Türkler birikimini iyi değerlendiremiyor

Güncelleme Tarihi:

Türkler birikimini iyi değerlendiremiyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 09, 2010 00:00

Almanya'da 336 yıldır banker Metzler Ailesi'nin yönettiği Bankhaus Metzler'in direktörler kurulu üyesi Yusuf Bilgiç, 'Almanya'daki Türklerin kayıtlara geçmiş nakit veya bankada yatan parasının 1.2 milyar civarında olduğu sanılıyor. Türklerin bireysel olarak birikimlerini iyi değerlendirdiğini sanmıyorum' diyor.

Haberin Devamı

Almanya'nın Frankfurt kenti Londra'dan sonra Avrupa'nın ikinci finans merkezi. Haziran 2009 itibariyle 65 Alman bankasının merkezi burada. Buna ilaveten 162 yabancı bankanın da şubesi ya da temsilciliği var. Alman veya yabancı toplam 227 bankada 74 bin 800 kişi çalışıyor. Alman bankalarının bir çoğunun merkezi gökdelen olduğu için Frankfurt'un bankalar muhitine Manhattan'a atfen ve Frankfurt'tan geçen Main nehrinden dolayı Mainhattan denir.


* * *


İşte bu finans merkezinde küçük ama çok saygın özel bir banka var. Bir bakıma bankalar caddesi diyeceğimiz Grosse Gallus Caddesi üzerinde gökdelenler arasındaki mütevazi görünümlü bankanın adı Bankhaus B. Metzler seel. Sohn & Co. Bu banka tam 336 yıldır faaliyet gösteriyor ve 336 yıldır hep Metzler Ailesi'nin elinde. Almanya'nın en eski özel bankası. 1674'de Frankfurt'ta Benjamin Metzler tarafından kurulmuş. Kumaş ticareti yapan Metzler, kredi finansmanında daha çok kazanç olduğunu görüp banka kurmuş. Prusya Devleti'nin tahvillerini alıp satmış. Banka şimdi 11. nesilden Friedrich von Metzler tarafından yönetiliyor. 20 değişik ülkeden yaklaşık 750 personel sahip bankanın bilançosu 4 milyar Euro civarında. Yönettiği para miktarının ise yaklaşık 40 milyar Euro olduğu söyleniyor. Frankfurt merkezine ilaveten Münih, Stuttgart, Köln/Düsseldorf, Hamburg, Los Angeles, Seattle, Tokyo, Peking ve Dublin'de şubeleri var.


* * *

Haberin Devamı

Bu hafta Yusuf Bilgiç ile konuştum. Bilgiç, Bankhaus Metzler'in direktörler kurulunda görev yapıyor. 1973 yılında Adana'nın Karaisalı köyünde doğan Bilgiç, 1972'de Almanya'ya gelen gurbetçi Muzaffer Bilgiç'in üçü kız beş çocuğundan en küçüğü. 1977'de Almanya'ya gelen Bilgiç Siegen Üniversitesi'nde Ekonomi tahsili yapmış. Daha lisedeyken öğrenci değiştokuş programında ABD'de Colarodo Eyaleti'ne ve Londra'da bir süre yaşamış.



* * *


'Annem mutlaka doktor olmamın istiyordu'
diyen Bilgiç 'Ancak ben ekonomi okumak istiyordum. Nedense ilgim bu yöndeydi. Çünkü daha lise yıllarında harçlığımla babamın adına borsada ufak çapta alımsatım yapıyordum' diyor.Üniversiteyi bitırince WGZ bankasından gelen teklifle broker olarak işe başlayan Bilgiç 'Ardından Bavyera Eyalet Bankası'na geçip Münih'e taşıdım'diye konuşuyor. Münih'ten sonra Hyprovereinbank adlı bankaya geçen Bilgiç'in görev alanları giderek yükseliyor. Bu arada Avrupa'nın en büyük bankası İspanyol Santander Bank 'Multi local strateji'planıyla atağa geçince Bilgiç'i transfer etmiş ve Frankfurt ofisinin kuruluşunca yer almış. 'Para kazanırken banka yönetimi değişti ve strateji Latin Amerika'ya yöneldi. Ben de bu arada Metzler Bank'tan teklif aldım. Oraya geçtim' diyen Bilgiç bankanın İngiltere'deki kurumsal müşterilerinden sorumlu olarak görev yapıyor. Onlara yol gösterici akıl veriyor. Müşterilerin isimlerini ticarı sır olarak yazmıyorum ama dev fon şirketleri olduğunu söyleyebilirim.

