Güncelleme Tarihi:
Almanya'nın Paderborn kentinde üç hafta önce tecavüze uğradıktan sonra boğularak öldürülen 8 yaşındaki Kardelen Kıraç'ın cinayet zanlısının yan komşu çıkması kentteki Türkler tarafından nefretle karşılandı. Kırmızı bültenle aranan zanlı, Ali Kur'un (29) kısa bir süre önce mahalleye taşındığını ve kimseyle görüşmediğini bildiren Benedikter Caddesi sakinleri, “Meğerse şerefsiz cani içimizde yaşıyormuş” diyerek öfkelerini dile getirdiler. Üç hafta boyunca endişe ve korku içerisinde yaşadıklarını ve çocuklarını dışarıya çıkaramadıklarını belirten mahalle sakini Türkler, cinayet zanlısının kısa sürede ortaya çıkaran Alman polisine de teşekkür ettiler.
İADE EDİLMEYECEK
Türkiye'ye gittiği kesinleşen cinayet zanlısı Ali Kur'un yakalanması durumunda Almanya'ya iade edilmeyeceği ve Türkiye'de yargılanacağı açıklandı. Neue Westfaelische gazetesine demeç veren Paderborn Savcıcı Horst Rürup, Türk makamları tarafından kendilerine böyle bir açıklama yapıldığını belirterek, “Türk hükümeti yasaları gereği suçluyu kendi ülkesinde yargılıyor. Bunu da anlayışla karşılıyoruz” dedi.
CEVAP BEKLEYEN SORULAR
Padernborn Polisi cinayetle ilgili bazı noktaları aydınlatmaya çalışıyor. Sapık katilin küçük kıza tecavüz ettiği ve daha sonra da boğarak öldürdüğü yer henüz kesin olarak belirlenemedi. İhtimaller arasında Ali Kur'un evi, evin bodrumu ve cesedin bırakıldığı ormanlık alan bulunuyor.
Zanlının eşi Zehra'nın yaşadığı dram da tartışılıyor. Hiç beklemediği bir anda kanlı bir cinayetin içine sürüklenen genç kadın kocasının böyle bir cinayeti işlediğini biliyorsa suça iştirakten yargılanabilir.
Otomobili ve ehliyeti bulunmayan çiftin küçük çocuğun cesedini 60 kilometre uzaklıktaki ormanlık alana nasıl götürdü. Ali Kur'un ehliyetinin bulunmadığı, ancak araba kullanabildiği öğrenildi. Katilin bir arkadaşının arabasını ödünç alarak ormanlık alana gittiği ihtimali üzerinde de duruluyor.
Alana ben götürdüm
Ali Kur ve eşi Zehra'nın, Kardelen'in kaybolduğu günün ertesi günü gece yarısı Condor uçağıyla Köln/Bonn Havaalanı'ndan İzmir'e uçtukları ise kesinleşti. Almanca kursunda tanıştığı arkadaşı Arif K.'yı arayan Ali Kur, Aydın'da yaşayan babasının hastalandığını bildirerek acele Türkiye'ye uçması gerektiğini ve eşiyle birlikte kendisini havaalanına bırakmasını istedi. Bunun üzerine Arif K., saat 17.00 sıralarında Ali Kur ve eşi Zehra ile Paderborn garında buluştu. Arif K.'nın arabasına binen çift, önce Benedikter caddesindeki evlerine giderek büyük bir bavul aldılar, daha sonra Ali Kur'un Soest kentinde yaşayan teyzesine uğradılar. Saat 21.00 sıralarında da Wanne-Eickel'deki bayiden uçak bileti alıp Köln/Bonn Havaalanı'na gittiler. Kur çiftini havaalanına bırakan Arif K. gözyaşları içinde, "Nasıl böyle bir şey yapabilir aklım almıyor. Arandığını öğrenince hemen polisi arayıp durumu haber verdim" dedi.
VALİLİKTEN ZİYARET
Öte yandan önceki akşam Paderborn Vali temsilcisi Manfred Müller beraberinde Türk İslam Kültür Derneği Başkanı Nafiz Yaşar olduğu halde kederli Kıraç ailesini ziyaret etti. Ailenin acısını paylaştıklarını belirten Müller, “Paderborn’da savunmasız bir minik çocuğa karşı yapılmış bu vahşet burada yaşayan herkesi çok derinden üzmüştür. Katilin hangi milliyetten olduğu hiç önemli değil. Bu dünyada maalesef bu tür kişiler yaşıyorlar ve tanınmadıkları bölgelere yerleşerek bu kirli emellerini gerçekleştiriyorlar. Polisin titiz çalışması sonucu katilin belirlenmiş olması acımızı bir nebzede olsa hafifletti” diye konuştu. Nafiz Yaşar da, “Bu olayın başından beri gerek emniyet yetkilileri, gerekse valilik ve belediye bizleri yalnız bırakmadılar. Bu tür kişilere insan demek doğru değil. Bu cani İnşallah en kısa zamanda yakalanır ve en ağır bir şekilde cezalandırılır” şeklinde konuştu.