Mevcut hükümet geçtiğimiz 2 yıl boyunca uyumun desteklenmesine yönelik hiçbir somut çalışma yapmayınca, elbette Armin Laschet'in geliştirdiği başarılı uyum politikalarını sürdürmeye devam edeceğiz. Benim için öncelik göçmen çocuklarının da tıpkı Alman çocukları gibi desteklenmesi olacak. Böylece Almanya'da eğitim ve gelecek konusunda fırsat eşitliği olacak. Bir çocuk ne kadar küçük yaşta destek görmeye başlarsa o kadar iyi olur. Gençlerin meslek eğitimi görebilmelerinin de yolunu açmak çok önemsediğim diğer bir konu.

-Türk kökenli seçmenler niçin CDU'yu seçmeliler?
Türk kökenlilerle yaptığım bir çok görüşmede temel değer yargıları bağlamında çok sayıda ortak kanaat ve hedeflerimizin olduğunu fark ettim. CDU sağlam değer yargıları temeline oturmuş bir partidir. Siyasetimizin temelinde aile yatar. Her çocuğun yaşama mümkün olduğunca en iyi koşullarda başlama fırsatına sahip olmasını ve barındırdığı yeteneklerinin desteklenmesini isteriz. İşte bu durumdan dolayı eğitim bizde birinci sırayı alır. Başbakan olduğumda eğitim meselesini tüm tasarruf önlemlerinin dışında tutacağım.

Hürriyet'in göç ilavesinde Baba Özkan'ın hikayesi
Dr. Norbert Röttgen Türkiye'den göçün 50'inci yıl dönümü nedeniyle Türkçe ve Almanca hazırlanan özel ilaveyi inceledi. Özellikle CDU'lu Aşağı Saksonya Eyaleti Aile ve Uyum Bakanı Aygül Özkan'ın Hamburg'da terzilikle uğraşan babasıyla yapılan söyleşiyi ilgiyle inceleyen Dr. Röttgen, uyuma yönelik çalışmaları ve göç ilavesi nedeniyle Hürriyet'e teşekkür etti.

Laschet'in politikasına devam

İktidarınızda uyuma yönelik icraatlarınızın başında uyum bakanlığı geldi. Armin Laschet başarılı bir uyum politikası izledi. Yeni bir CDU iktidarında uyum yönünde ne gibi çalışmalar yapılacak?
Mevcut hükümet geçtiğimiz 2 yıl boyunca uyumun desteklenmesine yönelik hiçbir somut çalışma yapmayınca, elbette Armin Laschet’in geliştirdiği başarılı uyum politikalarını sürdürmeye devam edeceğiz. Benim için öncelik göçmen çocuklarının da tıpkı Alman çocukları gibi desteklenmesi olacak. Böylece Almanya’da eğitim ve gelecek konusunda fırsat eşitliği olacak. Bir çocuk ne kadar küçük yaşta destek görmeye başlarsa o kadar iyi olur. Gençlerin meslek eğitimi görebilmelerinin de yolunu açmak çok önemsediğim diğer bir konu.