* * *


Servet yönetimi, şirket finansmanı, menkul kıymetler, finans piyasaları, özel bankacılık olmak üzere beş dalda faaliyet gösteren Metzler Bankası, havale, hesap açma gibi klasik bireyesel bankacılık yapmıyor. Belirli bir miktarın üzerinde serveti olanlara hizmet sunuyor. Türk veya Türk kökenli müşterileri olup olmadığını bilmiyorum ama Avrupa'daki Türkler'i soruyorum.

Haberin Devamı

- Avrupalı Türkler'in tasarrufu ne kadardır. Milyarlardan bahsediliyor ?


- Bu konuda kesin bir veri yok. Türklerde tasarruf oranı Avrupa ortalamasının üzerinde. Gelir vergisi ve tasarruf bilinci gibi bilinen faktörlerden yola çıkılırsa 1 - 1,2 milyar Euro nakit olduğu ortaya çıkıyor. Bu miktar Almanya'da kayıt altındaki nakit veya bankalarda yatan paradır. Bu oldukça büyük bir rakamdır. Çünkü Avrupa'da ortaboy bir kurumsal yatırımcının yönettiği para ortalama olarak 500 milyon Euro civarındadır.

* * *


Almanya'ya geldiği günü çok iyi hatırlayan Bilgiç, 'Yazın gelmiştik. İlk kez uçağa bineceğim. Türkiye çok sıcaktı. 4.5 yaşındayım. Üzerimde kısa pantalon ve tişört vardı. Uçakta çok üşümüştüm. Sabaha karşı eve vardık. Tuhaf bir ülke gibi geldi. Sabah erken hemen sokağa çıktım. Türkiye'deki gibi sokakta Türk çocukları vardı. Kaynaştık. 20'ye kadar Almanca sayı saymayı hemen bana öğrettiler. Anlamadım ama Almanya'yı çok sevdim' diyor. Bilgiç, her ne kadar en az üç milyonun üzerinde servete sahip kişilere veya dev kurumlara akıl satsa da ben Eurotürkleri soruyorum.


- Türkler birikimlerini iyi değerlendiriyor mu?

- Bireysel açıdan bakılırsa pek sanmıyorum. Kurumsal olarak farklı olabilir. Ayrıca bu elinizdeki para miktarına ve kişinin eğitimine de bağlıdır. Kurumsal olarak örneğin işletmesi olan bir kişi elindeki 500 bin Euro'yu 'prıvate banking' tavsiyesiyle değerlendirebilir.

* * *


'Elinde nakit 50 bin Euro olan bir kişi bu parayı maksimum kazanç getirmesi için ne yapmalı'
diyorum. Cevabı şöyle oluyor.'50 bin Euro'ya kadar parayı en iyisi sabit faizli tahvile, bonoya yatırmak. Bu kişinin borsada işi yok. Ayrıca para ile yatırım ancak profesyonel bir danışman ile olur. Kulaktan dolma bilgilerle kendi başına harekete geçmek çok hatalıdır. Yatırım için eğitim, nakit durumu gibi faktörler önemlidir'

* * *


Bilgiç,
2009'da yaşanan küresel krizin geçmediğini işaret ediyor. Bankaların kurtarıldığını ama bu kez ülkelerde kriz yaşandığını belirterek'Corporate yani şirket bazında durum iyi. Özellikle Alman şirketlerinin çoğu iyi kazanıyor ama ülke bazında bakarsak bazı ülkelerde müthiş sıkıntı var. Bunun ilk örnekleri de Yunanistan ve İrlanda oldu. Borçlarını ödeyemez durumdalar. Bu durumda faizlerde artış pek beklenmiyor' diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!