Türkler'den koalisyon değerlendirmesi

Güncelleme Tarihi:

Türklerden koalisyon değerlendirmesi
Oluşturulma Tarihi: Ekim 28, 2009 10:37

ALMANYA'da yeni koalisyon hükümetinin hazırladığı uyum paketi, Türk sivil örgütleri ve Türkler tarafından eksik bulundu. Türkler, çifte vatandaşlıktan yerel seçimlerde oy hakkına, vatandaşlığa geçişin kolaylaştırılmasından aile birleşiminin kolaylaştırılmasına kadar, görüş ve taleplerini şu şekilde dile getirdiler:

Haberin Devamı

ÇÖZÜM YOK
Eşref Atik (Giresunlular Derneği Başkanı):
Yeni koalisyon bizde hayal kırıklığı yarattı. Tabii bu düşünceler hepimizin kişisel görüşüdür. Derneğimizi bağlamıyor. Yıllardır dile getirdiğimiz sorunların çözümüne yönelik hiçbir şey protokolde yer almıyor. İnşallah süreç içinde mevcut sorunlara daha yapıcı yaklaşırlar. Bu konuda sivil derneklerimizin, diğer Türk kökenli siyasetçilerimizin ve muhalefetteki SPD'nin daha yoğun çalışma yapması gerektiğine inanıyoruz.

CAZİP DEĞİL
Özcan Erkan (emekli):
Bizim acımızdan değişen fazla bir şey yok. Yani hem emekliler hem de bu ülkede yıllarını vermiş biz Türkler için koalisyon hükümeti alkışımızı alacak bir şey yapmadı. Maaşlar zaten adeta yerlerde sürünüyor. Bu ülkede özellikle de Türkler'in önündeki güçlükler hala çığ gibi duruyor. Seçme ve seçilme hakkımız ve ayırımcılık konusundaki gelişmeleri, protokolde göremedik. Bence cazip değil.

BEKLEDİĞİMİZ ÇIKTI
Ezeli Doğanay (yazar):
Göçmenlerin özellikle de Türkler'in en önemli sorunlarının çözümünde CDU ağırlıklı koalisyondan umudum yoktu. Nitekim de öyle oldu. Demokratik bir memlekette insanlara seçme ve seçilme hakkı verilmez mi? Ya da opsiyon modeli diye bir vatandaşlık modeli dayatılabilir mi? Hangisini sayayım. Yeni koalisyonunun açıklanan programı da dediklerimi doğrulamıştır. Umut başka seçimlere kaldı.

VAATLER BOŞ
Memet Kılıç (Yeşiller Federal Milletvekili):
Yeni koalisyon hükümetinin uyum politikasında olumlu somut adım izi göremiyorum. Koalisyon Sözleşmesi'ndeki uyum bölümü tamamen göstermelik ve içi boş başlıklardan oluşuyor. Özellikle çifte vatandaşlık konusunda bir ışık göremiyorum. 2000 yılından sonra Almanya'da dünyaya gelen göçmen çocuklara doğuştan Alman vatandaşlığı hakkı veren ve 'opsiyon model' olarak bilinen uygulama, 18-23 yaşları arasında tek vatandaşlıkta karar kılmaya zorluyor. Biz böyle bir uygulamaya karşıyız. Bu durumda olan gençlere iki ülkenin vatandaşlığını da koruma imkanı verilmeli.

GÖÇ PROTOKOLÜ OLDU
Kenan Kolat (Almanya Türk Toplumu Başkanı): Koalisyon protokolünde yabancı kelimesinin yerine, göçmen kavramının alması ve bugüne kadar yaptığımız bir çok çalışmanın ilgili bölümlerde kelimesi kelimesine yer almasına sevindik. Bundan böyle federal göç protokolü oluşmuştur. Böylece daha kurumsal bir iletişimle muhatap olacağız. Ancak protokolde uyum anlaşması kavramı var ama taraflar ve tarafların yükümlülüğüne dair bir netlik yok. Aile birleşimi sürecinin 3 yıla çıkarılması yönündeki gelişmeleri tasvip etmek mümkün değil. Opsiyon modeli bizim beklediğimiz gelişmeleri kucaklamıyor. Türkiye'nin AB sürecini ise 'imtiyazlı ortaklık' yerine 'imtiyazlı ilişkiye' çeviren bir kavram geliştirilmiş. Bu hayal kırıklığı yaratan bir değişim.

DİLLE UYUM OLMAZ
Yaşar BİLGİN (Türk Vatandaşları Konseyi Başkanı):
Entegrasyon politikası belli konularda sıkışmış kalmış gibi. Hepimizin gönlünde yatan çifte vatandaşlık, Anayasa Mahkemesi kararıyla kısa ve uzun vadede olmayacak gibi gözüküyor. Opsiyon modeli de efektif olmayan bir model. Bu model gençleri karar verme aşamasında çelişkiye düşürüyor, psikolojik bunalıma itiyor. Ayrıca uyum, bizler ve Almanlar tarafından sadece dille sınırlandırılıyor. Bence bu doğru değil. Almanca dili öğrenmek uyum konusunda önemli bir yer teşkil eder, fakat bu uyum için yeterli değil. Bu konuda iki tarafın biraraya gelip yeni bir politika üretmesi gerekiyor

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!